GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Şükran Güldal Mumcu'nun 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine devam edilmesi yönündeki tutumunun İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında
Yasama Yılı:5
Birleşim:68
Tarih:03.03.2015

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Niye bu kadar bağırmaya başladınız Sayın Başkanım, merak ettim şimdi. Yani hem uzama var diyor arkadaşlarımız hem de bir taraftan bağırıyorlar.

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Lütfen, çok rica ediyorum.

MEHMET GÜNAL (Devamla) - Ben şimdi size şunu söyleyeyim: Arkadaşlarımız net bir şekilde okuyorlar. En önce bir alın, Başkanlık Divanı kararını grup başkan vekilleriniz size de versin, bir okuyun bakalım.

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Zabıtlara da geçsin; kapatmak için konuşuyorlar, lütfen hiçbir şekilde cevap vermeyin.

MEHMET GÜNAL (Devamla) - Lütfen, bunları bir okuyun, ondan sonra bir daha konuşalım, bununla ilgili usulde sıkıntı var mı, yok mu? Burada konuşmadan oylama yapılırken "Başkanlık Divanında da çoğunluğumuz var, dayatmayla, çoğunluk demokrasisiyle onu da geçirdik, onu da kabul edeceksiniz." diyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar?

Başkanlık artık Başkanlık Divanı değil. Sayın Cemil Çiçek'i buradan uyarıyorum: Yine, gelen 688 sıra sayılı torba var. Daha önceki 6552 sayılı Kanun'da da aynısını yapmıştı; kendisi artık sadece bir evrak sevk memuru hâline gelmiştir, iktidarın talimatıyla hareket eder hâle gelmiştir. Burada grup başkan vekilleri Meclis Başkan Vekillerine yapıyor, siz de gidip Meclis Başkanına o zaman yapıyorsunuz. Başkanlık, Kanunlar ve Kararlar Başkanlığımız oturuyor, diyor ki... Dilekçe veriyoruz "Efendim, İç Tüzük'ün 35'inci maddesine aykırı olarak bunlar bu kanuna eklendi." diye, Kanunlar Kararlar da tespit ediyor, Sayın Başkan yazı yazıyor, Komisyon Başkanımız diyor ki: "Yok, kardeşim, bu aykırı değil." Ne işe yarıyor bu Kanunlar Kararlar Başkanlığı acaba? Meclis Başkanının denetleme yetkisi ne işe yarıyor? 13'üncü madde ne işe yarıyor? 14'üncü madde ne işe yarıyor? Siz gelip burada elinizi kaldıracaksınız, "Bizim çoğunluğumuz var, devam edelim." Gelip Başkanlık Divanında, hem de usulsüz şekilde, hakkında şikâyet edilen kişi de gidecek el kaldıracak, "Çoğunluğumuz var, devam edelim." Böyle bir şey olur mu ya? Bir kanunun geneli görüşülmeden burada siz hemen varsınız diye paldır güldür okutmayla, kafanızı kuma gömer gibi, Sayın Sadık Yakut kaç defa burada yaptı, grup başkan vekilleri ayaktayken siz "Okuyun, okuyun." diyeceksiniz, sonra da "Usule uygun yaptık." Ne güzel ya, var mı böyle bir şey? Herkes konuşacak, tahammül edeceksiniz, İç Tüzük'e aykırı olmadan herkes burada gelip yapacak. İç Tüzük demek çoğunluğun istediği olacak demek değildir; İç Tüzük, buradaki muhalefetin hakkını korumak demektir, başka türlü İç Tüzük'ün ne anlamı var. O zaman tek parti yapalım, kapatalım bunları da. Daha önce yaptınız, kanun hükmünde kararname diye bir şey var, onlardan çıkardınız, hepsini geçirdiniz. O zaman Meclisi kapatalım, siz onu istiyorsunuz; daha doğrusu, siz istemiyorsunuz, Sayın Erdoğan istiyor, "Başkanlık olsun, Meclisi de kapatalım, ben tek başıma yapayım." diyor. Bu, demokrasi değildir.

Tekrar bu kanunun geri çekilmesi ve görüşülmesi gerekir diyor, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)