GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 21/2/2015 tarihli 60'ıncı Birleşimdeki görüşmelerine ilişkin olarak İç Tüzük'ün 13'üncü maddesi kapsamında yapılan başvurularla ilgili 3/3/2015 tarihli 94 sayılı Başkanlık Divanı Kararı'nı kabul etmediklerine ve hukuki yollara başvuracaklarına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:69
Tarih:04.03.2015

İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Sayın Başkan, dün, burada, İç Tüzük'ün 13'üncü maddesine göre, Başkanlık Divanının almış olduğu bir karara yönelik olarak itirazlarımızı dile getirmiştik. O itirazlar doğrultusunda, siz, muhatabın Başkanlık Divanı olduğunu ve Başkanlık Divanına dilekçeyle başvurmamız gerektiğini, oradan gelecek cevaba göre tutum belirleyeceğinizi söylemiştiniz.

Şimdi, bugün, elimde 4 Mart 2015 tarihli Meclis Başkanı Sayın Cemil Çiçek'in imzasıyla verilmiş olan bir cevap yazısı var. Hatırlarsanız, bizim itirazımız İç Tüzük 13'üncü maddenin beşinci fıkrasındaki "Ancak Başkanlık Divanı üyelerinin tek başlarına üzerlerine aldıkları işlerden dolayı yapılacak şikâyetler için toplantı yeter sayısı hakkında şikâyette bulunulan üyenin dışındaki bütün üyelerin tamamıdır." üzerine 21 Şubattaki oturumlarda Sadık Yakut'un da Meclis Başkan Vekilliği yapması, dolayısıyla Başkanlık Divanındaki oylamaya katılmaması üzerine kurulmuştu ve biz bu itirazımızla ilgili dün yazılı olarak dilekçeyle başvurduk, bize gönderilen bu cevap yazısından aynen okuyorum, 3/3/2015 tarihli yazınız: "İlgili yazınızda Başkanlık Divanının 3/3/2015 tarihli toplantısına TBMM Başkan Vekili Sayın Sadık Yakut'un katılmasının ve oy kullanmasının İç Tüzük'ün 13'üncü maddesinin beş'inci fıkrasına aykırı olduğu belirtilerek bu hususun düzeltilmesi amacıyla Başkanlık Divanının toplanması talep edilmektedir. İlgili yazınıza konu talebiniz, İç Tüzük'ün 13'üncü maddesinin beş'inci fıkrasına göre Başkanlık Divanı üyelerinin toplantılara katılmaması gereken durumlar kapsamında olmadığından Başkanlıkça yapılacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır." diye bilgilerimize rica edilmiş.

Şimdi, burada, bu açıklamayı bizim kabul etmemizin mümkün olmadığını ifade etmek istiyoruz. Çünkü bizim gerekçemiz, o günkü oturumda birleşimi yöneten Sadık Yakut'un Başkanlık Divanındaki tartışmalara ve oylamalara katılmasıyla ilgiliydi. Oysa burada gönderilen cevap yazısında hiçbir açıklayıcı hüküm olmadığı gibi, Sadık Yakut'un neden oylamaya ve Başkanlık Divanına katıldığıyla ilgili tek bir cümle olmadığı gibi, tek bir cümleyle kestirip atan, siyasi partinin iradesini hiçe sayan bir anlayış var ve bu anlayışın altında da Meclis Başkanı Sayın Cemil Çiçek'in imzası var. Biz, Halkların Demokratik Partisi olarak Sayın Cemil Çiçek'in bu tavrını kınıyoruz. Çünkü kendisi bu tavırla birlikte oradan Meclis Başkanı olarak değil, bir AKP'li milletvekili olarak davrandığını açık bir şekilde ortaya koymuştur. Eğer tarafsız bir Meclis Başkanı olmuş olsaydı yapmış olduğumuz itirazın haklılığını teslim edip ona göre düzeltici bir işleme gitmesi gerekirdi. Velev ki düzeltici bir işleme gerek duymasa bile siyasi parti grubuna gönderdiği bir yazıda kendi bulunduğu makamın ciddiyetine uygun olarak buraya tatmin edici bir açıklama yazması gerekirdi.

Biz bu konu karşısında çaresiz değiliz. Halkların Demokratik Partisi olarak, Meclis Başkanının da AKP'li kimliğiyle dâhil olduğu bu taraflı durumdan dolayı, İç Tüzük'ün tamamen rafa kaldırılmasından dolayı hemen yarın hukuki yollara başvuracağız.

Bu Meclis İç Tüzük olmadan şu anda çalışmalarını yürütüyor. Meclis Başkanı dâhil olmak üzere Meclisin oturumlarında tarafsızlık ilkesi tamamen ortadan kaybolmuş, İç Tüzük ayaklar altına alınmıştır. Dolayısıyla, bu hukuki yollara başvuracağımızın bilgisini şimdiden Genel Kurulun bilgisine sunuyorum. Cemil Çiçek'i tekrar kınadığımızı ifade etmek istiyorum.