GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:69
Tarih:04.03.2015

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekili arkadaşlarımız, demokrasilerde marifet size karşı olanların da hukukunu koruyabilmektir. Polis teşkilatı içerisinde belki emniyetin uygulamaları hususunda en fazla şikâyetçi olabilecek parti biziz, birey olarak da bizleriz. Çünkü siyasi yaşamımızın tamamında sistem onları karşımıza dikti. Sürekli cebelleşmek durumunda kaldık. Bir milletvekilimizin ayağına sıkılan gaz bombası aylarca rapor almasına sebebiyet verdi. Sonra yargıya gidildi. Emniyetin hazırladığı raporda şöyle denildi o sayın milletvekilimizle ilgili: "Efendim, gaz bombalarının havada çarpışması sonucu çarpışan gaz bombalarından bir tanesi milletvekilinin ayağına temas etmiştir yani hiç kimsenin günahı yoktur." Bakın, bu kadar düzmece şeylerden söz ediyoruz. Polislerin yaklaşımı vesaire böyle oldu bize karşı, hiçbir iyi niyet görmedik. Tamamını töhmet altında bırakmak istemiyoruz ama bir iyi niyet de söz konusu değildi, görmedik.

Ancak bugün eğer bir haksızlık söz konusuysa milletvekili olarak da bizlere o haksızlığın karşısında durmak düşüyor. Kimseye haksızlık edilmemelidir diyoruz. Demokratik sistemler içerisinde yanlış yapanlar eninde sonunda hak ettikleri cezayı alırlar ve yanlış düzeltilir eğer sistem demokratikse ama intikam amaçlı, öç alma amaçlı, cezalandırma amaçlı yasama yöntemlerine başvurulursa yanlışı yanlışla düzeltme gayreti içerisine girmiş olursunuz ki bu da çıkış yolu değildir. Çıkar yolun bu olmadığını düşünüyoruz.

Evet, Türkiye'de emniyet yapılanması içerisinde keyfî davranan, hatta kanun dışı uygulamalara imza atan unsurlar olmuştur. Dediğim gibi, bunlardan en fazla biz zarar gördük. Emniyetteki hiyerarşinin bozulmasının bir sebebi de bu, hiyerarşi piramidinin altüst olmasının bir sebebi de bu. Getirin, evet, düzeltelim bunu ama bu düzeltmeyi demokratik ölçütler içerisinde yapalım diyoruz, intikam amaçlı yapmayalım. Çünkü intikam amaçlı yaptığınız düzenlemelerde onun yerine ikame edeceğiniz düzenlemenin bir başkasının hakkının ihlaline sebebiyet verebileceğini de göz ardı etmemeniz gerekir. Biz bunu hatırlatıyoruz. Bugün bir fırsat varken, bunu düzeltiyorken bence buradan başlamak lazım ve tekrar tekrar başa dönüp aynı yanlışı yapmamamız gerektiğini düşünüyoruz.

Bakın değerli milletvekilleri, sabahın bu saatinde biliyorum belki konuşmak sizin için çok sıkıcı da olabilir ama bunları ifade etmek durumundayız. Diyarbakır'da sizin bugün şikâyetçi olduğunuzu varsaydığımız polisler Dicle Üniversitesinde Çiçek adında bir öğrenciyi gözaltına aldı. KCK davasından o öğrenci tutuklandı. O kız öğrencimizin çantasında ters lale kartpostalı vardı, ters lale kartpostalı vardı. Tutanaklara şöyle geçirildi: "Gözaltına alınan malum şahsın çantasında muhtelif zamanlarda yapılan arazi taramalarında terör örgütü mensuplarının çantalarında ele geçirilen terör örgütü dokümanları arasında terör örgütünün sembolü olarak kullanılan çiçek sembolüne rastlanmıştır." Bu kartpostal bu öğrencinin tutuklanmasına gerekçe gösterildi. Biz bu uygulamaların hepsini biliyoruz, çokça da ifade ettik bu örnekleri burada ama düzeltme yönteminin sizin bu yönteminiz olmadığını söylüyoruz. Çünkü siz öç almaya dayalı bir düzeltmeye gidiyorsunuz ki bu da yanlıştır. Bu yanlışa ortak olmayacağız, bu yanlışı sürekli ifade edeceğiz.

Teşekkür ediyorum.