| Konu: | Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 74 |
| Tarih: | 11.03.2015 |
EMİN ÇINAR (Kastamonu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 684 sıra sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 61'inci maddesinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak vermiş olduğumuz değişiklik önergesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.
Amacı ve gayesi ülkemize AKP diktatöryasını getirmek olan iktidar, bu hedefini gerçekleştirebilmek için gerekli yasal düzenlemeleri sayısal çoğunluğuna dayanarak gerçekleştirmek için her türlü yola başvurmakta, hukuku hiçe sayarak hareketlerine devam etmektedir. Görüştüğümüz bugünkü kanun tasarısı da bunun ispatı olmuştur. "İç güvenlik paketi" adıyla servis edilen bu kanun tasarısı, Terörle Mücadele Kanunu'ndan tutun da Mera Kanunu'na kadar birçok yasada değişiklik öngören bir çuvala dönüşmüş, ülkemiz yerine AKP'ye hizmet eden anlayışla ve bilinçle hazırlanmıştır.
PKK'nın ve dış mihrakların aklıyla hareket eden, on iki yılda ülkemizin aydınlığını icraatlarıyla karartan AKP, diktatörya düzenini kurmak için her türlü hukuksuzluğu yaparak kanunlar çıkartmaktadır. Huzur ve güvenliğimizin her geçen gün bozulduğu, genç kızlarımızın hunharca katledildiği, sokaklarda yürümenin tehlikeli hâle geldiği, PKK'lı teröristlerin keyfince hareket ettiği, canibaşı Abdullah Öcalan'ın barış elçisine dönüştürüldüğü ülkemizde "iç güvenlik" kisvesi altında Meclise getirilen bu tasarının kanunsuzluğa makyaj, Hükûmetin gizli gündemine yasal kılıf oluşturduğu aşikârdır.
AKP, ülkemizde barış, huzur ve refah yerine kendi egemenliğini, yandaşlarının zenginliğini ve yere göğe sığdıramadıkları kurucu liderinin diktatöryasını arzulamaktadır. AKP tarafından hazırlanan kanun tasarılarının özensizliği, hukuktan ve kanun yapma tekniğinden uzak oluşu, Anayasa hükümlerine aykırılığı, komisyonlarda yeterince görüşülmemesi, hatalı yazılması ve kendi milletvekillerinin bile çıkan yasalardan haberdar olmaması neye hizmet ettiklerinin açıkça bir göstergesi olmuştur.
Yangından mal kaçırır gibi kanun çıkartmak, bir de bunları meydanlarda demokrasi masalları olarak anlatmak ikiyüzlülükten başka bir şey değildir. Adalet ve Kalkınma Partisi, demokrasi söylemlerini kendisine kalkan edinmiş ancak demokrasiden zerre kadar anlamayan, anlamak istemeyen bir zihniyettir. On iki yılda ülkemizde yapılanlar, yaşananlar, demokrasinin ne kadar geliştiğinin ve geliştirildiğinin açık bir göstergesidir. "İç güvenlik paketi" adı altında, bu kanun boyunca gürültü patırtıya rağmen sadece talimatla parmak indirip kaldırarak çıkartılmaya çalışılan da söylediklerimin bir başka ispatıdır. AKP olarak bu kanunla ne memleketi ne de Türk milletini düşünüyorsunuz; Yine düşündüğünüz, kendiniz ve âli çıkarlarınızdır.
Bu kanunla yapmak istediğiniz, devletin bütün kurumlarında tahribat yaparak devletin hafızasını yok etmeye çalışmak ve akabinde 17-25 Aralıkta ayyuka çıkan kendi yolsuzluğunuzu ve hukuksuzluğunuzu ortadan kaldırmaktadır. Ancak şunu iyi biliniz ki yaptığınız her türlü yolsuzluk ve hukuksuzluk aziz milletimizin hafızalarına ve vicdanlarına kazınmıştır. Bu yapılanların hesabı günü geldiğinde mutlaka sorulacaktır.
Bilinmelidir ki hiçbir siyasi erk ilelebet iktidarda kalmamış ve kalmayacaktır. Kendi çıkarları için her şeyi yapan ve yapmaya devam eden AKP iktidarı bir gün mutlaka gidecek ve yaptıklarının hesabını verecektir. Bir gün gelecek, AKP'yi ne çıkardığı kanunlar ne de atadığı memurlar kurtaracaktır. Yapılanların hesabı tek tek sorulacak, kendi çıkar ve menfaatleri için her türlü yolsuzluk ve hukuksuzluğu yapanlar yaptıklarının altında kalacaktır.
Aziz milletimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yolsuzlukları aklayanları vicdanında sonsuza dek affetmeyecektir. Bugünkü iktidar milletimizin vicdanlarında açtığı karanlık sayfalarda yerini alacak, öyle de anılacaktır.
Bu vesileyle, vermiş olduğumuz değişiklik önergemize desteklerinizi bekliyor, yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)