| Konu: | HDP Grubunun, Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken tarafından, grip hastalıklarına karşı alınacak önlemlerin belirlenmesi ve grip aşılarından kaynaklı sorunların önüne geçilmesi amacıyla 23/1/2013 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun 17 Mart 2015 Salı günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 78 |
| Tarih: | 17.03.2015 |
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Grip hastalığıyla ilgili vermiş olduğumuz araştırma önergesi üzerine söz aldık.
Aslında, bu önergeyi çok daha önceden vermişiz ve grip aşısıyla ilgili hem bir toplumsal bilinçlenme, bir farkındalık yaratma hem de Meclisin bu konuda gerekli önlemleri alma noktasında bir inisiyatif alma sorumluluğuna girmesini amaçlamışız. Ama bu tarihe kadar, maalesef, bu konuda herhangi bir gelişme olmadı.
Özellikle dün mevcut torba yasanın görüşülmesi sırasında karşı karşıya kaldığımız tablodan gerçekten ben dehşete düştüm. Bir sağlıkçı olarak, bir doktor olarak, bir hekim olarak bu ülkede yaşanan çok vahim bir durumun aslında nasıl örtbas edilmeye çalışıldığını, sağlık camiasını yakından takip eden bir milletvekili olarak bizlerden de nasıl saklanmaya çalışıldığını dün bu Genel Kurulda, çok acı bir şekilde burada gözlemleme şansına sahip olduk. 2 Mersin milletvekili, Cumhuriyet Halk Partisinden ve Milliyetçi Hareket Partisinden 2 sayın milletvekili Genel Kurulda bir bilgilendirmeyi yapmasalar, biz bu korkunç durumla ilgili herhangi bir bilgi sahibi de olamayacağız demektir, buradan bu sonuç çıkıyor. Özellikle Mersin'de, Anamur'da son bir hafta içerisinde 3 genç insan domuz gribinden dolayı yaşamını yitirmiş, son birkaç ay içerisinde Türkiye'de çok farklı illerde 17 insanımız gripten dolayı yaşamını yitirmiş ve bununla ilgili, Sağlık Bakanlığının ya da Hükûmetin tek bir uyarıcı bilgilendirmesi bile söz konusu olmamış. Böyle bir anlayış olabilir mi? Grip gibi son derece tehlikeli, endemik salgınlar yapabilen bir hastalıkla ilgili bu kadar duyarsız bir yaklaşım ortaya konabilir mi?
Bu arkadaşlarımızın uyarıları üzerine, dün burada Sağlık Bakanının yerine oturan Kalkınma Bakanı da vahim bir durum olmadığını, son birkaç ay içerisinde sadece 11 vatandaşımızın öldüğünü, burada Genel Kurula, bilgilendirme amacıyla söylüyor. Eğer son birkaç ayda 11 vatandaşımızın gripten dolayı ölümünü siz vahim bir durum olarak değerlendirmiyorsanız, asıl vahim durumda olan sizsiniz demektir.
İçinizde hekim arkadaşlar var, toplum sağlığıyla yakından ilgilenen, en azından bugüne kadar hekim olarak o sorumluluğu üstlenmiş olan arkadaşlar var. Bu arkadaşlara bugüne kadar hiç mi danışmadınız ya da bu arkadaşlar bugüne kadar size hiç uyarı yapmadı mı? Son iki ayda gripten dolayı 11 kişi ölmüşse, son dört gün içerisinde Anamur'da domuz gribinden dolayı 3 vatandaşımız yaşamını yitirmişse büyük bir tehlikeyle karşı karşıyayız.
Biz burada bu konuyu bir siyasi polemik hâline getirme amacında değiliz. Hükûmetin ve Sağlık Bakanlığının alması gereken tedbirleri almamasından dolayı, bu Meclisteki sağlıkçı olan milletvekillerinin bir an önce bu durumla ilgili acil bir eylem planı ortaya koymasını önemli bulduğumuz için bu araştırma önergesini getirdik. Bu arkadaşlarımızın, milletvekili arkadaşlarımızın uyarılarından sonra, bugün Sağlık Bakanlığından bir yetkili lütfetmiş de bilgilendirici bir açıklama yapmış. Yani, iki aydır ölümler oluyor, iki aydır pek çok vatandaşımız bu salgın hastalığın ölümcül etkisiyle bir risk altında, herhangi bir açıklama yok; konu birkaç milletvekili tarafından Genel Kurula getirildikten sonra, sayın Sağlık Bakanlığı yetkilisi bir açıklama yapmayı lütfetmiş ve yaptığı açıklamada da ortada dolaşan bilgilerin doğru olduğunu söylüyor. 2015 itibarıyla 170 vakanın tespit edildiğini, bunlardan 11'inin yaşamını yitirdiğini söylüyor. Anamur dışında, Antalya, Kocaeli, Çanakkale, Sivas ve Mersin bölgesinde domuz gribiyle ilgili bir tehlikenin olduğunu ifade ediyor. Samsun'da yine 3 vakanın kaybedildiğini, 3 vatandaşımızın bu nedenle yaşamını yitirdiğini ifade ediyor.
Değerli milletvekilleri, domuz gribi, eğer gerekli önlemler alınmazsa, Sağlık Bakanlığı, Sağlık Bakanlığının bilimsel kurulları ciddi bir şekilde ele almazsa bütün ülkede çok kısa bir süre içerisinde ölümcül salgınlar yapabilen bir viral hastalıktır. Bugüne kadar böyle bir risk varsa sizin bu konuda hastalığın olduğu bölgelerde birtakım izolasyon önlemlerinden tutalım da, o bölgeye yapılan seyahatler ya da o bölgeden ülkenin diğer taraflarına yapılan seyahatlerden toplu yerlerde, okullarda, yaşlı bakımevlerinde maske kullanmaya, gerekirse uzun süreli tatiller planlamaya kadar pek çok koruyucu tedbiri devreye koymanız gerekiyordu. Bugüne kadar bu koruyucu tedbirlerden hiçbir şey yapmamışsınız.
Sayın Bakanlık yetkilisinin açıklamasında da sadece el yıkamanın ne kadar önemli olduğuna vurgu yapılmış. Böyle bir ciddiyetsizlik olur mu? El yıkamanın önemiyle toplumsal farkındalık yaratmaya çalışan bir Bakanlıkla karşı karşıyaysak korktuğumuzun başımıza geleceğiyle ilgili çok ciddi kaygıları burada ifade etmek isteriz.
Siz zaten "Sağlıkta Dönüşüm Programı" adı altında koruyucu hekimliği neredeyse tamamen rafa kaldırdınız. Hazırlığı olmadan, zemini olmadan geçmiş olduğunuz aile hekimliği sisteminde de aile hekimlerinin sırtına yüzlerce yük bindirip aile hekimlerinin sadece gelen hastalarla ilgili tedavi edici ve sevkle ilgili işlemlerle meşgul olmasını sağladınız. Bundan dolayı, sadece grip hastalığından dolayı, grip hastalığı değil, diğer salgın hastalıklarla ilgili de çok ciddi bir riskle karşı karşıyayız.
Bu ülkede, neredeyse tamamen ortadan kalkmış olan kızamık vakaları yeniden görülmeye başlandı. Hem Sağlık Bakanlığı olarak hem de Hükûmet olarak uzun süre bu kızamık vakalarını tıpkı bugün domuz gribinde olduğu gibi reddetme yolunu seçtiniz.
Ülkenin her tarafında tüberküloz hastalarına hizmet veren göğüs hastanelerini kapattınız. Şu anda ülkenin her tarafında normal ilaçlarla tedavi edilmeyen, çok ilaca dirençli tüberküloz vakaları neredeyse patlama yapmış durumda.
Neredeyse eradike olmuş sıtma hastalığını âdeta yeniden canlandırdınız. Sadece Mardin ilinde geçen yıl itibarıyla 80 sıtma vakasına rastlandığının bilgilerine sahibiz. Böyle bir sağlık yönetimi olabilir mi, böyle bir sağlık anlayışı olabilir mi? Koruyucu tedbirleri almadan, gerekli önlemleri almadan, sadece vaka ortaya çıktıktan sonra "Biz gerekli olan mücadeleyi yürütüyoruz." demeniz hiçbir işe yaramaz.
Bakın, Anamur'da halkımız çok büyük bir panik içerisinde. Haklı olarak büyük bir panik içerisinde, ne olduğunu bilmiyorlar. Gencecik insanlar bir anda hastanelere kaldırılıyor, orada yaşamını yitiriyor ama bu konuda Anamur'da alınmış tek bir önlem yok. Anamur'daki okullar, yaşlı bakımevleri hiçbir tedbir almadan bu hastalığın riskiyle karşı karşıya bırakılmış durumda. Anamur'a seyahat edecek olanlara tek bir uyarı yapılmamış. Sağlık Bakanlığı tarafından, bu grip hastalığını önlemeye yönelik bir aşılama programı mı olur, bir koruyucu antiviral tedavi mi olur, toplu yaşanılan yerlerde maskeyle ilgili gerekli önlemler mi alınır, bu konularda hiçbir şey yapmamışsınız. En azından, hiçbir şey yapmıyorsanız bile medya aracılığıyla, basın aracılığıyla, televizyonlar aracılığıyla yaklaşan tehlikeye dikkat çekebilir, bu konuda halkın gerekli hassasiyeti, gerekli duyarlılığı göstermesini isteyebilirdiniz.
Bütün ülkede durum aynı. Ama özellikle bakın sizi Suriye'den gelenlerle ilgili, mülteci kamplarıyla ilgili uyarıyoruz. Daha önce de uyarmıştım: Sağlığın Soma'sı bu mülteci kamplarında yaşanabilir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Bir anda, o mülteci kamplarında yüzlerce insan hayatını kaybedebilir, oradan yayılan bulaşıcı hastalıklarla Türkiye'nin her tarafında yüzlerce vatandaşımız bir anda ölümcül bir durumla karşı karşıya kalabilir.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Baluken.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Felaket geldikten sonra buraya çıkıp bir şey söylemenin bir anlamı yok. Bütün samimiyetimle söylüyorum, bu konu siyasi polemiklere malzeme edilecek bir konu değildir.
BAŞKAN - Sayın Baluken, teşekkür ederim.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Bakanlığın ve Hükûmetin yapmadığı tedbirleri bu Meclisin sağlıkçı milletvekilleri bir an önce bir araya gelip Hükûmete ve Sağlık Bakanlığına önermelidir diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)