GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi
Yasama Yılı:5
Birleşim:79
Tarih:18.03.2015

SEBAHAT TUNCEL (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, 11'inci madde üzerine grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi selamlıyorum.

Aslında bu kürsüde çok defa ifade ettik, bu kanun yapma biçiminin, torba kanun yapma biçiminin çok sorunlara neden olduğunu ve bu kanun uygulamaya geçtikten sonra çok ciddi sorunlar teşkil ettiğini, bu defa yeni torba kanunlarla yeni düzenlemeler yaptığımızda hep ifade ettik. Tabii ki burası, insanların, Türkiye'de yaşayan 77 milyon insanın geleceğini ifade edecek, onların yaşamlarını kolaylaştıracak, daha iyi koşullarda yaşamalarını sağlayacak kanunlar çıkarmakla görevli. Ama burada çıkarılan kanunlar ne yazık ki toplumun sorunlarını çözmek yerine sorunlara yeni sorunlar katmak üzerinden gerçekleşiyor.

Şimdi, aslında, bu maddelerde de ifade edilen, özellikle yeni bir vakıf kuruyoruz, bunun üzerinde yeni şeyler yapıyoruz. Bu, AKP Hükûmetinin aslında ihtiyaçları belirlemek üzerinden değil... "Mevcut ihtiyaçları belirleyelim, bunun üzerinden yasa çıkartalım. Bunun çerçevesi nedir, kuralları nedir, ne talep ediyor?" diyerek bunu yapmak yerine, tersine, önce kurumu kuralım, sonra bütçesini hazırlayalım, sonra da -ne olursa- bunu ihtiyaç olarak topluma dayatalım. Asıl kanun yapma pratiği açısından bu çok ciddi bir sorun. Gerçekten, Kızılay varken, Yeşilay varken yeni bir şeye ihtiyaç var mı, hangi ihtiyaçtan? Mesela, Hükûmet bizi ikna etmeli: "Bu, bu ihtiyaçlar var. Yardımlaşma konusunda toplumun çok yoğun talebi var, her gün bu talepler dile getiriliyor, dolayısıyla biz bu talepler karşısında yeni bir kanun getiriyoruz." Bunun yerine, aksine, aslında kendi iktidar ilişkileri çerçevesinde, işte Cumhurbaşkanının kızının başkanlığını yaptığı bir kurumu buradan nasıl şey yapabiliriz? Bunun kanununu çıkartıp bunun üzerinden bir değerlendirme... O zaman da başka bir tartışmaya neden oluyor. Toplumun mu ihtiyacı, birilerinin ihtiyacı mı? Yani topluma göre mi kanun yapıyoruz, bireylere göre mi kanun yapıyoruz? "Hukukun mu üstünlüğü, üstünlerin hukuku mu?" tartışmasını AKP'liler çok yaptığı için, bunu çok sevdikleri için bir kez daha görüyoruz ki aslında hukuk falan yok, Anayasa yok.

Diğer bir boyutu, bu yasayı yaparken vergilendirme meselesi. "Kamu yararına" diye ifade ettiniz. Bütün kamu yararına olan kurumlar için aynı değerlendirmelerde mi bulunuyoruz? Hayır, bazıları çok daha özel. Çünkü bu şeylere özel yetkiler veriyorsunuz. Vergiden muaf tutuyorsunuz, kamu kaynaklarını aslında bir şekilde bunun hizmetine sunuyorsunuz. Olabilir, olmaz demiyoruz. İhtiyaç olur, siz bunun üzerinden... Gerçekten bu bir ihtiyaçtır, çok geniş kesimler tarafından talep edilmiştir, acil yapılması gerekir ama burada böylesi bir durumla da karşı karşıya değiliz. Biraz önce sayın hatip de söyledi. Yani hangi ihtiyaçlar çerçevesinde bu yeni kurum kuruluyor? Bunu neye istinaden yapacağız? Denetimi nasıl olacak? Mesela, denetim yok. "Peki, bunlar gerçekten amaca uygun çalışıyor mu, çalışmıyor mu? Bu amaca uygunluğunu nasıl denetleyeceğiz?" meselesinde hiçbir şey yok. Oysa bu kanunla haksız kazanç elde edilmesiyle ve bu kapsamda topluma yönelik yani zaten mevcut olan hukuksuz, mevcut olan adaletsiz sistemi yeniden biraz daha derinleştirmekle karşı karşıyayız. O açıdan -çünkü bundan sonra birkaç maddede daha var aynı düzenleme- bunun düzenlemesini, bu kürsüde, bunları, eleştirilerimizi ifade etmeye devam edeceğiz.

Değerli arkadaşlar, bu konuda gerçekten toplumun yararına olan her şeyden yanayız biz, her şeye muhalefet etmiyoruz. Ama, bunu yaparken bu yararın nasıl olacağına birlikte karar verelim, birlikte tartışalım, gerçekten sivil toplum örgütü de gelip buraya dâhil olsun, birlikte ihtiyaçları belirleyelim, birlikte kanun yapalım. Şimdi, siz bir kanun getiriyorsunuz, bunu hem sivil topluma dayatıyorsunuz hem topluma dayatıyorsunuz hem siyasi partilere dayatıyorsunuz, sonra da "Bunlar kamu yararınadır." diye ifade ediyorsunuz. Biz anlıyoruz, seçim öncesi böyle torba kanunla hem bir sonraki şeyde tek başına iktidar olamazsanız mevcut ne çıkaracaksak bunları çıkaralım diye bir kaygı içerisindesiniz. Bu haklı bir kaygı çünkü seçimlerden sonra tek başınıza iktidar olmayacağınızı göreceksiniz. İkinci şey olarak da ne çıkartabilirsek, yangından ne kurtarabilirsek, böylesi bir yaklaşım içerisinde... Ama, bu bir sonraki dönemde yeniden buraya gelecek ve yeniden tartışma hâline gelecek. Çünkü çıkardığınız her kanunda, her yasada ciddi sorunların ortaya çıkacağı ortada.

Biz, buradan bir kez daha muhalefet olarak bunun ciddi sorunlara neden olduğunun, hele hele denetimden uzak bir yapılanmanın, denetimden uzak, şeffaflıktan uzak bir yapılanmanın kendisinin ciddi sorunlara neden olacağının, adaletsizliği derinleştireceğinin altını çizmek istiyoruz. "Var olan kurumlar niye yetmiyor? Bunları nasıl güçlendirebiliriz?" yerine, var olan kurumlara yeni kurumlar eklemek ihtiyacı aslında yeni rant alanı açmaktan, yeni istihdam alanı açmaktan, kendine göre aslında politikalarında kendi yandaşlarına rant sağlamaktan başka bir anlam ifade etmiyor. O açıdan, biz bu maddenin yasa metninden çıkartılmasını öneriyoruz.

Genel Kurulu selamlıyorum.