GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
Yasama Yılı:5
Birleşim:80
Tarih:19.03.2015

D. ALİ TORLAK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun tasarısının 33'üncü maddesiyle ilgili Milliyetçi Hareket Partisi adına vermiş olduğumuz önerge(x) üzerine söz aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, Türk deniz ticaret filosu Türk sicilinde kayıtlı gemiler ve Türk sahipli gemiler olmak üzere yaklaşık 30 milyon dwt kapasiteye sahiptir. Ancak Türk sicilinde sadece 8,5 milyon dwt gemi bulunmaktadır. Bu gemilerin yaş ortalaması ise 20 yaşın üzerindedir. Akdeniz, Karadeniz ve Türk kabotajında yoğunluklu olarak çalışan koster gemilerinin yaş ortalaması ise 30'u geçmiştir.

Bu yaşlanmış filomuzla mevcut ticari gereksinimler karşılanmadığı gibi, çevresel açıdan da olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Bilhassa Marmara Denizi çalışmayan bu gemilerle bir hurda çöplüğü hâline gelmiştir.

Bu madde hükmü hakkaniyetli uygulandığı takdirde, yaşlı gemisinden başka sermayesi olmayan küçük girişimci armatörlerimiz gemilerini hurdaya verecek ve şartlı alacakları hurda teşviki ile yeni bir gemi inşa ettirerek mesleklerine devam etme şansı bulacaklardır.

Hurda gemi teşviki kapsamında yeni inşa edilecek gemilerin ise Komisyon görüşmeleri esnasındaki uyarılarımız neticesinde Türk tersanelerinde yapılması şartı getirilmesi 2008 krizinden bu yana büyük sıkıntılar yaşayan tersanelerimizin bir nebze olsun nefes almalarını sağlayacaktır. Bu sağlandığı takdirde yapılan her gemide yüzde 35'in üzerinde yerli katkı payıyla da yerli sanayi ürünü kullanılmasını beraberinde getirecek ve bu sayede yan sanayimiz de bulunduğu talep sıkıntısından belirli bir süre içinde kurtulacaktır. Ayrıca AR-GE çalışmalarına hız vermesinin de önü açılmış olacaktır. Bu sayede yerli sanayimiz yeni ve teknolojik ürünlere yönelecektir, bundan da ülkemiz kazançlı çıkacaktır.

Değerli milletvekilleri, Akdeniz ve Karadeniz Bölgesi 1980'li yıllarda "Türk Gölü" olarak adlandırılmaktaydı. Bunun nedeni de bu bölgelerde ticaret gemilerimizin tartışılmaz üstünlüğüydü. Ancak yıllardan bu yana denizcilik sektöründe uygulanan yanlış ve bilinçsiz politikalar bu bölgelerdeki üstünlüğümüzün yabancı ülkelerin eline geçmesiyle sonuçlanmıştır. 2009 yılından bu yana bu kürsüde defalarca bu soruna değindiğim hâlde Hükûmetin duyarsız tavrı nedeniyle bu soruna bir çözüm getirilememiş, neticesinde de denizcilik sektörü günden güne devamlı kan kaybederek bugünlere gelinmiştir.

Elbette hatadan dönülmesi önemlidir çünkü görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının bu maddesiyle yıllardır can çekişen denizcilik sektörüne bir can suyu verilmiş olacaktır. Bu düzenlemeyle ticaret ve rekabet açısından eski gemilerin devreden çıkması ve yeni Türk bayraklı gemilerin devreye girmesiyle Akdeniz ve Karadeniz Bölgesi'nde yapılan ticari taşımacılıkta tekrar ülke olarak hâkim konuma gelinmesine büyük katkı sağlayacağı kanaatindeyim. Bu bölgelere hâkimiyet ülkemiz açısından hem prestij demektir hem de büyük bir ekonomik kazanç demektir. Çünkü hâlen yılda sadece deniz taşımacılığında 8 milyar dolar navlun açığı veren ülkemizin, yapılacak yeni Türk bayraklı gemiler ile navlun açığı azalacaktır. 2023 yılında mevcut hâliyle yılda 30 milyar navlun açığı verilmeyecek, ülke bütçesine büyük katkı sağlanacaktır. Türk tersanelerinde yapılan her gemide yaklaşık yüzde 16 vergi katkısı devletimize geri dönecek ve verilen hurda teşviki otomatik olarak karşılanmış olacaktır. Her bir gemi için ortalama 200 işçi bir sene boyunca istihdam edilecektir. Denizcilik meslek liseleri ile üniversitelerimizde okuyan gemi zabitlerine büyük bir iş kapısı sağlanacak ve genç nüfusumuzun ekonomiye katkısı artacaktır. Aliağa gemi söküm bölgesi de bu teşvik sayesinde hareketlilik yaşayacak ve ekonomiye katkısı daha da artacaktır.

Sonuç olarak, bu düzenleme ile Türk tersanelerinin en az iki üç yıl boyunca iş imkânı bulmasını ve yan sanayi, çalışanlar ve uzun vadede navlun açığının azaltılmasıyla Türk ekonomisine çok yönlü ve verilen teşvikin katbekat üstünde bir katkı sağlanması sağlanacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle önergemize desteğinizi bekliyor, yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.

Hayırlı uğurlu olsun. (MHP sıralarından alkışlar)