GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:83
Tarih:25.03.2015

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum. Görüşmekte olduğumuz yasa kapsamında çeyiz hesabı, doğum yardımı, çocuk yardımı ve toplu konut yardımıyla ilgili görüşlerimi ifade etmek istiyorum.

Doğrusu, basında çeyiz yardımıyla ilgili haberler çıkınca kişisel olarak ben de meraklandım bu iş nasıl olacak diye ama daha sonra yasanın kapsamını öğrenince pratik yaşamda ve hayatta bunun bir karşılığı olmadığını anlamış olduk. Yani, düşünün, bir gençsiniz, evlenmek için bankaya önce üç yıl süreyle para yatıracaksınız, sonra 27 yaşınızı aşmadan evlenmeye çalışacaksınız ve kendinize bir eş bulacaksınız bu arada. Eğer bir eş bulmuşsanız 27 yaşına kadar, yatırdığınız paranın yüzde 20'sini ve 5 bin lirayı geçmemek üzere de bir yardım alacaksınız. Doğrusu, bu iş biraz zor, eş bulmak da o kadar kolay bir şey değil. Eş bulamayanlar, bu parayı nasıl alacaklar? Yani, o başka bir mesele. Diyelim ki 5 bin lirayı mutlaka almak isteyen bir gencimiz, kadın ya da erkek fark etmez, alelacele evlenecek, ondan sonra da 10 milyon, 20 milyon verip geçinemediği için bu sefer de eşinden ayrılmaya çalışacak. O nedenle, pratik yaşamda çok fazla karşılığı yok.

Bunun yanında, tabii ki Türkiye'de işsizlik çok yüksek. Mesela, diyelim bölgemizde, Diyarbakır'da, Siirt'te, Batman'da, Şırnak'ta yüzde 18-20 civarında bir işsizlik var, Türkiye genelinde de 11-12 civarında bir işsizlik var. Bu kadar yoğun işsizliğin olduğu bir ülkede üç yıl boyunca bankaya evlenmek için para yatıracak genç bulmak herhâlde zor olacak.

Bir de, tabii, kadın arkadaşlar açısından önemli bir durum var. Kadın istihdamı ülkemizde zaten çok düşük. Kadın arkadaşlar bu parayı nasıl bulacaklar? Nasıl bankaya yatıracaklar? Ailelerin bu konuda onlara mutlaka destek vermesi lazım. Bu desteği alabilecekler mi? Bu da farklı bir durum. Tabii ki üniversite mezunları belki bu işten yararlanabilir diyeceğiz ama üniversite mezunlarının da ezici çoğunluğunun işsiz olduğunu, kapıda bekleyen 200-300 bin civarında öğretmen olduğunu da düşünürsek bu yasanın pratik anlamda bir karşılığının olmadığını anlarız.

Çocuk yardımı artırılıyor. Tabii, eğer çocuk yardımı hakikaten çocukların daha iyi bakımı için artırılıyor olsa, bu, elbette sevindirici bir şey. Ama bu kanunda sevindirici bir şey var, o da çocuk yardımının direkt anneye verilecek olması ve bunun da kanun kapsamında yazılıyor olması, bu, güzel ama bizim düşündüğümüz şu: Hem çeyiz yardımının hem de çocuk yardımının artırılmasının altında yatan neden, istatistiklerle, Türkiye'de yaşlanmakta olan nüfusun artırılmasına yönelik ama bu tip tedbirlerle artırılır mı? Artırılamaz çünkü Türkiye'de artık kapitalizm hâkim, kapitalizmin liberalist politikaları hâkim. Liberalizm de biliyorsunuz bireycilik demektir. Artık tıpkı Avrupa'daki gibi Türkiye'de de liberal politikaların etkisiyle yetişen gençler "Dünyaya bir kere geldik, bir daha gelmeyeceğimize göre, işte, çocuk yapmak, büyütmek, yetiştirmek istemiyoruz." diyorlar. Dolayısıyla, bu politikalar yani neoliberal politikalar ülkemizde hâkim olduğu müddetçe, bunların da gençlerin üzerinde etkisi olduğu müddetçe bu tip yardımların bir etkisi olmayacağını da ben ifade etmek istiyorum.

Tabii ki konut yardımıyla ilgili olarak da aynı mesele. Üç yıl, yoksul bir kişi sistemde kalacak, üç yıldan sonra kendine ev almak istediğinde 15 bin lira gibi ya da yatırdığı paranın yüzde 20'si gibi bir yardım yapılacak. Ülkemizde 5-10 milyon civarında asgari ücretle geçinen bir kitle olduğunu düşünürsek konut yardımının da pratik yaşamda bir geçerliliğinin olmadığını hep birlikte göreceğiz.

Dolayısıyla, çıkarılan bu 3 kanun da biraz da yaklaşan seçimler nedeniyle ve biraz popülist politikalarla oy yükseltmeye dayalı çıkarılan kanunlardır diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)