GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:90
Tarih:03.04.2015

HDP GRUBU ADINA İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; burada, yeni ihdas edilen maddede emekli aylıklarından kesilen sosyal güvenlik primlerinin yüzde 15'ten yüzde 10'a düşürülmesiyle ilgili bir düzenleme var. Tabii, olumlu bir düzenleme ama yetersiz bir düzenleme. Demin bu kürsüden konuşan sayın hatiplerin belirttiği gibi, aslında, köklü bir şekilde belli düzenlemeleri ele almak gerekiyor. Yani emeklilerin bu ülkede yaşadığı sorunları hepimiz biliyoruz; komisyonlarda, Genel Kurulda defalarca tartıştık; soru önergeleri, araştırma önergeleri verdik ama maalesef, bu geçmiş dönem içerisinde emeklilerin sorunlarına köklü çözüm getiren bir yasal düzenlemeyi bu Genel Kurulda başaramadık. Yani bu hepimizin büyük bir ayıbıdır. Gerçek ortadadır, emeklilerin büyük bir kısmı açlık sınırının altında yaşıyor, yine büyük bir oranda da yoksulluk sınırının altında yaşıyorlar, çoğu emekli ek iş yapmak zorunda kalıyor. Yani emekli olduktan sonra hâlâ geçim derdi, geçim kaygısı devam ettiği için eğer insanlar tekrar çalışmak zorunda kalıyorlarsa, burada çok ciddi bir geri kalmışlık düzeyini tespit etmek lazım.

Özellikle emeklilerin aldığı aylık miktarlarını Avrupa ülkeleriyle kıyasladığınız zaman, gerçekten son derece kötü bir tabloyla karşı karşıyayız. Biz, süreç içerisinde bütün bunların sayısal verilerini de paylaşmıştık, gecenin bu saatinde tek tek o verileri paylaşmaya gerek yok, ama Avrupa ülkelerinin pek çoğunda emeklilerin aldığı aylık ücret burada orta sınıf çalışanların aldığı ücrete denk ise, o ülkede bir şeyler doğru gitmiyor demektir.

Bu ülkenin kaynakları olmadığı için mi böyle? Kesinlikle hayır, bu ülkenin kaynakları yanlış kullanıldığı için, doğru yerlere aktarılmadığı için, bu ülkenin kaynakları çalındığı çırpıldığı için, emeklilere ayrılmadığı için böyle bir durum ortaya çıkıyor.

Şundan hep büyük bir üzüntü duymuşumdur: Yani herhangi bir vesileyle bu ülkede görülmesi gereken turistik bir yere gittiğiniz zaman, hep Avrupa'dan gelen emeklileri ya da dünyanın dört bir yanından gelen emeklileri, sırtında sırt çantasıyla bu ülkeyi gezmeye gelmiş olarak görüyorsunuz. Tabii, bu tablodan üzülmüyoruz ama bu ülkedeki emeklilerin böyle bir şeyi yaşayamıyor olmaları, gerçekten hepimize büyük bir üzüntü veriyor. Bu ülkedeki yıllarını devlet için geçirmiş olan ve emekli olan insanlar, Anadolu toprağıyla yoğurulmuş olan insanlar eğer emekli olduktan sonra bu ülke içerisindeki güzellikleri bile göremeyecek bir mağduriyeti yaşıyorlarsa burada gerçekten hepimizin şapkayı önüne koyması gerekiyor.

Biz artık geçtik bu tarz, böyle lüks sayılabilecek birtakım talepleri, bir emekli bu ülkede hastalanmaktan korkar hâle geldi. Yani, ilaç katkı payından tutun da, bilmem, hastaneye gittiğinde kendisine çıkarılan tetkik farklarından, özel hastane paylarından, emeklilerin artık hastalanmaktan korktuğu bir düzeye gelmiş durumdayız. Meclis hiçbir şeyi yapamıyorsa bile, bu dönem içerisinde sağlıkla ilgili konularda emeklileri ciddi şekilde rahatlatacak birtakım düzenlemeler yapmalıydı, emeklileri bütün bu ek katkı ödemelerinden muaf tutacak birtakım düzenlemeleri yapabilirdi ama maalesef, dediğim gibi, bu konularda total olarak sınıfta kalmış bir Meclis pratiği var.

Gecenin bu saatinde çok fazla ben de uzatmak istemiyorum ama sorun emeklilerin sorunu olunca iki önemli grubu da sadece zikrederek geçeyim.

Yaşını doldurup prim gününü doldurmayan büyük bir kesim var. Yine, prim gün sayısını doldurup yaşı bekleyen, emekliliği bekleyen büyük bir kesim vardı. Bu konuda da muhalefetin buraya pek çok önerisi geldi ama bir türlü çözmediniz. Dolayısıyla, dağ gibi sorunları olan bir emekli kitlesiyle yüzleşeceksiniz.

Umarız, bu dönemde çözülmeyen sorunlar, önümüzdeki dönemde Parlamentoda ciddi bir şekilde ele alınır ve ciddi bir şekilde çözülür diyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.