| Konu: | İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 91 |
| Tarih: | 04.04.2015 |
OKTAY VURAL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Gerçekten, aslında, kapsamlı bir yasa, ancak muhalefet olarak toplumun menfaatlerini dikkate alarak, ekonomik ve sosyal kesimlerin taleplerini dikkate alarak bu yasada yapılması gerekenlerle ilgili olumlu katkılarımızı sunduk. Evet, bazı maddelerde ilerleme sağlandı ama istediğimiz gibi olmadı. Ancak şu görüldü ki, toplumun beklentilerinin yerine getirilmesi konusunda duyarlı bir muhalefet anlayışı sergiledik. Dolayısıyla, halka açık bir muhalefetin toplumun meselelerini buraya getirerek sizden birtakım talepler dile getirmesi, açıkçası bu talepler doğrultusunda düzenlemeler yapmasını temin etmesi, gerçekten, her şeyden önce biraz da ders alınması gereken bir husus. Bu konularla ilgili eğer -hepimiz hep beraber, birlikte- memleketin faydasına olacak birtakım konular varsa, belki bize göre kâfi değil ama var ise bile olumlu adım atıyoruz.
İç güvenlik yasasında da biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak hep bunları dile getirdik, bunlarla ilgili tavrımızı ortaya koyduk. Evet, işte; yok poşudur, yok maskedir, yok uyuşturucudur, yok sapandır, yok molotoftur, tamam, buna "Evet." dedik ama maalesef bu konuda olumluları daha olumlu hâle getirmek, olumsuzları ortadan kaldırmak amacıyla bir diyalog imkânı olmadı ve açıkçası, milletin tamamının benimseyebileceği bir kanun çıkmadı. Bu kanunun özünde de aslında muhalefetin yaptığı katkılar var. Önemli katkılar sağladık. Bu çerçevede, aslında, emeklilere yaşlılık aylığı...
Tabii, 62'nci Hükûmet ama bu 62'nci Hükûmet bitecek, 7 Haziranda bitiyor, yeni bir hükûmet gelecek. Şimdi, bu Hükûmet kendisinin yapmadığı bir konuyla ilgili, temmuzdaki zamla ilgili niye bunu yapıyor? Bu, seçim amaçlı. Yapacaksanız şimdi yapın, emekli kardeşlerimiz bekliyor. Allah için, bir yaraya merhem olacaksanız şimdi bu merhemi sürün. 7 Hazirandan sonraki seçimlerde zaten 63'üncü hükûmet gelecek, o hükûmetin alacağı karar icraatı olacak. Dolayasıyla, bu, aslında bir bakıma, tamamıyla bir seçim beyannamesini buraya getirmekten öteye bir anlam taşımıyor. Gelin hep beraber, birlikte bir geçici maddeyle bununla ilgili düzenlemenin yürürlüğe girdikten sonra uygulanacağını ifade edelim de hiç olmazsa 62'nci Hükûmetin, Ahmet Davutoğlu'nun da bu emeklilere verdiği bir şey olsun. Aksi takdirde, hiçbir olumlu icraatla anılamayacak diye düşünüyorum.
Dolayısıyla, bu 100 TL'lik zam da temmuzdaki 2,6'lık zammın içinde mi, dışında mı bir kafa karışıklığı var. Şüphesiz, olumlu olanlar var ama taşeron işçilerin sorunu çözülmedi, Meclis olarak Hükûmete görev verdik, Hükûmet görevini yerine getirememiş. Bunu söylüyorsunuz "Bu görevini yine uzatalım." Görevini yapmayan bir Hükûmet var. Yani bunun zannederim şubat ayında bitmiş olması gerekiyordu, yapamadılar. Yaşa takılanlar var, emeklilikte yaşa takılanların sorunları çözülmedi. Engellilerin sorunları var, maalesef gelir testine tabi tutuluyorlar, engelli maaşları kesiliyor. Bununla ilgili tedbir almamız gerekiyor. Taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi yine "Yapılacak.", "Edilecek.", "Çözülecek." diyorsunuz ama bunu defalarca söylemenize rağmen, Ulaştırma Bakanının burada söz vermesine rağmen bununla ilgili bir adım atılmadı. Umarım bununla ilgili bir adım atılır.
Bu konuda Adana'da ve Osmaniye'de BEYTEKS Tekstil'in maalesef 22 fabrikası kapandı, 5 bin işçi gitti. Siz 120 bin, "topluma kazandırma" adı altında altı aylık asgari ücretle çalıştırılacaklardan bahsediyorsunuz, mevcutlar kaybediyor. Karayolları 1'inci Bölgede çalışan temizlik işçileri iki aydır maaşlarını alamıyorlar. Yeni bir ekonomik modele ihtiyaç var. Bu palyatif tedbirlerle olmaz. Yeni bir endüstriyel ilişkiler modeline ihtiyaç bulunduğu gayet açık ve net.
Sermaye hasıla katsayısının emek hasıla katsayısı lehine geliştiği bir ortam içerisinde, aslında küreselleşmenin tahrip ettiği millî ekonomileri dikkate aldığımızda ya da sosyalizmin ifade ettiği "Bütün işçiler, birleşiniz." yerine, biliyoruz ki bu memleketin işçisinin toprağa, fabrikaya ihtiyacı vardır, üretime ihtiyacı vardır. Onun için, milliyetçi bir bakış açısıyla bir ekonomi politikası uygulanması gerekir. Milletin tamamının refahını dikkate alacak, üreten, rekabet gücü yüksek bir Türkiye'yi hedefleyen ve bu konuda da refah oluşturacak bir istihdamı oluşturacak, istihdamı artıracak ve paylaşımı ön plana getiren bir ekonomi politikasına ihtiyaç var. Bu çerçevede, bu yasanın hayırlı olmasını diliyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OKTAY VURAL (Devamla) - Sayın Başkan, size de, Başkanlık Divanında görev alan bütün arkadaşlara da teşekkür ediyorum.
Tabii, bu konuda, özellikle şunu da ifade etmekten kaçınamayacağım: Burada, kürsüde defalarca itiraz ettik, bu itirazlarımızın haklı olduğunu düşünüyoruz. Meral Akşener Hanımefendi'nin ve sizin yönetiminizin, gerçekten milletin hukuku olan, Parlamentonun hukuku olan İç Tüzük hükümlerine uygun olduğunu ifade ediyoruz. Bu makam, partilerin makamı değildir. (CHP sıralarından alkışlar) Meral Hanım ile zatıalinizin milletin hukuku olan İç Tüzük'ü uygulama konusundaki tutumunuz ve kararlılığınız gerçekten önemli.
Unutmayalım ki hepimiz bu milletin hukukuna tabi olmalıyız, üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğünü gerçekleştirmemiz gerekiyor. Dolayısıyla, hukukun üstünlüğüne gösterdiğiniz saygı ve hukuku üstün kıldığınız için, size ve Meral Hanım'a da teşekkür ediyorum.
Saygılarımı arz ediyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)