| Konu: | BİTLİS'İN SORUNLARINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 125 |
| Tarih: | 27.06.2012 |
HÜSAMETTİN ZENDERLİOĞLU (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bitlis'in sorunlarıyla ilgili gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.
Ayrıca, KESK'e yönelik yapılan operasyonda gözaltına alma yöntemini de kınıyorum.
23 Ekim 2011 yılında Van'da meydana gelen depremden dolayı, coğrafik olarak yakın olan Bitlis'in Adilcevaz ilçesi de büyük tahribat görmüştür. Allah'a çok şükür, burada, insan, can kaybı olmamıştır ama mal varlığı da yok olmuştur. O günden bugüne değin resmî anlamda hiçbir katkı sunulmamıştır. Tamamen halkın yardımlarıyla o halk, bu kışı, o naylon çadırlarda geçirmiş, bir kısım halk da metropollere göç ederek ilkbahara kadar kendini idame etmiştir. Ancak bu ilçemizin merkez Adilcevaz Belediyesi ve Aydınlar beldesi de AKP'nin belediye başkanları tarafından yönetilmektedir, o belediye onların tasarrufundadır. Ancak bugüne değin bu belediye ve belediyelere de hiçbir yardım yapılmadığı da ortadadır.
Ancak şunu söylemek istiyorum: Bu Hükûmet bu depremde zarar gören insanlara neden yardım yapmadı? Neden bugüne kadar bunlarla ilgili bir proje gerçekleştirmedi? Neden bu duruma seyirci kaldılar? Bu oturulmaz hâlde olan 19 köyün 4'ü ise tamamen yıkılmış. Bu köylerden Akçıra, Yarımada, Aşağı Süphan, Heybeli, Arunus`a, diğer köylere ayrıca bir yardımları oldu mu? Bunlarla ilgili herhangi bir rapor ellerinde var mı? Bu konuda bir projeleri var mı ya da bir çalışma programları var mı? Sayın bakanlara soruyorum. Halk bu zorlu dönemini yaşarken sizler ne yaptınız? O feryat, figan yükselirken siz neredeydiniz? Bu acılara seyirci kaldınız.
Sayın Bakan, geçenlerde Van'la ilgili çalışmalar yürüttüğünü? Bu çalışmalarda Adilcevaz'dan hiç söz edilmemiş ve Adilcevaz'ın sorunlarıyla hiç ilgilenilmemiş. Bu Adilcevaz'ın sorunlarıyla ne zaman ilgilenecekler? "Adilcevaz binası, Adilcevaz'ın köylerindeki oturma alanları ne zaman programa alınacak?" diye Adilcevazlılar gibi ben de merak ediyorum.
İkinci bir sorun Ahlat ilçemizde. Tabii ki sonbaharda çiftçimizin şeker pancarının, patates ürünlerinin çoğu tarlada kaldı. Biliyorsunuz ki kış çok erken başladı ve deprem dolayısıyla ürünler tarlada kaldı. Bugüne kadar, bu insanlar, bu afat nedeniyle herhangi bir yardım almadı. Şimdi soruyorum: Sayın Tarım Bakanı bu konuda herhangi bir çalışma yapıyor mu? Buna yönelik bizim önergelerimiz oldu; bu önergeler tamamen hayal mahsulü biçimindeki cevaplarla geçiştirilmeye çalışıldı.
Tabii ki, bu sorunların yanında en büyük sorun sağlık sorunudur, işsizlik sorunudur. Belki işsizlik sorunu Türkiye'nin sorunudur ama Bitlis'te en çok görülen sorunların başında işsizlik sorunu gelmektedir çünkü üretim yok. Üretilen ürünler dahi pazar bulamama kuşkusuyla bugün birçok ürün ekilmemektedir. Tabii ki daha önce ekilen tütün yasaklanmıştır, şeker pancarına da kota konulmuştur. Bu nedenle, bu alanda da herhangi bir çalışma yok.
Ovakışla diye bir beldemiz vardır. O beldenin belediye başkanı bir çöp arabasını almak için defalarca müracaatta bulunuyor. İki yıldan beri maalesef bu çöp arabası verilmiyor, hatta şunu söylüyorlar, diyorlar ki: "Bir AKP'li milletvekili telefon açarsa belki biz bu çöp arabasını verebiliriz." Allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun; o zaman biz burada ne iş yapıyoruz, ne için biz buradayız? Yani bürokrasi bu kadar ileriye gidebiliyorsa kanunlar ne işe yarıyor diye merak ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HÜSAMETTİN ZENDERLİOĞLU (Devamla) - Sırayla geliyorum? Tatvan ilçemizdeki sorunlar: Biliyorsunuz ki Tatvan Belediyesi BDP'li?
BAŞKAN - Sayın Zenderlioğlu, süreniz tamam efendim.
HÜSAMETTİN ZENDERLİOĞLU (Devamla) - Bir dakika daha bana müsaade ederseniz?
BAŞKAN - Hayır, böyle bir şey yok; lütfen. Herkese aynı?
HÜSAMETTİN ZENDERLİOĞLU (Devamla) - Bir havaalanı sorunu vardır. Bu havaalanıyla ilgili verdiğimiz önergelere verilen cevap: "Böyle bir havaalanı olmayacaktır." ama maalesef bizim Bitlis milletvekillerinin verdikleri demeçler burada. Şimdi Bakana mı inanalım, milletvekillerine mi inanalım? Takdir sizindir.
Teşekkür ediyorum. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.