GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2016 Yılı Merkezi Yönetim Geçici Bütçe Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:16
Tarih:17.12.2015

FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 yılı Merkezi Yönetim Geçici Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 2'nci maddesiyle ilgili olarak grup önerisi hakkında konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle önceki gün Diyarbakır'da alçakça şehit edilen 3 güvenlik görevlimize Allah'tan rahmet, Musul'da yaralanan askerlerimize de acil şifalar diliyorum.

Kıymetli milletvekilleri, 17-25 Aralık yolsuzluk haftası vesilesiyle yolsuzlukla mücadele eden, cesurca mücadele eden kamu görevlilerine, yiğit kamu görevlilerine, herkese burada şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca, terörü besleyenleri, teröre göz yumanları, kul hakkı yiyenleri, yüz binlerce işsizi görmezden gelip hırsızlık, yolsuzluk yapanları, işi ehline vermeyenleri, adaletle hükmetmeyenleri de yüce Mevla'nın kahretmesini niyaz ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Kıymetli milletvekilleri, yüce Peygamberimiz "haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" buyuruyor. Makam, mevki, siyasi çıkar saikıyla haksızlığı, hırsızlığı, yolsuzluğu savunabilirsiniz ancak biz gönülden inanıyoruz ki Allah büyüktür. Allah'ın dilsiz şeytanları da kahredeceğinden hiç şüphemiz yoktur.

Kıymetli milletvekilleri, özellikle bu hafta vesilesiyle bir hırsızlık hikâyesi anlatmak istiyorum. Geçmiş zamanda -ben o günlere yetiştim- kefen çok önemliydi. Büyüklerimiz, ninelerimiz özellikle sandıklarına ya altınlarını ya bileziklerini ya da hazırladıkları kefenlerini, sabunlarını, liflerini koyarlardı. Hırsızın birisi vefat edenin kefenini çalarmış, gel zaman, git zaman; hapse gir, hapisten çık... Hâkim bir gün biz de öleceğiz düşüncesiyle çağırmış bunu "Ey hırsız, yarın bir gün biz de öleceğiz, ben de öleceğim. Bedelini söyle, kaç paraysa kefenimin bedelini vereyim, benim kefenimi çalma." demiş. Nitekim, adil olan bu hâkim vefat ediyor ve gömüyorlar. Aynı akşam hırsız bu ya açıyor mezarı, bir de ne görsün, karşılaşmadığı bir durum. Sorgu melekleri cenazenin başında, bir alev kümesi de o ölen hâkimin üzerine gidip gidip geliyor. Sorgu meleklerine soruyor "Ne ola ki?" diye. "Bu hâkim adil bir hâkimdi ama bir duruşmada tanıdığı birine çok söz hakkı verdiği için bu eziyeti çekiyor." diyor. Kıymetli milletvekilleri, Allah'ın adaleti bu kadar sağlamdır.

Şunları söylemek istiyorum ben: Tabii, evet, 2002 yılından 2015 yılına gelinceye kadar trilyonlarca bütçe gelirini kullanan AKP iktidarı işsizlikle mücadelede başarılı olamamıştır, rakamlarını ayrı ayrı verebiliriz. AKP hükûmetlerinin geçen on yıllık süre zarfında gösterdiği performans bize gelecekte de başarılı olamayacağını göstermektedir. Neden başarılı olamayacaktır? Değerli milletvekilleri, büyük insan Abdülkâdir Geylâni Hazretleri -der ki- konuşmaları Müslümanca, yaptıkları Müslümanca olmayanlardan bahseder. Siz haklarında çok ciddi yolsuzluk iddiaları bulunanları iktidarın gücüyle soruşturulmasını engellerseniz insanların çalışma şevkini kırarsınız, ülkeye yazık edersiniz.

Bakınız, "Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır." diyor. Sadece susmadan bahsediyor; örtmeden, aklamadan, delil karartmadan bahsetmiyor. Susan, dilsiz şeytan olursa; aklayanlar, örtenler, soruşturulmasını engelleyenlerin hâlini varın siz düşünün.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FAHRETTİN OĞUZ TOR (Devamla) - Kıymetli milletvekilleri, maalesef, yaptığınız konuştuğunuz gibi olmamıştır. Yüce Mevla adaletle hükmetmeyi, işi ehline vermeyi emretmektedir. Maalesef gördük ki biz adaletle hükmedilmemiştir bir çok yerde, iş ehline verilmemiştir. Son sözlerim bunlardır. Allah adaletle hükmetmeyi, işi ehline vermeyi nasip etsin diyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.