GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:22
Tarih:30.12.2015

AYLİN NAZLIAKA (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Milliyetçi Hareket Partisinin önerisine dair söz almış bulunuyorum. Yüce heyeti saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, aslında, bugün gençliği konuşuyoruz, ben size sorsam, "AKP iktidarı dönemindeki gençlik politikanız nedir?" desem ne cevap verirsiniz?

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Anlatırız sonra.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Politikasızlığı politika olarak benimsemiş ve gençleri "dindar gençlik" ile "kindar gençlik" tanımının içerisine hapsetmeye çalışan bir zihniyetten bahsediyoruz.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - O senin tespitin.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Cevabı sen vereceksen bize niye soruyorsun?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - İşte o gençliktir ki Gezi döneminde kendisine nasıl bir gençlik istediğini söyleyen Başbakana, nasıl bir Başbakan istediğini söylemiştir.

ORHAN KARASAYAR (Hatay) - Millet ne yapmış peki? Millet ne yapmış, millet?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - O gençliktir ki Gezi direnişi döneminde mizah ile aklı birleştirerek sizlere en büyük dersi, en büyük payeyi vermiştir. (CHP sıralarından alkışlar)

ORHAN KARASAYAR (Hatay) - En büyük payeyi CHP aldı, CHP.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Ya, onlar ders almayı bilselerdi zaten bu durumda olmazlardı.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Değerli arkadaşlar, gençler için hep deniliyor ki: "Sizler yarının mimarısınız." Bu, son derece yanlış bir tanımlama. Çünkü, gençlere "Yarının mimarısınız." dediğinizde diyorsunuz ki: "Bugünler bizim. Bugünleri vermem. Bugünleri ipotek altında tutuyorum, hele bir yarın olsun, yarınları sana verir miyim vermez miyim bir bakarım."

ORHAN KARASAYAR (Hatay) - Her şeyimiz gençler için.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Hayal gücünüz geniş.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Biz de sizin aksinize diyoruz ki: "Gençler bugünün de mimarıdır, yarının da mimarıdır ve hep de öyle kalacaktır." Elbette, özgürlükçü düşünceyi anlayamayanlar, demokrasiyi içselleştiremeyenler gençlerle empati kuramazlar.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Bize biraz öğretir misiniz? Hocam, bize özgürlükçü düşünceyi öğretir misiniz?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Üniversiteleri âdeta kendi ideolojik aygıtı gibi biçimlendirmeye çalışan zihniyet gençleri anlayamaz. Gençler, her zaman olduğu gibi, dimdik duracaklar ve özgür düşünceyi savunacaklardır değerli arkadaşlar.

Bakın, ODTÜ'ye yapılan saldırıdan az önce bahsedildi. Ben de bir ODTÜ mezunu olarak bu konuya değinmeden edemeyeceğim. ODTÜ, biliyorsunuz, dünyanın ilk 100 üniversitesi içerisinde yer alan tek üniversitemizdir. Ne diyor sizin genel başkan yardımcınız? ODTÜ kaymak tabakanın okuduğu bir üniversiteymiş. Bakın, ben bir memur çocuğuyum.

ABDULLAH BAŞCI (İstanbul) - Siz gençlerden bahsediyorsunuz. O gençler...

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Ayrıca, ODTÜ bir devlet üniversitesidir. ODTÜ'nün devlet üniversitesi olduğunun idrakinde olmayanlar ne demek istediğimi anlayamazlar.

ABDULLAH BAŞCI (İstanbul) - Siz gençlerden bahsediyorsunuz, o gençler benim boğazımı kestiler. O gençler benim boğazımı kestiler kendi ilçemde.

BAŞKAN - Arkadaşlar, hatibe müdahale etmeyelim, lütfen.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Size söz vermiyorlar herhâlde? Siz de konuşmak istediğinizde gelip kürsüde söz alıp burada düşüncelerinizi savunabilirsiniz.

BAŞKAN - Arkadaşlar, hatibe müdahale etmeyelim, lütfen.

Buyurun Sayın Nazlıaka. Genel Kurula hitap edin siz de.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bakın, nedir gerginliğin sebebi, ODTÜ'de yaşanan gerginliğin sebebi?

Ha, bu arada şunu da söyleyeyim: ODTÜ'de, biliyorsunuz, öğrenci kontenjanının artırılması yönünde bir talep de geldi. Yani, aslında istenilen ODTÜ'deki o niceliği artırarak niteliği düşürmeye çalışmak.

ORHAN KARASAYAR (Hatay) - Gençler gelince nicelik mi düşecek ODTÜ'de?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - ODTÜ'yle hesaplaşmanız bitmedi gitti.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Siz gidince problem yok, başkaları gelince problem mi var? Onu mu diyorsunuz?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bu, aslında 18 Aralık 2012'de fırlatılan uydu töreni sırasında dönemin Başbakanına, şimdinin Cumhurbaşkanına karşı yapılan protesto gösterilerinin bir hırsı olabilir mi hâlâ acaba?

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Aynen öyle.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bu, acaba Eymir Gölü meselesi, ODTÜ ormanlarının katledilerek...

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Alakası yok, alakası.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - ...yol yapılması sırasında direnen ODTÜ öğrencilerine yönelik bir intikam alma meselesi olabilir mi?

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Ya, namaza giden öğrenciler dövüldü mü, dövülmedi mi?

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bu ODTÜ'ye girme hırsı, bu ODTÜ'yü talan etme hırsı... (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Şiddete karşı mısın, değil misin?

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Namaza giden öğrenciler yurdun önünde dövüldü mü, dövülmedi mi?

ERTAN AYDIN (Ankara) - 3'ü darbedildi.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen müdahale etmeyelim.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Değerli arkadaşlar, konuyu demagoji yaparak saptırmaya çalışmayın.

ERTAN AYDIN (Ankara) - Demagoji değil, gerçek. 3 arkadaş darbedildi.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Aynısını söylüyoruz "Demagoji yapmayın." diyoruz. Demagoji yapmayın Sayın Nazlıaka.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - ODTÜ özgürlüklere en fazla sahip çıkan üniversitedir. Çünkü, bizler biat etmemeyi öğrendik, bizler bir unvana, bir makama sahip olmak için kendimizden ödün vermemeyi öğrendik. (CHP sıralarından alkışlar)

Bir siyasetçi nasıl olmalıdır biliyor musunuz? Mum gibi erimemelidir etrafa ışık vermek için. Bir siyasetçi âdeta bir sokak lambası gibi olmalıdır, hem dibini aydınlatmalı hem de dimdik durmalıdır, dimdik. (CHP sıralarından alkışlar) Asla eğilmemelidir, bükülmemelidir, tıpkı ODTÜ öğrencilerinin sizlere gösterdiği o direnç gibi, o direngen yapı gibi.

Şu bir gerçek, sizler ne yaptınız, konuyu inanç özgürlükleri meselesine getirdiniz. İnanç özgürlüğünü en fazla savunanız bizler. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUHAMMET BALTA (Trabzon) - İkna odalarını unutmadık, ikna odalarını!

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bizler herkesin inancına saygı duyan insanlarız.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - O yüzden mescidin önünde saldırıya uğradılar.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Sırf bu nedenle camiye de cemevine de eşit mesafede yaklaşılması gerektiğine inananlarız.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Eşit mesafeniz ne ya? Bu eşit mesafeyi bir açıklayın ya.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Siz ne dediniz? "Namaz kılanlara saldırılıyor. ODTÜ'de mescit yok."

ERTAN AYDIN (Ankara) - Doğru.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Araştırmak üzere bir heyet gönderdiniz, o heyet de itiraf etti ki yurtlarda 5 tane ibadet yeri var, mescit var, birçok yerde mescit var...

MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Ben konuştum, öğrencilerle ben konuştum.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - ...aynı zamanda da 2 bin kişilik bir cami var.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Üniversiteden bahsediyorsun, yurtlardan değil. Üniversite ayrı, yurt ayrı ya!

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - CHP zamanının mescitleri onlar, CHP zamanının!

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Ayrıca, görevlendirdiğiniz kişiler kimdi? Biri ilahiyat profesörü, diğeri ise eski AKP milletvekili adayıydı. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - AKP'ye bak, kadının sesine bile tahammül edemiyor ya, böyle bir şey olur mu arkadaşlar ya!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, sayın hatibi dinleyelim.

Sayın milletvekilleri, lütfen...

Buyurun Sayın Nazlıaka, siz Genel Kurula hitap edin.

Sayın milletvekilleri, dinleyelim lütfen.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Anlaşılan o ki asıl mesele inanç özgürlüğü değil, keşke öyle olsaydı o zaman zaten bunları tartışmıyor olurduk.

Asıl mesele ODTÜ'ye girme hırsı, asıl mesele ODTÜ'yü talan etme hırsı, asıl mesele ODTÜ'yle hesaplaşma, ODTÜ'yü hedef gösterme hırsı. Size söyleyeyim: ODTÜ'ye öyle tankla tüfekle falan girilmez. ODTÜ'ye akılla girilir akılla. Önce sınav kazanmanız lazım sizin, sınavdan geçmeniz lazım. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)

Değerli arkadaşlar, tabii...

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Ya, ODTÜ'ye akılla girmiş çocukları namaza gidiyorlar diye dövüyorlar kardeşim.

ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Ya, yalan söyleyip durma ya.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Arkadaşlar, lütfen, konuyu saptırmayın.

BAŞKAN - Sayın arkadaşlar...

ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Bunun yalan olduğunu sen de biliyorsun ya! Kabataş işte bu ya senin.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Olayı saptırmayın, olayı bambaşka bir noktaya çekmeyin.

Şimdi, keşke, isterdik ki iktidar...

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Namaza giden çocuklar dövülüyor.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

Sayın Nazlıaka, siz Genel Kurula hitap edin.

Sayın milletvekilleri, lütfen...

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Sayın Başkan, böyle bir ortamda nasıl konuşulabilinir yani bana söyleyebilir misiniz?

BAŞKAN - Siz Genel Kurula hitap edin.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Kameralara bakarak konuşun, kameralara.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Asıl mesele tabii bu değil. İsterdik ki biz, iktidar bunlarla uğraşacağına, öğrenciler arasına nifak tohumları atıp insanlar arasında kutuplaşma yaratacağına birliği, beraberliği, dayanışmayı davet etsin. Gene biz isterdik ki ilmin, bilimin yuvası olan üniversitelerimizde öğrencilerimiz özgürce düşünebilsin. Biz isterdik ki öğrencilerimizin orada aldığı eğitimin kalitesi yükselebilsin.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Özgürce saldırabilsin değil mi! Saldırmayı da özgürce istiyorsunuz.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - İsterdik ki öğrencilerimiz mezun olduktan sonra "Her üniversite öğrencisi iş bulacak diye bir şey yok." cümlelerinin kurulması yerine o çocuklara iş yaratılabilsin.

Sizin TÜİK verilerine göre her 5 gencimizden 1'i ama sokaktaki verilere göre her 3 gençten 1'inin işsiz olduğu bu ortamda dilerdik ki siz, asıl gençlerimize iş yaratmaya odaklanın ama siz, kutuplaşmadan beslenen zihniyetle öğrencileri de birbirine düşürmeye çalışıyorsunuz.

Ha şunu söyleyelim: Biz terörün her türlüsüne, kimden gelirse gelsin her çeşit teröre elbette ki karşıyız.

ABDULLAH BAŞCI (İstanbul) - Keşke, keşke!

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Bunu ifade etmeye gerek bile yok. Elbette ki şiddete karşıyız ama öğrencileri polis kuvvetleriyle karşı karşıya getiren, bu kutuplaşmayı, ötekileştirmeyi besleyen zihniyetin de her zaman olduğu gibi sonuna kadar karşısında durmaya devam edeceğiz değerli arkadaşlar.

Bakın, sizler, keşke öğrencilerin ihtiyaç duyduğu yurt sorununu çözseydiniz; keşke okullarda nasıl daha iyi, daha bilimsel, daha özgür eğitim verilebilinir, bunun yollarını arasaydınız. Çıkardığınız 4+4+4 eğitim sistemiyle kız çocuklarının nasıl da okullardan uzaklaştırıldığı gerçekliğiyle yüzleşseydiniz.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Millet yüzde 50 oy verdi bize.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Aslında siz kendi bakanınızın söylediğini bilmiyorsunuz herhâlde. Daha birkaç gün önce, bir hafta kadar önce sizin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanınız, zaten 4+4+4 sistemiyle kız çocuklarının okullaştırılma oranında düşüş olduğunu bizzat kendi ağzından ifade etmiştir.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Ayrımcılığı kendiniz yapıyorsunuz bu dille.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Ben söylemiyorum, Sayın Bakan söylüyor. Dolayısıyla siz keşke bu yanlıştan nasıl dönülür bunun yollarını arasaydınız. Keşke öğrencileri "kızlı-erkekli eğitime son verilsin" diye ikiye ayırarak tanımlamalardan vazgeçip, onların bir arada geleceği kucaklayacağı bir yaşam ortamı sunmaya yönelik zihniyetinizi revize edebilmiş olsaydınız. Ama görüyorum ki bu düşüncelerden son derece uzaksınız, hatta burada bile karşıt görüşlerin ifade edilmesine tahammül edemiyorsunuz.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Tahammülden bahsedecek en son kişi sizsiniz. Bu kürsüden ayakkabı fırlatacak kadar tahammülsüzsünüz.

AYLİN NAZLIAKA (Devamla) - Oysaki demokrasi, muhalefetin de sesini duyabilmektir. Oysaki demokrasi, muhalif düşüncenin de duygu ve düşüncelerini ifade edebilmesidir. Ama bu ifade özgürlüğünü bile Meclis çatısında dahi çok gören ve oturduğu yerden sürekli olarak konuşarak hatibin konsantrasyonunu bölmek isteyenlere buradan onların sözlerini aynen iade ediyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)