| Konu: | Asya Altyapı Yatırım Bankası Kuruluş Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 06.01.2016 |
KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi öncelikle sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
19 sıra sayılı uluslararası anlaşmanın onaylanması için şahsım adına söz istedim. Şahsi görüşlerimi sizlere arz ediyorum.
Bu yasanın onaylanmasıyla ilgili olarak muhalefet şerhimiz yok çünkü biz ülke menfaatleri doğrultusunda yapılacak her türlü anlaşmanın onaylanması noktasında üzerimize düşen görevi her zaman yapıyoruz, yine bugün de bu görevimizi yapacağız.
Bu anlaşma ile kurulacak Asya Altyapı Yatırım Bankasının kurulmasının bölgeye büyük bir faydası olacaktır. Anlaşmaların yapılması ne kadar önemli ise takibinin de o denli önemli olduğunu özellikle belirtmek istiyorum. Çünkü ülkemizin menfaatleri olan özellikle uluslararası anlaşmaları genelde hep onaylıyoruz ancak bu anlaşmalar ülkemize ne getiriyor, bizden ne götürüyor; bunun hesabını iktidar olarak çok iyi yapmadığımızı özellikle belirtmek istiyorum.
Anlaşmalarda ve uygulamalarında esasen karşılıklılık esası çok önemlidir; dış ilişkilerde, dış ticarette, dış siyasette ve uluslararası ilişkilerde karşılıklılık esası çok önemlidir. Bu nedenle, ticari ilişkilerimize baktığımız zaman genelde bu işlemlerin aleyhimize geliştiğini de görüyoruz. İthalatımız her gün biraz daha artıyor, ihracatımız biraz daha azalıyor. Dolayısıyla sürekli dış ticaretimiz açık veriyor. Bunun yanı sıra cari açığımız da her gün büyümeye devam ediyor. Bunları azaltmak için ülke ihtiyaçlarımıza yönelik olarak yapılacak yatırımlara öncelik vermeliyiz, ithalatımızı azaltacak tedbirleri almalıyız. İhracatımızı artıracak önlemleri de alarak uluslararası ticari anlaşmalarımızın ülke menfaatlerine en uygun şekilde uygulanmasına ve karşılıklı menfaatlerimizin en üst noktada tutulmasına olanak sağlamalıyız. Bunun için, ithalatımızı azaltmak için özellikle yerli üretimi daha çok teşvik ederek, ülkemizde üretilen ürünleri mümkün olduğunca ülkemizde devletimizin kullanmasına olanak sağlayarak ve ithal edilmesinin azaltılmasını sağlamak suretiyle, yerli üretimi, yerli sanayiyi geliştirmek suretiyle ülkemizin uluslararası ilişkilerde ve anlaşmalarda menfaatini en üst sıraya çıkarmalıyız diye öneriyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle şunu ifade edeyim: Şu anda ekonomik krizle birlikte sanayicimiz, üretimin üzerindeki, sanayicinin üzerindeki yüklerin çok ağır olması sebebiyle, önünde çok fazla engeller olması sebebiyle, devletin bu alanda, iktidarın bu alanda önemli adımlar atmaması nedeniyle bugün maalesef çalışmakta zorluk çekmektedir ve birçok iş yeri kapanma noktasına gelmiştir. Bazı iş yerlerinde işçi çıkarılmaya başladığını gözlemlemekteyiz. Bu nedenle, siz sanayiciye, yatırımcıya para kazandırmadığınız takdirde, siz onun maliyetlerini aşağıya çekmediğiniz takdirde bu ülkede ne yatırım artacaktır ne üretim artacaktır ne istihdam artacaktır ne de ihracat artacaktır. Onun için, bizim öncelikle ülke olarak, başta da iktidarın bu konuda çok önemli bir sorumluluğu var. Yatırımların artırılması, üretimin artırılması için öncelikle vergi indirimlerinin yapılmasını ve yatırımcıların daha güçlü noktaya getirilmesi noktasında çalışmaların ve teşviklerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bir iş adamı olarak, bir sanayici olarak gittiğim her bölgede gerçekten sanayicinin mevcut durumu zorla taşıdığını, zorla götürdüğünü, yeni bir yatırım yapma şevkinin kalmadığını, heyecanının kalmadığını, artık durumu kurtarmak için bir gayret içinde olduğunu görüyorum ama sanayicimizin, iktidarın değişik baskıları sebebiyle ses çıkarmadığını da buradan açıklıkla söylemek istiyorum. Bir başka neden de, sanayicimiz ve yatırımcımız, bankaya borçlu olması sebebiyle fazla bir şikâyeti ortaya çıkarmamaktadır.
Gerçek ve tüzel kişi işletmelerinde hiçbir ayrım yapılmaksızın enerji bedellerinden eşit şekilde KDV'nin sıfırlanması ve yine işletmelerin ve üretimin üzerindeki TRT katılım payının kaldırılması suretiyle maliyeti aşağıya çekecek, üretimi artıracak, sanayicinin önünü açacak bir adil teşvik sisteminin mutlaka oluşturulmasına büyük bir ihtiyaç bulunmaktadır. Bu nedenle, üretimde haksız rekabete yol açan -teşvikler ve destekler değil- bütün işletmelerin faydalandığı bir sistemin mutlaka uygulamaya geçmesi gerekmektedir. Sanayici için daha çok nitelikli elemanların yetiştirilmesi konusunda mesleki eğitimin artırılması ve meslek edindiren okulların çoğaltılmasının da ihtiyaç olduğunu açıklıkla belirtmek istiyorum.
Sayın milletvekilleri, bu sanayi kuruluşları, yatırımcılar, ihracatçılar bu kadar yüksek maliyetler altında zorlanırken, mevcut iktidarın uyguladığı yanlış dış politikanın faturası sanayicimize ve ihracatçımıza da çıkmaktadır. Bugün, en son noktada, Rusya ile çıkarılan bir sorunun, gerçekten gerek dış ticaret, turizm, tarım, inşaat, ulaştırma ve diğer birçok dış ticaret konusunda ülkemizi 8,5 milyar dolara yakın bir zarara uğrattığı da açıkça ortadadır.
Komşularımızla ilişkilerimizin bozuk olması nedeniyle yine komşularımızla alışverişlerimizin ve ihracatımızın da en aza indiğini de açıklıkla görmekteyiz. Onun için üretime dayalı, yatırıma dayalı kalkınma modelini ülkemizde öne çıkarmalıyız. Gerçekçi bir kalkınmayı gerçekleştirmek istiyorsak yatırımı, üretimi, istihdamı ve ihracatı artıran, her alanda bu çalışmaları yapan bir çalışmayı da gerçekleştirmek durumundayız. İşte bu tabloyu gördüğümüz bu çerçevede, yeni bir sanayileşme modelini de yaratmak için, bizim, Meclis olarak yasal düzenlemeleri de yapmak, hem iktidara da yol göstermek görevimizdir diye açıklıkla belirtmek istiyorum. Bunun için, yatırım ve üretimi, istihdamı artırmak için sanayici ve ihracatçının KDV iadelerinin ve mahsup işlemlerinin hızla yapılması gerekmektedir, elektrik üzerindeki KDV'nin sıfırlanması gerekmektedir, TRT katılım payının alınmaması gerekmektedir; peşin vergi uygulamasından vazgeçilmelidir, damga vergisi de kesinlikle alınmamalıdır. Bu devlet yatırım yapmıyorsa özel sektörün önü açılmalıdır. Bu şekilde kalkınmayı daha iyi, daha hızlı bir şekilde gerçekleştireceğimizi açıklıkla belirtmek istiyorum.
Tekrar hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Sağ olun, var olun arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)