| Konu: | Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 13.01.2016 |
AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 60 sıra sayılı torba Kanun Tasarısı'nın 6'ncı maddesiyle ilgili olarak verdiğimiz önerge hakkında görüşlerimizi anlatmak üzere söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Madde, geçtiğimiz yasama döneminde çıkarılan 6552 sayılı yine bir torba Kanun'la maden işletmelerinde çalışan işçilerimize sağlayan ilave bazı hakların maliyetine devlet tarafından destek sağlanması konusunu düzenliyor. Bilindiği üzere, bu kanun 13 Mayıs 2014'te meydana gelen ve 301 madencimizi yitirdiğimiz Soma faciasından sonra çıkarılmıştır. Bu nedenle, huzurlarınızda, Soma ve Ermenek faciaları başta olmak üzere maden iş kazalarında yitirdiğimiz canları bir kez daha saygıyla anıyorum.
Maden işletmelerinde ödenecek ücretin asgari ücretin 2 katından az olmayacağını, fazla çalışma ücretlerinin en az yüzde 100 artırılarak ödeneceği ile bazı ek olanakları sağlayan bu düzenleme doğal olarak, maden işletmelerine ek maliyetler getirmiştir. Şimdi deniliyor ki: Bu maliyetlerin bir kısmı hazine tarafından karşılansın. Evet, karşılansın ama ne kadar kısmı karşılansın? Madde bunu düzenlememiş, bu konuda düzenleme yapma yetkisini tamamen Hükûmete devrediyor. Buna ilişkin, Anayasa'ya aykırılık konusu başta olmak üzere, itirazlarımızı Komisyon üyesi milletvekillerimiz Komisyon raporuna yazmış oldukları muhalefet şerhinde belirtmiş durumdalar.
Değerli milletvekilleri, iş kazaları ülkemizde AKP Hükûmeti sayesinde fıtrata bağlanıp doğallaştırılarak sıradanlaştırıldı. Yapılan araştırmalar, 2015 yılında ülkemizde iş cinayetlerinde en az 1.730 kişinin yaşamını yitirdiğini ortaya koyuyor.
Maden işletmelerimizin faaliyetlerini sürdürebilmeleri, ekonomiye katkı sunmaları ne kadar önemli ise, ondan daha önemlisi oralarda çalışan emekçilerimizin can güvenliğidir, sağlığıdır. Bu nedenle, eğer bir kamu desteği sağlanacaksa, öncelikle işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerine yatırım yapanlara destek sağlanmalıdır. Yaşanan faciaların esas nedenlerinin alınmayan işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri ve bu alanda yapılmayan yatırımlar ve yetersiz denetimler olduğunu biliyoruz.
Avrupa'da en fazla işçi ölümlerinin yaşandığı ülke, maalesef Türkiye. Avrupa'yla karşılaştırdığımızda, en zayıf denetim ağına sahip ülke olduğumuzu da maalesef görüyoruz. ILO verilerine göre, 2013 yılında 10 bin işçi başına denetçi sayısı, örneğin Romanya'da 1,9 iken, bizde sadece 0,3. Ölümlü iş kazalarının en fazla yaşandığı sektör olan madencilikte ihmallerin, tedbirsizliklerin bedelini maalesef madencilerimiz canlarıyla ödüyorlar. Maden işletmelerinde sadece kâr odaklı faaliyetler, işçi sağlığı ve güvenliği konusunu ikinci plana bırakıyor. Bu nedenle öncelikle yapılması gereken, çağdaş standartlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasıdır. AKP Hükûmetinin bunu pek umursamadığını biliyoruz.
Bu konuda yapılan birkaç çalışmadan rakam vermek istiyorum. Dünyada en fazla kömür üreten iki ülkenin Çin ve ABD olduğunu biliyoruz. Üretilen her 1 milyon ton kömür başına hayatını kaybeden işçi sayısı konusunda ülkemizi bu iki ülkeyle karşılaştırdığımızda, durumun çok vahim olduğu belli. 2012 yılını esas alan bu çalışmaya göre, 1 milyon ton kömürün üretim sürecinde ülkemizde 5,46 işçimiz hayatını kaybederken, Çin'de 0,34, ABD'de ise 0,02 kişi hayatını kaybetmiştir.
Değerli arkadaşlarım, bu iki ülkenin de bizden farkı, madenlerde ölümün fıtrata bağlanmıyor olması olsa gerek diye düşünüyorum. Yere düşen acılı madenci yakınlarını tekmeleyen başbakan müşavirlerinin ödüllendirilmediğini ve baş tacı edilmediğini de biliyoruz.
Değerli milletvekilleri, bilindiği gibi, Soma faciasında kaybettiğimiz emekçilerimizin önemli bir bölümü de Balıkesir'den. Savaştepeli, İvrindili, Dursunbeyli, Bigadiçli, Kepsutlu, Balyalı hemşehrilerimiz de aralarındaydı. Bu ilçelere gittiğimizde Soma'da kaybettiğimiz madencilerimizin mezarlarının "Yapılacak." denildiği hâlde yapılmadığını maalesef gördük.
Bu konuda sözlerin tutulmasını umuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)