GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hrant Dink cinayetine ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:28
Tarih:14.01.2016

GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; "..."(x)

Hrant Dink halkının başına gelen büyük felakete yani bu devletin kara kutusuna bakmayı önerdi. Bunu barışın diliyle yaptı. Yüzleşme ve iyileşmeyi önerdi. Bu, maalesef, müesses nizamı rahatsız etti. Bugünlerde olduğu gibi, "Çocuklar ölmesin.", "Barış olsun." diyenlerin bile yaftalandığı ve soruşturmalar açıldığı dönemlerdeki gibi o dönemde de Hrant Dink'in barış talebi, yüzleşme talebi maalesef, bu ülkenin bakanları tarafından, medyası tarafından, Genelkurmayı tarafından "Türklüğe hakaret" olarak yaftalandı, yargısı Hrant Dink'i, Hrant Dink gibi bir barış güvercinini Türklüğe hakaretten dolayı mahkûm etti. Hrant Dink o dönemlerde İstanbul Valiliğine çağrılıp MİT görevlileri tarafından tehdit edildi, "Ayağını denk al." dendi. Devletin bütün birimleri, Jandarma istihbarat, Emniyet İstihbarat, MİT ve bütün istihbarat görevlileri tarafından bilinen şekilde, 19 Ocak 2007 günü Agos gazetesinin önünde katledildi. Katleden katil Trabzon Pelitli'den istihbarat görevlileri tarafından uğurlandı, İstanbul'da istihbarat görevlileri tarafından karşılandı ve cinayet anında, şimdi belgeleri ortaya çıktığı gibi, istihbarat görevlilerinin şahitliğinde katledildi.

Dokuz yıl olacak salı günü; salı günü biz Hrant Dink'in düştüğü yerde onun anmasını yapacağız, o açıdan konuşmamı bugün yapıyorum. Tam dokuz yıldır Trabzon Pelitli'deki o çeteyi önümüze koydunuz ve dokuz yıldır bizler bir tiyatro karşısındayız. Diyorlar ki: "Katili yakaladık, önünüze koyduk." Biz dokuz yıldır "Öldür." diyenler yargılansın diyoruz çünkü bir tek Hrant Dink cinayeti bu devletin arınma davası olabilir. Bizler "Öldür." diyenler yargılansın dedikçe AKP iktidarı döneminde, bizim sanık olarak saydıklarımız terfi ettirildi. Dönemin emniyet müdürü vali yapıldı, dönemin valisi İçişleri Bakanı oldu, Hrant Dink'i Türklüğe hakaretten mahkûm eden yargıç ombudsman oldu bu ülkede. Bakın, bunlar hâlâ devam ediyor.

Nihayet, kamu görevlileriyle ilgili bütünleşik sorumluluğu ortaya koyan bir iddianame ortaya koydu cesur bir savcı. 26 kişi sanık olarak ortaya kondu. Tam olarak bizim istediğimiz şekilde değil ama büyük oranda kamu görevlilerini ortaya koydu ve cinayeti bildiği hâlde engel olmamaktan yargılanacaklardı. Bu, tekrar birilerini rahatsız etti çünkü o kamu görevlilerinin bazıları hâlâ görevdeler. Bir örnek vereceğim, dönemin Trabzon İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç şu anda İstihbarat Daire Başkanı, hâlâ fiilî olarak İstihbarat Daire Başkanı yani Hrant Dink cinayeti gibi pek çok cinayetin istihbaratına bakacak kişi. Yani velev ki yarın birimize dokunulacaksa bu istihbarat, şu anda Hrant Dink davasında sanık olan Engin Dinç'in elinden geçecek. Nasıl ki o günlerde bazı istihbaratlar sümen altı edilmişse şu anda tekrar Hrant Dink davasında sanık olan Engin Dinç hâlâ İstihbarat Daire Başkanı. Bizler nihayet bu dava başlayacak derken, kamu görevlilerinin bütünleşik sorumluluğu ortaya konulacak derken 2 kez iddianamesi geri çevrilen savcı nihayet iddianameyi ortaya koydu ancak beş gün önce bu savcı, bu cesur savcı görevden alındı. Bu, bu davanın tekrar akamete uğrayabileceğiyle ilgili bir işarettir. Bizler bu yüzleşme davalarının önünü açmakla sorumluyuz. O açıdan bu Meclise bir görev düşüyor. Hrant Dink cinayetinin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GARO PAYLAN (Devamla) - ...önünü açalım, kamu görevlilerini yargı önüne çıkaralım.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)