| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 34 |
| Tarih: | 28.01.2016 |
FAHRETTİN OĞUZ TOR (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 68 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 33'üncü maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.
33'üncü madde özet olarak, otoyollar ve Boğaz köprülerinde OGS ve HGS olarak bilinen geçişlerde kaçak geçişlere uygulanan ücret cezalarıyla ilgilidir.
Konuşmama başlamadan önce konuyla ilgili çok kısa bilgi vermek istiyorum. Otoyollar ve Boğaz köprülerinde OGS, HGS ve her 2 sistemin birlikte kullanıldığı serbest geçiş sistemleriyle geçiş ücretleri toplanmaktadır. Ücret toplama sistemine abone olmaksızın etiketsiz geçen veya abone olduğu hâlde hesabında yeterli bakiye bulunmayan araçlarla ilgili olarak 6001 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinin 1'inci fıkrasına göre işlem tesis edilmekteydi. Örnek vermek gerekirse, Sultanbeyli-Kurtköy arası 7,5 kilometre olup ücreti 2 liradır. İhlalli geçişlerde alınması gereken miktar 2x10+2=22 TL olması gerekirken 30'uncu madde gereğince Sultanbeyli-Ankara mesafesi esas alınarak 15,75 TL ücret ve 10 katı da ceza olmak üzere toplam 173,25 lira ceza uygulanmaktaydı. Sürücü şikâyetleri giriş çıkış bilgileri ve yapılan itirazlar birlikte değerlendirilerek sonuçta idare yeni bir düzenlemeye mecbur kalmıştır. "En uzun mesafe" "giriş çıkış mesafesi" olarak, "yedi gün" ibaresi de "on beş gün" ibaresi olarak değiştirilmiştir. Tabii, uygulama kanunun yürürlük tarihinden sonra herkes için geçerli olması gerektiği hâlde kanuna geçici bir madde eklenerek yürürlük öncesi ihlalli geçişlere söz konusu değişiklik uygulanmamıştır.
Esasında belirtmek gerekir ki bir haksız uygulamaya son verilirken getirilen geçici maddeyle bile bile başka bir haksız uygulama yürürlüğe konmuştur. İhlalli geçişlerde, ihlalli geçiş ücretini sanık lehinde değiştiriyorsun ancak kanunun yürürlüğe girdiği tarihten öncekilere ise aleyhteki uygulamaya devam ediyorsun. Bu uygulamayla genel hukuk kaidesi olan, "Makabline şamil olmama.", "Sanık infaza kadar lehe hükümlerden yararlanır" kurallarına aykırı davranılmıştır.
Neticede cezalar tebliğ edildiğinde herkes mahkemeye gitmiştir. Tabii, mahkemeler de lehte neticelenmiştir. Bu madde mecburiyetten kaynaklanan bir maddedir.
Bu arada bir iki hususu da belirtmek istiyorum. Cezasını zamanında ödeyenlerle ilgilidir birinci husus, 6639 sayılı Kanun'un geçici 1'inci maddesine göre ihlalli geçişleri nedeniyle haklarında idari para cezası uygulanıp cezalarını ödeyenler açısından da lehte bir düzenleme yapılması gerekirdi. Kanunun iyi niyetli vatandaşı korumaması devlete ve adalete olan güveni sarsacaktır.
Başka bir konu da, hepinizin bildiği zorunlu trafik sigortasında 2016 yılında yapılan yüzde 100, yüzde 200, yüzde 300'e varan zamlardır. Yani Broadway marka bir araç ile 300-400 bin liralık bir aracın zorunlu trafik sigortasının aynı olması kabul edilebilir bir durum değildir. Bu yaklaşım, köylü, çiftçi, esnaf, memur arabaya binmesin yaklaşımıdır. MHP olarak düzeltilmesini diliyoruz.
Değerli milletvekilleri, söz konusu maddelerle ilgili detaylı bilgiler vermek isterdim ancak içimden gelmedi, kısa kestim zira bugün acımız büyüktür. Dün Diyarbakır'da alçakça yapılan saldırıda şehit edilen güvenlik personeli sayısı 5'e çıkmıştır. Her zaman olduğu gibi, tekraren söylemek isterim ki Türkiye bölücü terörü bitirmeden hiçbir alanda başarılı olamayacaktır. Sosyal güvenlik destek primini kaldırırsınız, asgari ücreti artırırsınız, OGS, HGS cezalarını indirirsiniz, başka işler de yaparsınız ancak esnafın da sigortalının da memurun da -kısaca bölücüler ve hainler hariç- toplumun tüm kesimlerinin de özellikle belirtmek istiyorum, yöre insanın da istediği tek şey, terörün son bulması, huzurun tesis edilmesidir. Vatandaşın hassasiyeti para pul değil, huzurdur. Bunun için de ne gerekiyorsa yapılmalıdır. En üst seviyede enerjimiz, emek ve zamanımız, kaynaklarımız başkanlık sistemi çalışmalarına değil, bir an önce terörün bitirilmesine yönlendirilmelidir. Dikkat dağıtmak, hayırlı bir davranış değildir.
Değerli milletvekilleri, tabii, burada ciddi yasal düzenlemeler de yapılması gerekiyor. Terör örgütü üyesine Avrupa'da üç yıl ila altı yıl arasında ceza verilirken Türkiye'de eli kolu serbest geziyor. Bunları da belirterek sözlerime son veriyorum, saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)