| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 29.03.2016 |
VEYSİ KAYNAK (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım; HDP grup önerisinin aleyhinde söz almış bulunuyorum. Sözlerime başlarken heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Konuya girmeden önce, terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Çok değerli milletvekilleri, ülkemizde hâlen 187.498 hükümlü ve tutuklu vardır. Bunu özellikle girişte ifade edeyim çünkü niye bunu ifade ettiğim konunun sonunda daha iyi anlaşılacaktır.
Ülkemiz ceza infaz kurumları hem nitelikleri itibarıyla hem cezaevinde barındırılan hükümlü ve tutuklulara yönelik yaklaşımları bakımından dünyada en iyi örnek teşkil eden cezaevleri arasındadır. Ülkemiz ceza infaz kurumları hem ulusal hem de uluslararası birçok kurum ve kuruluşun denetimi altındadır. Ülkemizde Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonumuzun, İnsan Hakları Kurumunun, illerdeki cezaevi izleme komisyonlarının marifetiyle inceleme ve denetlemeye tabi tutulduğu gibi, yine aynı şekilde cezaevlerimiz Birleşmiş Milletler İşkence ve Kötü Muamelenin Engellenmesi Komisyonunun, Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ne taraf olduğumuz için Avrupa Komisyonunun denetimine ve incelemesine açıktır ve malumlarınız olduğu üzere bu alanda ülkemize herhangi bir uluslararası kuruluş tarafından herhangi bir itham yöneltilmemiştir. Bizim dolayısıyla bu hususta -Allah kimseyi cezaevine düşürmesin, hiç kimse suç işlemesin ama- bu alanda alnımız aktır.
Bu arada, bizim ceza infazı sırasında yaptığımız ve uyguladığımız çeşitli programlar da hükümlülerin topluma daha iyi kazandırılması ve ıslahına yöneliktir. Aynı zamanda insan onuruna yakışır bir infaz sistemi bizim hükûmetlerimizin tercihi olmuştur.
Çok değerli milletvekilleri, cezaların infazı hususunda Hükûmetimizce Meclisimize sunulup yasalaşan çok çeşitli infaz metotları da uygulanmaktadır; denetimli serbestlik, şartlı salıverme, iyi hâlli hükümlülerin aileleriyle buluşması, bir meslek kazandırılmaları ve bunun gibi.
Bunların dışında, HDP grup önerisinin cezaevinden yapılan nakillere yönelik önergesine gelirsek... Cezaevlerinde hükümlü ve tutuklular dört sebeple başka yere nakledilebilmektedir. Birincisi kendi istekleri üzerine, ikincisi disiplin işlemleri nedeniyle, üçüncüsü kurum kapasitesinin çok aşılması nedeniyle ve dördüncüsü de hükümlü ve tutuklunun hastalığı nedeniyle. Bizim -demin rakamı o yüzden söylemiştim- 187 bini aşkın hükümlü ve tutuklumuz var, kapasitemizin çok üzerinde. Bu, tabii, elbette bizim tercihimiz değil ama tablo böyle. Bir yandan "Cezaevlerinde insanlar üst üste yatıyor." Diyeceğiz, bir yandan da "Cezaevlerinden başka cezaevlerine nakil yapılıyor." diyeceğiz. Bunun ikisinin bir arada olması mümkün değil.
Bir diğer husus da HDP'nin grup önerisinde güneydoğudan -ya da Güneydoğu olarak yazmıyor ama- nakledilen hükümlü sayısının 2015 yılında 543 olduğu söyleniyor. Bakın ben size rakamlar vereceğim: 2015 yılında zorunlu nedenlerle 11.151 hükümlü ve tutuklu başka yerlere nakledilmiştir. Yani 543 değil, 11.151. Disiplin nedeniyle 559 hükümlü ve tutuklu başka yere nakledilmiştir. Hastalığı nedeniyle yani tedavisi bulunduğu ilde gerçekleştirilemiyorsa tedavisinin yapılabileceği bir üniversite ya da hastanenin olduğu yere nakledilen hükümlü ve tutuklu sayısı 901'dir ve isteğe bağlı hükümlü ve tutuklu nakli sayısı da 15.431'dir. Görüleceği üzere burada nakiller sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimize yönelik değildir; başka illerden, Türkiye'nin tamamından da, cezaevlerindeki yığılmayı dengelemek adına bu nakiller yapılmaktadır.
Bir diğer husus da şudur: Bu nakiller hangi sebebe dayanırsa dayansın -ister disiplin sebebiyle olsun ister başka zorunlu sebeple olsun- nakledilmeden önce bulunduğu yer ceza infaz kurumunda, nakledildikten sonra da varış yeri ceza infaz kurumunda sağlık muayenesi ve kontrolü yapılmaktadır. Bizim AK PARTİ'nin işkenceye toleransı sıfırdır ve AK PARTİ insan onurunu esas alan bir görüş ve felsefe taşımaktadır. Dolayısıyla cezaevinde de olsa, oradaki insansa insandır ve onun onuru da bizim için azizdir.
Ben, bu sebeple, cezaevlerindeki nakillerin önemli bir bölümünün zorunlu nakillere dayandığını, bu zorunlu naklin belli bölgelerde cezaevindeki yığılmaların Türkiye'nin tamamına yönelik olarak dengelenmesi, gözetilmesi gerektiği için yapıldığını tekrar ifade ediyorum.
Gene, çeşitli cezaevi örnekleri verdi sayın milletvekili. Cezaevlerimiz, hüküm alınan suçun tipine göre belli güvenlik seviyeleri taşımak zorundadır dolayısıyla bu seviyeler içerisinde bu tiplere uygun cezaevlerine nakiller zorunlu tutulmaktadır.
Şunu bir kez daha ifade edebilirim: Cezaevlerinde artık, sağlık konusunda, onların hastalıkları varsa, işkence ya da kötü muamele iddiaları varsa bu husustaki kontroller cezaevi personeli tarafından değil, Sağlık Bakanlığının, devlet hastanesinin personeli tarafından, daha bağımsız, Hipokrat yemini etmiş doktorlar tarafından yapılmaktadır. Bu sebeple, cezaevlerindeki hükümlü nakillerinin spesifik olmadığını, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerine yönelik olmadığını, orada, önerge metninde yer alan 543'ün yerine, 2015 yılında zorunlu nedenlerle nakil 15.511 olduğunu bir kez daha beyan ediyorum.
Bu sebeplerle, önergenin aleyhinde olduğumuzu söylüyorum ve heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)