| Konu: | Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 68 |
| Tarih: | 06.04.2016 |
KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, sizleri saygıyla selamlıyorum.
149 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 28'inci maddesinin (2)'nci fıkrasında söz almış bulunmaktayım.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun kurulmasına yönelik kadın-erkek insanlık onuru ve geleceği adına pozitif bir konuda maalesef olumlu şeyler söyleyemeyeceğiz.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu laik, sosyal, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun felsefe ortağı ortak değerlerimizdir. Son on üç yıllık AKP tek iktidarı döneminde ülkemiz, insan haklarının korunması, geliştirilmesi, ayrımcılık ve eşitlik alanlarında son derece kötü bir tablo ortaya koymuştur. Toplumumuz, son on üç yılda inanılmaz baskılar, adaletsizlikler ve ayrımcılıklar, eşitsizlikler yaşamaktadır. On üç yıllık tek iktidar dönemi yetmemiş ki son yıllarda ülkemiz, inanılmaz boyutlarda tek adam yönetiminin tesis edilmesi için daha çok baskılara, zulümlere ve demokrasi dışı tutumlara maruz kalmaktadır.
AKP iktidarında toplumun hukuka ve hukuk sistemine olan inancı yerle bir olmuştur. AKP iktidarının siyasi muhalefete, demokratik halk protestolarına ve eleştirel medyaya karşı takındığı baskıcı zulüm politikaları sonucu ülkemiz, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde en çok davası olan ülkelerin başında gelmektedir. Komşu ülkelere demokrasi dersi vermeye kalkan AKP iktidarı, özellikle son yıllarda fiyaskoya uğrayan dış politikaları sonucu tüm dünya tarafından özgürlükler ve insan hakları, demokratik haklar konusunda yoğun eleştirilere maruz kalmaktadır.
AKP iktidarı, hayatın her alanında uyguladığı yanlış politikalar sonucunda halkımızın uğradığı mutsuzlukların, baskıların, demokrasi dışı politikaların kabahatini her dönem yarattığı sanal düşmanlara atmaktadır. Toplumda cinsiyet, mezhep, ırk, etnik köken, felsefi ve siyasi görüş ve benzeri olaylarda temelli ayrımcılık uyguladığını yakından görüyoruz.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak insan haklarının, özgürlüklerin, eşitliğin en büyük savunucusuyuz. "Önce insan." diyoruz. İnsan hakları, özgürlükler, eşitlik, ayrımcılık gibi demokrasinin olmazsa olmaz kavramlarında sicili son derece bozuk olan AKP'nin samimiyet ve doğruluğuna toplumun inancı kalmamıştır.
Baskı böler, parçalar, dağıtır, demokrasi ise büyük bir birleştirici güçtür. Toplumsal baskılara son vermeliyiz. Yurttaşın özgürlüğü, ülkenin özgürlüğüdür. Demokratik bir yapı içerisinde olmayanlar, demokrasinin gerekliliği olan İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunu yerine getiremeyeceklerdir. Adaletin olmadığı yerde eşitlik olmaz. Ülkemizin ekonomik, sosyal, kültürel sorunları vardır. Bu sorunlar, iktidarınız eliyle bir daha kirlenmiştir. Adaletin küçüldüğü ülkelerde büyük olanlar, artık suçludurlar. Adalet olmadan düzen olmaz. Adalet, önce devletten gelir. Adaletin gecikmesi adaletsizliktir. Adaletin kuvvetli, kuvvetlinin de adil olması gerekmektedir. Maalesef, ülkemizde son on üç-on dört yıllık dönem içerisinde AKP'nin adaletsizliği had safhaya varmış ve ülkenin adalet kurumları baskı altındadır. Bu baskıya son verebilmek için, son olarak, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisindeki adaletten, hukuktan yana olan, özgürlükten yana olan, her türlü baskılara karşı olan yöntemlerle sizlerle mücadele içerisinde olacağız.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)