GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, (2/225) esas numaralı Çocuk Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/26) münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:81
Tarih:26.04.2016

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime başlamadan önce hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, "Laiklik yeni anayasada olmamalıdır." diyen Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanı İsmail Kahraman'ın bu sözleri Türkiye'nin içinde bulunduğu vahim durumu göstermektedir.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Kanun maddesi bununla mı ilgili!

MEHMET TÜM (Devamla) - Başkan tarafsızlığını yitirmiştir, derhâl istifa etmelidir. Demokrasi, laiklik, cumhuriyet gibi temel değerleri önce tahrip eden sonra da ortadan kaldıran AKP, laik sistemin yerine uzunca bir süredir siyasal İslamcı, yeni Osmanlıcı bir rejim yerleştirmeye çalışıyor.

Değerli arkadaşlar, 4+4+4 sistemiyle AKP'nin eğitimi nasıl yozlaştırdığını ve dinselleştirdiğini biliyoruz.

HİLMİ BİLGİN (Sivas) - Biz memnunuz 4+4'ten.

MEHMET TÜM (Devamla) - Kaçak kurslarda ve yurtlarda çocuklarımızın hangi rezilliklerle karşılaştığına hepimiz tanık olduk.

Değerli arkadaşlarım, AKP, şimdi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı eliyle zihnindeki din eksenli anayasayı açıkça ilan etmektedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı "Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır. Bir İslam ülkesiyiz." diyor. Sayın Başkan Türkiye'yi İslam devleti olarak hayal etmektedir.

Değerli arkadaşlar, bu sözler gerici bir anlayışın ürünüdür. Ülkemizin içinde bulunduğu ortam, kutuplaşma ve linç girişimleri bölücü, mezhepçi, dinci ve gerici siyaset anlayışının bir sonucudur.

Değerli arkadaşlar, laiklik, Anayasa'mıza barışımızın ve kardeşliğimizin teminatı olarak girdi. Bakınız, Atatürk laiklikle ilgili olarak "Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için gerçek dindarlığın gelişmesine imkân sağlamıştır." diyor. Ancak laikliği bugün dinsizlik gibi topluma sunan anlayış var, biz bunu şiddetle kınıyoruz.

Değerli arkadaşlar, din ve inanç insanların vicdanında kalmalıdır. Bu düşünceler iktidara taşınırsa kendisi gibi inanmayana, düşünmeyene, giyinmeyene düşmanlık artarak devam eder; kan ve gözyaşı bitmez, din adına insanların katledilmesi kaçınılmaz olur.

Değerli arkadaşlar, bugün dünyada çatışmaların en yoğun yaşandığı İslam coğrafyasında çatışmaların temelinde din ve siyaset ilişkisi vardır, din devleti kurma anlayışı vardır, laikliği ve çağdaş düşünceyi reddetmek anlayışı vardır.

Değerli milletvekilleri, yaşayarak gördük ki eğitimde, sağlıkta, hukukta, genel olarak kamuda laiklikten uzaklaşmak ülkemizi daha da kutuplaştırıyor, nefret söylemini artırıyor. AKP, cumhuriyetin temel niteliklerini korumak yerine onunla savaşıyor, ortadan kaldırmak istiyor.

Değerli milletvekilleri, laiklik inanç özgürlüğünü reddetmez; tam tersine, inanç özgürlüğü için güvenli bir ortam yaratır. Şiddet olmadığı sürece kimin nasıl inandığı ya da inanmadığı, nasıl giyindiği kimsenin sorunu değildir, asla olamaz. Burada Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden laikliği sonuna kadar savunacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Laiklik karşıtlığının şeriat ve gericilik olduğunu çok iyi biliyoruz. Bugün, ülkede demokrat olmak, aydın olmak laikliği savunmaktır. Dini ve etnik kimlikleri değil, eşit yurttaşlığı öne çıkarmaktır. Bütün inançlara, kılık kıyafete sonuna kadar saygılı olmaktır. Devletin dini finanse etmesine son vermeyi istemektir. İhtiyaç fazlası imam hatip okullarını, tarikat yurtlarını kapatmak ve laik ve bilimsel eğitimi savunmaktır.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Hep kapatmaktan bahsediyorsun yani! Neden hep "kapatmak" diyorsun?

MEHMET TÜM (Devamla) - Çocuklarımızı bu karanlık güçlerin elinden kurtarmaktır. Diyanete ayrılan parayı eğitime, sağlık ve sosyal haklara ayırmaktır.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Diyanet İşleri sizin eserinizdir, ilahiyat, imam-hatipler MHP'nin eseridir.

MEHMET TÜM (Devamla) - Mecliste, üniversitede, yaşamın her alanında laiklik lehine açık, net tavır almaktır...

MEHMET METİNER (İstanbul) - Dini devlet tekeline alan CHP zihniyetidir.

MEHMET TÜM (Devamla) - ...çünkü laiklik Türkiye'nin iç barışının, huzurun, kardeşliğin olmazsa olmazıdır. Özgür düşüncenin teminatıdır.

HÜSNÜYE ERDOĞAN (Konya) - Duyuyoruz, zehrini kusuyorsun!

MEHMET METİNER (İstanbul) - Tahammülünüz yok, tahammülünüz yok!

MEHMET TÜM (Devamla) - Laiklikten ödün vermenin sonucu Sivas'ta, Maraş'ta, Madımak'ta, Çorum'da Alevi katliamlarını gördük. Türkiye bu oyuna bir daha asla gelmemelidir.

Atatürk'ün 1924'te dediği gibi "Artık Türkiye din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çoktan çıkmıştır. Bu gibi oyuncular varsa kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar."

Meclis Başkanının dediği gibi dindar ve kindar bir anayasa değil, daha çağdaş, daha laik bir anayasaya ihtiyacımız vardır diyorum, tekrar hepinize teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

MEHMET METİNER (İstanbul) - Keşke bir fiske tahammülünüz olsun, tahammülü öğrenin.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Tahammül edin, tahammül edin!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bostancı.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Tahammülü öğreneceksiniz, farklı fikirlere tahammülü öğreneceksiniz!

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Bilinçaltında senin şeriat vardı, söylesene bunu.

BAŞKAN - Sayın Bostancı'ya söz verdim...

MEHMET METİNER (İstanbul) - Herkes her fikri özgürce savunabilir!

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Fazla konuşma tamam mı, otur oturduğun yerde!