| Konu: | İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 86 |
| Tarih: | 05.05.2016 |
NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 170 sıra sayılı İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 3'üncü maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önerge hakkında söz almış bulunuyorum.
Bu yasanın kamuoyundaki adı "kiralık işçilik yasası" ya da "simsarlık yasası" ya da "kölelik yasası" olarak geçiyor. Ben, özellikle AKP sıralarındaki milletvekilli arkadaşlarıma sesleniyorum: Biraz sonra birçok milletvekili arkadaşım dışarıdan koşa koşa gelip el kaldıracaklar ama neye el kaldırdıklarını bilmediklerine eminim.
Ben size açıklamak istiyorum. Evet, bu 3'üncü madde ne getiriyor biliyor musunuz arkadaşlar? İş Yasası'nda iki ay olan, istisna olarak düzenlenmiş olan denkleştirme süresini turizm sektöründe dört aya çıkarıyor. Anlamı şu: Turizmde çalışan emekçiler altı gün, yedi gün günde on bir saat çalışacaklar ve fazla mesai ücreti almayacaklar. Aya vurduğunuzda, her ay yaklaşık bir ücretlerini gasbetmiş olacaksınız.
İşçiler fazla mesailerini böyle salonlarda parmak kaldırarak almadılar. İşçiler, yüz yıllardır mücadele ederek bu emeklerinin karşılığını, bu sosyal hakları elde ettiler. O yüzden, bu kazanımları o parmaklarınızla geri almaya hakkınız yoktur, bunu bilin.
Evet, dış politikadaki yanlışlıklarınızla maalesef turizm sektörünü berbat ettiniz. Bir yandan destek getiriyorsunuz, faturasını da turizm sektöründe çalışan emekçilere yüklüyorsunuz.
Çok söylendi, evet, 2009'da Abdullah Gül şöyle diyor: "Emek istismarı yaratacağı ve insan onuruna yakışmayan durumlar doğuracağı..." Evet, insan onuruna yakışmayan durumlar çünkü işçileri bir mal gibi görüp işverene kiralayacak özel istihdam büroları getiriyorsunuz.
Şimdi, uygulamada zaten çalışma hayatı berbat, taşeron denilen bir modern kölelik sistemi var ve uygulamada asıl iş dışına taşan yani asıl işte taşeron işçi çalıştırılması yasak biliyorsunuz ama kanun dolanılarak her alanda taşeron işçi çalıştırılıyor. Bunu kaldıracağınıza söz verdiniz fakat daha beterini getiriyorsunuz. Şimdi, bu tasarıyla ilgili Sayın Bakan diyor ki: "Efendim, sınırları belli, bu her yerde uygulanmayacak zaten, belli alanlarda, belli iş koşullarında..." Ama, bu sistemde nasıl kanun dolanılarak taşeron yaygınlaştırılmışsa, aynı şekilde bu kölelik düzeni de kanun dolanılarak yaygınlaştırılacak ve genelleştirilecektir ve çok çok daha geriye gidiyor. 2003'ten beri zaten özel istihdam büroları var, dün Bakan Bey de söyledi, 445 civarında. Ama, bunlar sadece işçi ile işvereni bir araya getiriyorlardı, sözleşmenin tarafı olmuyorlardı; şimdi ise sözleşmenin tarafı bu bürolar olacak, daha fazla kâr elde etmek için işçileri en dip ücrete mahkûm kılacaklar.
Saymakla bitmez, berbat yönleri var bu tasarının. Örneğin, özel istihdam bürolarına teminat dışında hiçbir şart getirilmiyor. O teminat da zaten işçilerin... Örneğin, bin işçi kiralayacak olan özel istihdam bürosu eğer kötü niyetliyse, ödemezse işçilerin ücretlerini, bu işçiler ücretlerini alamayacaklar ve emek hırsızlığı yaşanacak. Özel istihdam büroları işçileri, kiralandıkları iş yerlerinin koşullarını bilmeyecekler, iş yerlerinde iş kazaları çoğalacak, işçilerin durmadan iş yerleri değiştiği için verimlilik azalacak. Bakın, siz, biz yoklama istedikçe şuradan şuraya gidip geliyorsunuz diye rahatsız oluyorsunuz ama işçileri dört ay orada, üç ay orada, iki ay orada çalışmaya mahkûm ediyorsunuz. Bu, insanlık onuruna yakışmayan bir durumdur.
Dönemsel artan iş yerlerinde süre sınırı yok ve kötüye kullanıma açık. İşçinin çalışmadığı zamanlarda hiçbir güvencesi, sosyal hakkı, sigortası maalesef bulunmamaktadır. Ülkemizde işverenlerin yüzde 80'i 10 ve daha az işçi çalıştırıyor yani yüzde 80 iş yerinde bu yasa uygulanacak ve kiralık işçi çalıştıracaklar. Biraz önce dediğimiz gibi, belki daha fazla çalıştıran iş yerleri 10'a düşürecek, 2 iş yeri açacak ve hiçbir sorumluluğu olmayan kiralık işçilere işlerini gördürecekler.
Sizin ruhunuzda kölelik olabilir ama işçilere bu köleliği dayatamazsınız, işçilerin ayaklarına pranga vuramazsınız. Bu yasa işçilere gerçekten zincirlerinden başka kaybedecek hiçbir şey bırakmıyor ve biz bu kölelik düzenine hayır diyeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)