| Konu: | Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 22.06.2016 |
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; maalesef terör hem uluslararası siyasette hem de içeride siyasetin malzemesi olarak kullanıyor yıllardır. Ben terörü siyasetin malzemesi olarak kullananları, çocuklarımızın kanlarını siyasetin malzemesi olarak kullananları kınayarak sözlerime başlamak istiyorum.
Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz yasa tasarısı, aslında daha önceden başlamış ama 1999 yılından beri başlayan, Türkiye'nin demokratikleşmesi, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi yolunda ciddi bir geri adımdır. Adalet ve Kalkınma Partisi, aslında, 2002 yılında iktidara geldiğinde bütün bunların farkındaydı ve bu demokratikleşme, özgürleşme, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi rüzgârının üzerine oturarak iktidara gelmişti ama maalesef ne olduysa, o günden bugüne, bir kısmını kendisinin yapmış olduğu bütün bu iyileştirmelerden geri adım atılıyor. Şu anda görüşmekte olduğumuz tasarıyla da maalesef o "vesayet sistemi" dediğiniz, sürekli eleştirdiğiniz sistemi ve bir kısmını onardığınız, "Mücadele ediyoruz." dediğiniz sistemi aynen, tekrar yerine getiriyorsunuz. Elbette terörle mücadele edilecek, elbette terörle mücadele edenlerin ihtiyaçları karşılanacak ama bu, demokrasiden, hukuk devletinden geri adım atılarak yapılamaz değerli arkadaşlarım. Bunları bir not düşmek için söylemiş oldum.
Ben, esasen, burada, Silahlı Kuvvetlerle ilgili değişiklikler yapılırken Silahlı Kuvvetlerin en alt kademelerinde görev yapan uzman er, erbaş ve özellikle sözleşmeli erlerle ilgili birkaç cümle söylemek istiyorum değerli arkadaşlarım. Hatırlıyor musunuz, sözleşmeli erlerle ilgili aralık ayında bir değişiklik yaptınız. O çocuklar maaşlarını asgari ücrete endeksli bir şekilde alıyorlardı, asgari ücret yüzde 30 arttığı için maaşları yüzde 30 artacaktı. Siz burada bir değişiklik yaptınız ordudaki hiyerarşi bozuluyor diye ve bu çocukların yüzde 30 zam almasını engellediniz. Kim bu çocuklar değerli arkadaşlarım? Bu çocuklar, şu anda televizyonlarda reklamla şehit adayı aradığınız çocuklar değerli arkadaşlarım. Hatırlayın o reklamları; geliyor, "Mehmet, böyle yapmıştı. Aa, evlenecek misin? Sen, sözleşmeli er ol."
Peki, sözleşmeli erlerin durumu nedir biliyor musunuz değerli arkadaşlarım? 100 bin kadrodan kaç tanesi şu anda doludur? 20 bin civarında. Bunlardan kaç tanesi firarda? Niye bu çocuklar firar ediyor ve niye bu çocuklar sözleşmeli er oluyor, uzman oluyor, uzman çavuş oluyor değerli arkadaşlarım? Fakir oldukları için. Elbette, fakiri zengini, herkes bu ülke için, bu ülkenin geleceği için, birliği için mücadele eder ve gerektiğinde de ölür, şehit olur arkadaşlar. Şehitlere rütbe ayrımı yapmayız ama ben, hayretle bakıyorum değerli arkadaşlarım, bütün bu ölenlerin hepsi fakir fukara çocukları arkadaşlar. Dikkatinizi çekmiyor mu? Bir yüksek bürokratın, bir zenginin, bir milletvekilinin, bir generalin oğlu hiç yok. Niye? Niye değerli arkadaşlar?
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Var, var.
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) - Yok. Yok arkadaşlarım, yok.
Size soruyorum: Vicdanınıza taşıyın. Hayır, arkadaşlar, şehit olmak, ölmek vatan için gereklidir ama bu, fakir fukaranın kaderi değildir. Bu, fakir fukaranın fıtratında olan bir şey değildir. Vatansa hepimizin vatanıdır değerli arkadaşlarım. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, 6191 sayılı, sözleşmeli erbaş ve erlerle ilgili bir kanun var. Bu kanunu bir gözden geçirelim. Bir gün de bu kanunu getirin. Bu çocuklar hangi sıkıntılar içinde orada? Hepsi güneydoğuya gidiyor, hepsi çatışma bölgesinde. Herkesten, hepsinden her an ölüm, şehit haberleri geliyor. Yine, uzman erbaşlıkla ilgili bir kanun var. Yine bunu bir gözden geçirelim. Bunlar insan. Kimse ordunun hiyerarşisine bir şey demiyor ama asgari insan hakları sağlanmalıdır değerli arkadaşlarım. Bunlar varken, hiçbir şekilde eğilmiyorsunuz ve vicdanınıza da hiçbir şey sormuyorsunuz. "Niye fakir fukara çocukları?" diye hiç sormuyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, bakın size bir şey söyleyeyim: Vatanı savunuruz ama şu anda yürütülen savaşla bu terörü önlemek ve ülkenin bölünmesini de önlemek mümkün değil, başka yollar aramak zorundayız. Cumhurbaşkanımız, Hükûmet yetkilileri rakamlar veriyor "600 şehit, 7 bin de o taraftan etkisiz hâle getirdik." Bu çocukların ölmesinin sebebi siyasetin...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) - Türkiye Büyük Millet Meclisi görevini yapmadığından dolayı oluyor bütün bunlar değerli arkadaşlarım. Bu fakir fukara çocukların vebali omzunuzda.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)