GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:113
Tarih:14.07.2016

ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulda üç günlük bir mesainin son dakikalarını yaşıyoruz. Plan ve Bütçe Komisyonunda da iki gün boyunca bu konuyu tartıştık. Kanun tasarısı görüşmeleri esnasında ikazlarımız oldu, Milliyetçi Hareket Partisi olarak iyileştirmeye yönelik çabalarımız oldu ve son noktaya gelmiş bulunuyoruz. Şimdi, Türkiye'de yatırımların artırılması ihtiyacı var diyoruz ve mevcut yatırımlarımızın da kalitesini iyileştirmemiz lazım.

İş ortamının düzeltilmesi konusu yani bugün burada çalıştığımız bu kanun tasarısında yoğunluklu olarak yer alan maddeler, iş ortamının iyileştirilmesi açısından bizim de desteklediğimiz, bizim parti programımızda da olan maddelerdi. O yüzden, çalışmalar esnasında biz hem Komisyonda hem de Genel Kurulda bunları destekledik. Tabii, burada, izaha davet, çek ve iflas erteleme gibi bazı konularda çekincelerimiz oldu, oradaki düşüncelerimizi de sizlerle paylaştık.

Ancak, şunu unutmayalım ki bu yaptığımız işler, iş ortamının iyileştirilmesi açısından çok da yeterli olan hususlar değildir. Buna mali boyutla bir bakacak olursak, genel devletin, toplam kamunun yaklaşık 900 milyar TL civarında bir geliri var. Biz, burada yaptığımız işlerle -parasal açıdan olanlar için söylüyorum- yaklaşık 1 milyar liralık bir gelirden vazgeçiyoruz yani topladığımız gelirin dokuz yüzde 1'i. O yüzden, bunu, bu işi fazla abartıp rehavete kapılmamamız lazım.

Türkiye'de iş ortamının iyileştirilmesi için yapmamız gereken yapısal mahiyetli çok daha fazla iş var. İlk yapmamız gereken iş de, Türkiye'de belirsizliklerin azaltılmasıdır. Siyasi ve ekonomik belirsizliklerin yani her gün yeni bir gündemle -Türkiye'de, işte Suriyelilere vatandaşlık verilmesi, bilmem, başkanlık sistemi, efendim, başkanlık olmazsa yeniden seçim olur, olmaz gibi- belirsizliklerin yaratıldığı, öngörülebilirliğin kaybedildiği bir ülkede yatırımcı olmaz. Yatırım, güvene gelir. O yüzden, bu belirsizlikleri azaltmamız lazım.

Yapısal mahiyetli olarak da -ben geneli üzerindeki konuşmalarımda da ifade ettim- demokrasiyi üstün kılacak, demokrasiyi iyileştirecek çabalar içerisinde olmamız lazım; hukukun üstünlüğünü hâkim kılacak çabalar içerisinde olmamız lazım; yargı bağımsızlığını sağlamamız lazım; kamu yönetimini iyileştirmemiz, liyakate önem vermemiz, politikalarda, kamu politikalarında istikrar sağlamamız lazım. Bir gün böyle, ertesi gün şöyle politikalar, kanunlar yaparsak, politikalar uygularsak, istikrar olmaz, güven olmaz. Şeffaflığı sağlamamız lazım. Kayıt dışılıkla mücadelede yapmamız gereken çok önemli işler var. Ekonomide verimliliği artırmamız lazım, güveni ve hoşgörüyü hâkim kılmamız lazım.

Şimdi, bu çok tartışılan geçici 2'nci maddenin -yani Türkiye'de, bize göre kara para aklama maddesinin- kaldırılmış olması, Hükûmet tarafından çekilmiş olması son derece isabetli bir husustur. Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz de bunu, bu konudaki düşüncelerimizi ısrarla hem Komisyonda hem de Genel Kurulda sizlerle paylaştık. Hayırlı bir iş yapılmıştır. Tabii, bu keşke Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılsaydı, burada da daha verimli başka işlere zamanımızı ayırabilseydik. Maalesef Hükûmet orada yaklaşmadı. Biz onu orada teklif etmiştik, Plan ve Bütçe Komisyonunda çekilmesini ancak yine de hatadan dönüldü, Genel Kurul aşamasında çekilmesini takdirle karşılıyoruz. Tabii ki temennimiz bunun tekrar getirilmemesidir. Türkiye'nin böyle bir yasaya -bütün samimiyetimle ifade ediyorum- ihtiyacı yoktur. Bu yasanın Türkiye'ye faydası olmayacak, zararı olacaktır çünkü biz bir defalık parayla bir işi çözemeyiz. Buradan gelecek para zaten hayırlı bir para değil, helal bir para değil ve helal olmuş olsa bile bu para, biz yıllık 200 milyar dolar finansman ihtiyacı olan bir ekonomiyiz, bir defalık paralarla bir şey yapamayız çünkü kötü para iyi parayı kovar. Bizim sürekli, sağlam ve ekonomik altyapımızı güçlendirerek elde edeceğimiz paralara ihtiyacımız var, kaynaklara ihtiyacımız var. Bence bunu hiç göz ardı etmememiz lazım. Para, güvene, istikrara gelir. Güveni, istikrarı sağlayacak işlerin yapılması lazım. Türkiye'ye sermaye girişine herhangi bir engel yok yani bunu da açıklıkla ifade etmek lazım. Hatta bugün bakan olan bir kısım bakanlarımızın geçmişte "Normal sermaye girişine bile sermaye kontrolü uygulayalım, 'Tobin tax' uygulayalım." dedikleri bir ortamdan bugün "Kara parayı bile Türkiye'ye çekelim." diye bir gayret içerisinde olmayı zaten anlamak mümkün değil, bu hiçbir şekilde anlaşılır değil. Hele hele on dört yıllık bir iktidardan sonra hâlâ işte "Yurt dışında Türklerin parası var." veya "Körfez'den para gelsin, biz bu parayı çekmek için bunları yapıyoruz." demek çok anlaşılır değildir.

Ben sözlerimin son dakikalarında bu tasarıya, çekincelerimize rağmen ama geneli itibarıyla olumlu gördüğümüz için kabul oyu kullanacağımızı da Genel Kurula ifade etmek istiyorum. Yasanın hayırlı ve uğurlu olması temennisiyle Genel Kurulu saygıyla selamlarım.

Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)