GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 15 Temmuzun toplumsal barışın yeniden tesisine vesile yapılmasına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:119
Tarih:27.07.2016

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmama 15 Temmuzda demokrasi şehidi olan insanları saygıyla, şükranla, rahmetle anarak başlıyorum. Bu insanlar tarihe geçti değerli arkadaşlarım, tarih şöyle yazacak: "Türkiye'de kanlı askerî darbe teşebbüsü oldu, halk tanklara karşı durarak bunu engelledi."

Değerli milletvekilleri, "Nasıl oldu?", "Hangi ihmaller, yanlışlıklar bunu hazırladı?", "Asker, sivil kimler sorumlu?" Bunları konuşacağız ama şimdi bunların zamanı değil ve fakat bu darbenin tepeden kurulan siyasal ve toplumsal kutuplaşma ortamında olduğunu, bu gerçeği, bundan sonra siyasetin, toplumun ve devletin yeniden inşası için asla unutmamız gerekiyor. Evet, Fethullahçı darbeciler başı çekmiştir, kalkışmanın ana rengi bu ama oyunun içinde birçok oyun var; içeriden, dışarıdan birçok karışan var, aktör var; hâlâ yeni yeni oyunlar kuruluyor. Oyunu bozan ise, hâlâ bozmakta olan ise her kesimden insanın, iktidarın, muhalefetin, medyanın, tüm halkımızın birlikte kucaklaşarak darbeyi durdurmasıdır. Herkese teşekkür ediyoruz ama en çok teşekkürü, elbette tankların karşısına dikilen insanlarımız hak ediyor.

Şunu kabul edelim değerli milletvekilleri, aslında aymazlığımızın sonucu elimizden kayıp gitmek üzere olan demokrasiyi, halk onlarca şehit vererek geri verdi ve tekrar, bize, siyasete emanet etti. Şimdi, bu felaketi, toplumsal barışın kurulması için bir fırsata dönüştürme imkânına sahibiz. Şimdi, bu halka olan borcumuzu ödemenin zamanı. Bunu, ancak demokrasiyi bütün gerekleriyle yeniden kurarak, yeniden tesis ederek yapabiliriz.

Değerli milletvekilleri, bunun için şunlara dikkat etmek durumundayız:

Öncelikle hukuka, hak ve özgürlüklere bağlı kalarak darbecileri cezalandırmamız gerekiyor, asla ve asla kuru ile yaşın yanmaması gerekiyor; bu iş bir sürek avına dönmemeli, genel bir tasfiye şeklinde olmamalıdır.

İki: Bu darbeyi hazırlayan önemli sebeplerden bir tanesi hukuk devletiyle ilgili problemlerimizdir. O nedenle hukuk devletinin yeniden inşa edilmesi, bütün gerekleriyle birlikte yeniden inşa edilmesi esastır.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, elbette demokrasilerde ülkeyi seçilmiş çoğunluk yönetir ama o çoğunluk hukuka bağlı kalarak, hukukun içinde yönetir. "Biz seçilmişiz, millî irade elimizde, her şeyi yapabiliriz." olmaz değerli arkadaşlarım, bunu bu teşebbüs esnasında bir kere daha gördük.

Başka önemli bir konu: Devlet yeniden inşa edilecek. Gerçekten döküldük değerli arkadaşlarım. Cumhurbaşkanının 5 yaverinden 4'ünün darbeci olması, Genelkurmay Başkanının, bunlar kabul edilebilir şeyler değil. Devlet yeniden inşa edilecek ve inşa edilirken, eşit yurttaşlık, liyakat asla ve asla unutulmamalıdır, asla ve asla ayrımcılık yapılmamalıdır.

Değerli milletvekillerim, en önemli konulardan bir tanesi de tepeden kurulan kutuplaştırıcı dildir, bu dili terk etmek durumundayız. Herkese, iktidarıyla muhalefetiyle herkese söylüyorum ama en çok görev iktidara düşüyor, çünkü iktidar sorumluluk sahibidir. Muhalefete tahammül etmek durumundayız. Farklı düşünceler ifade edilmelidir. Muhalefetin kendisini ifade etme imkânları mutlaka açılmalıdır, bu konuyla ilgili sorunlar giderilmelidir.

Başka önemli bir konu adalettir değerli arkadaşlarım. Bir kişiye dokuz pulun, dokuz kişiye bir pulun verildiği bir düzende hiçbir şekilde demokrasi korunamaz, kollanamaz. Yoksulluğun yönetildiği bir ülke değil, sosyal devletin ayağa kaldırıldığı bir ülke ve en önemlisi, son olarak, din, inanç ve kimlikler siyasetin konusu olmaktan çıkarılmalıdır değerli arkadaşlarım. Buna "laiklik" diyoruz.

Değerli milletvekilleri, artık gerçekten başımızı iki elimizin arasına alıp bu darbeyi hazırlayan bu İslam anlayışını, bu inancı, bu anlayışı gözden geçirmek durumundayız. Muaviye'den başlayıp bugüne kadar gelen, dinin siyaset için, ticaret için kullanılması, araç edilmesine artık hep birlikte son vermeliyiz değerli arkadaşlarım ki bu "laiklik ilkesi" diye geçer kitaplarda.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)