GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 15 Temmuz darbe girişimi ve demokrasinin kurumsallaştırılmasına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:119
Tarih:27.07.2016

AYHAN BİLGEN (Kars) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; demokrasinin kurumsallaşması ile darbeler arasındaki ilişkiyi sorgularken galiba masaya yatırılacak ilk şey güvenlik sektörünün, güvenlik bürokrasisinin ve güvenlik algısının nasıl şekillendiği konusudur.

Biraz önce televizyonlar altyazı verdi. Silahlı Kuvvetler adına yapılan açıklamada, şimdiye kadar gözaltına alınan söz konusu grupla ilgili, çevreyle ilgili toplam sayı ile Silahlı Kuvvetlerin toplam mensubu arasındaki oran yapılmış ve sonuç itibarıyla yüzde 1,5'a tekabül ettiği kamuoyuyla paylaşılmıştır. O zaman iki soru var önümüzde, çok net: Ya yüzde 1,5 bizde yüzde 98,5'u yönetebilecek, etkileyebilecek, hatta sadece 98,5'u değil, bütün ülkenin geleceğini, kaderini belirleyebilecek hamleler yapabiliyor ya da o gece yaşadıklarımız sadece yüzde 1,5'un marifeti değildi, başkaları da bu işin içerisinde.

Değerli milletvekilleri, dünyanın her yerinde silahlı kuvvetlerin siyasal iradeye tabi olması demokrasinin olmazsa olmazıdır ama demokrasi bundan ibaret değildir. Demokrasi artık dünyada güvenlik sektörünün, güvenlik bürokrasisinin sivil denetimini, parlamenter denetimini gerekli kılıyor. Yani, silahlı kuvvetlerin harcamalarından harekât planlarına kadar çok özel ve mesleki olan, teknik uzmanlık gerektiren boyutların dışındaki bütün politik karar mekanizmaları, bütçeleri dâhil olmak üzere sivil toplum tarafından ve parlamento tarafından denetlenebiliyorsa orada gerçek bir demokrasiden söz etmek mümkündür ama eğer toplumun bir kısmını tehdit olarak belirleme iradesi, yeterince demokratik olmayan, şeffaf olmayan mekanizmalarca şekillendirilebiliyorsa o ülkede darbeye heveslenen, devlet gücünü ele geçirmeyi ancak silahıyla sağlayabileceğini düşünen bir güç, bir irade her zaman olacaktır.

Burada, bundan sonra bir daha 15 Temmuzların yaşanmaması için acilen yapılması gereken radikal adımların, özellikle güvenlik politikalarının belirlenmesi, iç güvenlik politikaları başta olmak üzere bu güvenlik politikalarının uygulanmasının sadece Silahlı Kuvvetlere havale edilmemesi ve bu kararın, bu yetkinin kimlerle paylaşılacağı konusunun masaya yatırılması gerekiyor. Yoksa, mesele 15 Temmuzda büyük badireyi atlatmaktan ibaret kalır ki bu sağlıklı, bütüncül bir okuma değildir. Eğer ortada gerçekten bir üst akıl varsa bu üst akıl oyunu kurarken herhâlde 15 Temmuzun, o akşamki kalkışmanın başarısızlığa uğrama ihtimali karşısında ne olacağına dair "b", "c" planlarını da yapmış olması gerekir. Eğer biz tam da darbecilerin başarısızlık durumunda istediği şeyleri siyasi irade olarak yapıyorsak ya da yaptığımız şeyler tam da onların arzuladığı toplumsal gerilime, toplumsal çatışmaya, yeni ötekileştirmelere hizmet edecek yanlışlar içeriyorsa o zaman biz, bilerek ya da bilmeyerek, aslında üst aklın başka senaryolarına alet oluyoruz demektir.

Aliya İzzetbegoviç'in Yugoslavya iç savaşıyla ilgili çok değerli bir sözü vardır, der ki: "Savaş öldüğünüz zaman bitmez, savaş düşmana benzediğiniz zaman biter." Eğer işkence, darbecilerin tenezzül edeceği bir yöntemse; idam, darbecilerin bilinen, klasik, geleneksel, siyasal tasfiye aracıysa -Mısır'da çok somut biçimde gördüğümüz gibi- bu yöntemleri kullanıp kullanmamayı, hatta tartışıp tartışmamayı, toplumsal beklentiyi, toplumsal algıyı bu yönde şekillendirip şekillendirmemeyi bile masaya yatırmak, sorgulamak zorundayız.

Değerli milletvekilleri, bugün gelinen tablonun hangi ilişkilerden kaynaklandığını, hangi göz yummalardan, hangi desteklemelerden, hangi hesap ve beklentilerden kaynaklandığını bütün boyutlarıyla sorgulamak zorundayız. Bugüne kadar, bu saate kadar, görebildiğimiz kadarıyla, bürokrasi içerisinde, eğitim kurumlarında, Diyanette, Silahlı Kuvvetlerde, yargıda bu işin bağlantılarına dair bir geçici görevden el çektirme ve yargılama süreci işliyor ama bunun belediyelerdeki, bunun doğrudan Parlamentodaki karşılığının ne olduğunu masaya yatırmazsak asıl karar vericiyle ilgili inisiyatifi ele almış olmayız.

Özellikle Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili açıklamalar ve mezarlıklarla ilgili uygulamalar hem güvenlikle ilgili kaygı duymayı hem toplumsal barışla ilgili tehdidi daha ciddi ele almayı zorunlu kılıyor.

Herkesi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)