GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan'ın, (2/1167) esas numaralı 2.7.1964 Tarih ve 492 Sayılı Harçlar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/53) münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:121
Tarih:02.08.2016

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 15 Temmuzda yaşamış olduğumuz olayda, darbe girişiminde demokrasiyi kurtarıp tekrar biz siyasetçilere emanet eden halkımızı selamlayarak sözlerime başlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bu teklifte, biraz evvel arkadaşımızın anlattığı gibi, terör dolayısıyla mağdur olanların, ölenlerin yakınlarının açacakları davalarda harç alınmaması öngörülüyor. Sadece terör dolayısıyla değil, başka zayıf toplum kesimleri var. Örneğin taşeron işçiler. İş kazalarında ölenlerin yakınları ya da yaralananların açacağı davalarda harçların alınmaması gerekiyor. Niye alınmaması gerekiyor? Çünkü devletin temel görevlerinden biri budur değerli arkadaşlarım. Devlet bütün insanların güvenliğini sağlar. Terör ortamı var, iş kazaları, bu gibi yerlerde temel sorumlu devlettir. Denetleyemediği için, iyi siyaset ortaya koyamadığı için bütün bunlar oluyor. Güvenlikle ilgili bir zafiyet ortaya çıkıyor.

Devletin temel görevlerinden bir tanesi de bütün yurttaşların refah içinde yaşamalarını sağlayacak ekonomik imkânlar oluşturmak, böyle bir ortam oluşturmak, ekmek meselesi. Üçüncüsü de özgürlük. Türkiye'de yaşayan, Türkiye Cumhuriyeti'nin eşit yurttaşlarının her birinin bütün farklılıklarıyla beraber özgür yaşamalarını sağlayacak. Devletin temel görevidir bunlar. Buralarda aksaklıklar olduğu için bu tip olaylar oluyor ve bu insanlar mahkemelere gidecekler ama onları aşan harçlarla karşı karşıya kalıyorlar ve adalet gerçekleşemiyor. Niçin biz bu devletin yurttaşlarıyız? Niçin vergi veriyoruz? Niçin askere gidiyoruz? En temel görevlerinden bir tanesi adalet. Adaletin ayağa kaldırılması gerekiyor. Adaletin ayağa kaldırılmasının da bu şekilde harçlarla zorlaşmaması gerekir.

Değerli arkadaşlarım, herkesin elbette adalete, hukuka ihtiyacı var ama en çok ihtiyacı olan toplumun en zayıf kesimleridir. Hani bir laf vardır, bilirsiniz. "Zengin arabasını dağdan aşırır, fukara düz ovada şaşırır." Ne demek bu? E, fukaranın kimi var? Fukaranın, hani kimsesizlerin kimsesi dediğimiz devlet, cumhuriyet. İşte bu yasa teklifi bu durumdaki yanlışlıkları, eksiklikleri gidermeyi amaçlıyor ama maalesef Meclisimizin çalışması böyle bir şeyi, yani milletvekillerinin getirmiş oldukları tekliflerin kabul edilmesini imkânsız hâle getiriyor; aslında tüzük böyle.

Aslında, değerli arkadaşlarım, millet kurtardı, tekrar bize verdi ya demokrasiyi, bu demokrasiyle ilgili çok ciddi problemler var. İşte bu olay vesilesiyle demokrasiyi tekrar derinleştirmek, hukuk devletini ayağa kaldırmak gerekiyor.

Değerli arkadaşlarım, demokrasi nedir netice itibarıyla? Millî irade diyoruz. Yani yurttaş iradesinin bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmesi, yansıması ve burada karara dönüşmesidir. İşte Harçlar Kanunu'nda olduğu gibi değişik vesilelerle yurttaşın tercihlerinin, taleplerinin Meclise gelmesini -Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu- engelleyen çok sayıda duvar var. Dolayısıyla vatandaşın talepleri, tercihleri, istekleri maalesef bu duvarlara çarpıp duruyor.

Aynı şekilde Meclis İçtüzüğü. Meclisteki alışkanlıklar, gelenekler, siyaset yapma biçimimiz de yurttaş taleplerinin burada kanuna, karara dönüşmesini engelliyor, milletvekillerinin vermiş olduğu teklifler hiçbir şekilde yasalaşamıyor. Bırakın milletvekillerinin tek tek vermiş olduğu teklifleri, muhalefet partilerinden gelen teklifler de asla karara dönüşemiyor.

Bu demokrasi değildir arkadaşlar. Elbette çoğunluk yönetecek, bunu defalarca söyledik. Demokrasinin gereklerinden biri budur. Ama bir uzlaşmaya ihtiyaç olduğunu en tepedekinden, Cumhurbaşkanından sokaktaki insana kadar konuştuğu bugünlerde bu uzlaşmanın zemininin Meclis olduğu... Meclisin sadece açık olması mesele değildir değerli arkadaşlarım. Mecliste iktidarıyla muhalefetiyle milletin tercihini, talebini buraya getiren, buraya yansıtan milletvekillerinin gerçekten sözlerinin kabul edilmesi gerekiyor ki bu Meclisin, demokrasinin anlamı olsun.

Bu teklifimizi desteklemenizi rica ediyoruz ama böyle bir görüntü de yok.

Teşekkür ederim.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)