GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:24
Tarih:22.11.2016

MUSTAFA İSEN (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı üzerine şahsım adına söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, değişim etkin konumunu her alanda hissettirmeye devam ediyor, ilgilendiğiniz alan özellikle eğitim ve sağlıksa bu durum daha da önem kazanmakta. Biz 1771'den beri yani modern eğitimin başladığı tarihten beri, Mühendishanei Bahri Hümayunun kuruluşundan beri pek az ülkeyle mukayese edilecek oranda değişiklikler yaptık eğitim alanında. İyi niyetle gerçekleştirilen bu çabalara karşın arayışımız sürdü, Cumhuriyet Dönemi de bu anlamda çabalar içinde oldu. Önce herkes için eğitim hedefiyle büyüyen alan sonra da kırsaldan şehirlere göçle hızlanan yeni tablo hep biraz gelişmeleri geriden izlememize neden oldu. AK PARTİ de kaçınılmaz olarak eğitim alanının bu gerçeğiyle karşı karşıya kaldı.

Bununla birlikte, biz iktidarımız sürecinde eğitim alanında çok önemli gelişmeler kaydettik. Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi 2002 yılında 98 milyar civarındayken 2017 yılı bütçesi 645 milyar civarında gerçekleşti. İlköğretim okul sayısı 2002 yılında 35.168 iken 2016 yılında 43.865'e ulaştı. Genel ortaöğretim kurum sayıları 2002 yılında 2.559 iken 2016 yılında 5.311 olarak kayda geçti. Mesleki ve teknik ortaöğretim sayısı 2002 yılında 3.570 iken 2016 yılında 5.239 oldu. Bu rakamları artırabilirim. Ücretsiz Ders Kitapları Projesi'nde 2003-2016 yılları arasında yaklaşık 2,5 milyar kitap dağıttık. Şartlı eğitim yardımı kapsamında yaklaşık 23,5 milyon dar gelirli aileye 6 milyar 600 milyon yardım yapıldı. Bunun yanında, özel eğitim-öğretim desteğinden 2016 Kasım ayı itibarıyla 314.090 öğrenci faydalanmaya devam etmektedir.

Bu güzel gelişmelere rağmen, eğitimde iyiye, güzele ve doğruya doğru arayışımız sürüyor. Bugün tartıştığımız düzenlemelerle getirilecek yenilikler hakkında da bazı kısa açıklamalar yapmak istiyorum. Bu açıklamalar biraz ufuk çizgisi gibi kaçınılmaz olarak bizim alanla ilgili olarak geliştirmek istediğimiz konular.

Tasarıyla birlikte, aday çırak, çırak, kalfa ve ustalar genel ve mesleki eğitimlerini Millî Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü bünyesinde sürdüreceklerdir. Çıraklık eğitimi yaygın eğitim kapsamından zorunlu ortaöğretim alanına dönüşmektedir. Masabaşı kararlar bazen alanda aynı karşılığı bulamamaktadır. Bu düzenlemeyle, giderek azalan geleneksel uygulamalı eğitimi moderniteyle kaynaştırıyoruz. Böylece, usta-çırak ilişkisini okulla tamamlamak niyetindeyiz. Ayrıca, meslek lisesiyle üniversite öğrencilerinin stajlarını özendirecek düzenlemeler getiriyoruz.

Aday çırak ve çırakların yanı sıra, staj yapan mesleki ve teknik okul öğrencilerine de işletmeler tarafından ücret ödenecektir. Ayrıca, öğrencilerin mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarında uygulamalı eğitime başladıkları tarihten itibaren, iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanmaları da öngörülmektedir. Tasarıda mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarından mezun olan öğrencilerin sınavsız geçişin kaldırılması nedeniyle mağdur olmamaları, söz konusu kurumların öğrenci kaybı yaşamaması ve öğrencilerin teşvik edilmesi, meslek yüksek okullarına daha yetkin öğrenci kazandırılması amacıyla ek puan verilmesi için bir düzenleme tasarıda yer almaktadır.

Yine, yapılan düzenlemelerle özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin iş ve işlemlerinde karşılaşılan sorunların giderilmesi için özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde biyometrik kimlik doğrulama sistemi kurulması planlanmaktadır.

1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanun, gerçekten bu ülkenin gelişimine çok uzun süreden beri ciddi katkılarda bulunmuş önemli bir yasadır. İşte, bu yasada da birtakım düzenlemeler yapılmaktadır. Özellikle, yurt dışına gönderilen bursiyerlerin eş ve çocuklarının tedavi giderlerinin karşılanması bu yasayla mümkün hâle gelmektedir. Ayrıca, sağlık problemleri sebebiyle öğrenimlerini sürdürmekte güçlük yaşayan öğrencilerin hukuki durumlarıyla ilgili değişiklikler yapılmaktadır.

Değerli arkadaşlar, bu 1416 sayılı Yasa'yla yurt dışına gidip orada birtakım sorunlarla karşılaşan değerli vatandaşlarımızın çok ciddi bir icra takibi meselesiyle karşı karşıya kaldıkları malumdur. İşte, burada sağlık sebebiyle ve benzeri tür başka problemlerle, belgelenebilen durumlar bu manada muaf hâle getirilmektedir. Dolayısıyla, bu kişilerin mecburi hizmetle yükümlü tutulmaları bertaraf edilecektir.

Yine, 1416 sayılı Kanun üzerinde yapılan bir başka değişiklikle de, kamu kurum ve kuruluşlarında memur olarak çalışanlardan söz konusu kanun uyarınca yurt dışına gönderilmeye hak kazananların aylıksız izin kullanabilmelerine imkân sağlanmaktadır.

Tasarıyla, özel öğretim kurumlarına ilişkin de düzenleme yapılmaktadır. Buna göre, Özel Öğretim Kurumları Kanunu uyarınca eğitim öğretim faaliyeti yapan ancak kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatı Millî Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenmeyen yerler ile izinsiz eğitim öğretim faaliyetlerinde bulunan yerlerin valiliklerce kapatılması sağlanacaktır. Bunun, geçtiğimiz dönemde yaşadığımız hadiselerden ne kadar ders almamız gerektiğini göstermesi bakımından ilginç bir düzenleme olduğuna dikkatinizi çekmek istiyorum. İzin aldığı hâlde iki yıl içerisinde faaliyete başlamayan, faaliyete başladıktan sonra yönetmelikte belirtilen süreden daha fazla izinsiz ara veren veya söz konusu izni amacı dışında kullandığı tespit edilen kurumların kurum açma izni ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı iptal edilecektir.

Ayrıca, organize sanayi bölgelerinde açılan özel mesleki ve teknik Anadolu liselerinde alan ve dalların özelliklerine göre Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen standartlara ve donanıma sahip atölye ve laboratuvarlarda üretim yapılabilmesi ve ürünlerin satışından elde edilecek gelirin okulun eğitim-öğretim ve yönetim hizmetlerinde kullanılabilmesi mümkün hâle gelebilecektir.

Değerli arkadaşlar, bu Hükûmetin en başarılı projelerinden birisi olan FATİH Projesi kapsamında okullara ve öğrencilere sağlanacak mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin gerçekleştirilmesi, hizmetlerin kesintisiz ve eş zamanlı olarak öğrencilere sunulabilmesi, ülkemizde bulunmayan teknolojilerin transferinin sağlanması ve proje konusu ürün ve hizmetlerin yurt içi üretiminin temini gibi amaçlar dolayısıyla 2015 yılı sonuna kadar 4734 Sayılı Kanun kapsamı dışında tutuldukları malumdur. Şimdi, bu uygulamanın benzer gerekçelerle temdit edilmesi yine bu yasa yoluyla sağlanacaktır.

Üzerinde görüştüğümüz tasarıyla, Millî Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığının Teftiş Kurulu Başkanlığı, Hukuk Müşavirliğinin ise Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü şeklinde teşkilatlanması planlanmaktadır. Öngörülen yeni teftiş yapısıyla birlikte eğitim sisteminin denetimi tek elden yürütülecek, bu da eğitim hizmetlerinin olası hatalarının giderilmesinde, eksikliklerin tamamlanmasında ve hizmet sunumunda beklenen kalite düzeyinin yakalanmasında önemli katkılar sağlayacaktır. Bununla birlikte, düzenleme eğitim-öğretim, yönetim ve denetim hizmetlerinin yerel etkilerden de mümkün olduğu kadar uzaklaştırılmasına fırsat verecektir.

Hukuk Müşavirliği de Millî Eğitim Bakanlığı gibi Türkiye'nin en büyük memur kadrosunu istihdam eden bir kurum için bu düzenlemeyle daha sağlıklı hâle getirilecektir.

Düzenlemenin bir bölümü sınav sistemiyle ilgilidir. Bu manada hem ÖSYM hem Milli Eğitimin sınav sistemi birbirine yakınlaştırılmakta ve iyileştirilmektedir.

Bu tasarıyla, Yüksek Öğretim Disiplin Kurulunda da önemli değişiklikler yapılmaktadır. Daha doğrusu, mevzuatın iptali dolayısıyla Yükseköğretim Disiplin Kurulu bir kanuni düzenlemeyle realize edilmektedir. Bütün bu çalışmaların, öngörülen diğer yeniliklerle birlikte eğitim sistemimize hayırlı olmasını diliyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)