GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:28
Tarih:29.11.2016

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 405 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 41'inci maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlarken, bu akşam Adana'da yurt yangınında kaybettiğimiz 12 çocuğumuza rahmet, ailelerine sabır, yaralılara da şifalar diliyorum. Yetkililerin ve sorumluların bu tür kurumların denetimi konusunda hassasiyet göstermelerini bekliyor ve aynı acıların yaşanmamasını da temenni ediyorum.

Değerli milletvekilleri, eğitimin temeli öğretmenlerdir. Geçtiğimiz günlerde kutladığımız Öğretmenler Günü'nü öğretmenlerimiz endişe ve kaygıyla kutladılar. Çocuklarımızı emanet ettiğimiz, geleceğimizi kurmalarını beklediğimiz öğretmenlerimiz ek iş yaparak yaşamlarını devam ettirebiliyorlar. Yani kısacası, rahat bir yaşam sürmelerini sağlayamadığımız, borç batağından kurtaramadığımız öğretmenlerimizden çocuklarımıza sağlıklı bir eğitim vermelerini bekliyoruz. Aslında öncelikli olarak yapmamız gereken, öğretmenlerimizin insanca yaşayabilecekleri bir düzenlemeyi hayata geçirmektir.

Yine, öğretmenlerimiz, fikirlerini özgürce dile getiremiyor yani öğretmenlerimizin hem cüzdanları boş hem fikirleri özgür değil. Büyük Önder'in "Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister." dediği öğretmenlerimiz, kendi yaşam kavgaları ve üzerlerindeki baskıyla eğitime zaman ayıramaz hâle gelmişlerdir. OHAL nedeniyle haklı haksız binlerce öğretmen işinden aşından olmuş, binlerce öğretmenin aileleri perişan, gelecekle ilgili umutları tükenmiş, atamayı bekleyen binlercesi de beklemede. Bu psikoloji ve koşullarda öğretmenlerin verimli olabilmeleri de, çocuklarımızın yeterli eğitim alabilmeleri de zor görünüyor. Bu kısır döngüden kurtulmak için süratle öğretmenlerimizi ve tüm halkımızı rahatlatacak demokrasi, hukuk ve adaletin temin edildiği bir ortam sağlanmalıdır.

Değerli milletvekilleri, bu tasarının Komisyona sevk edildiği metinde yer alan Ek Madde 169'la kendi ilçem Tarsus'a bir teknoloji üniversitesi kurulması söz konusu idi ama daha sonra görüyoruz ki bu madde metinden çıkarılmış.

Değerli milletvekilleri, Tarsus'la ilgili bir kısım bilgiler vermek istiyorum size. On bin yılık tarihi olan bir kent, önemli tarihî değerleri var.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - İl olsun, il.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Devamla) - İl olması mümkün değil çünkü Adana ile Mersin arasına sıkışmış, bir taraf 25, bir taraf 35 kilometre. O nedenle Tarsus'un böyle bir talihsizliği var.

Kleopatra Kapısı, Donuktaş'ı, Roma Yolu, Justinyen Köprüsü, bedestenleri, Saint Paul'ün hemşehrisi, Eshab-ı Kehf'i, Danyal Peygamber'in kabriyle de birçok tarihî değerleriyle ve Türkiye'de ilk elektriği üreten, ilk çırçır fabrikasını kuran, ilk dokuma fabrikası kurulan, Türkiye'nin bir zamanlar tekstil sektörünün merkezi -Amerikan Kolejiyle, 1800'lü yılların sonunda kurulan- bir kentten bahsediyoruz. Nüfusu 330 bin, 50 tane ilimizden daha büyük bir ilçe. İşte, coğrafi konumu nedeniyle iki şehir arasında, Mersin ve Adana arasına sıkışmış, önemli bir tarım kenti, bir turizm kenti, demir yolu kavşağı, Çukurova Havaalanı'nın yapıldığı yer ve bu konuda iktidarın, AKP'nin de bir sözü var. Biz bu sözün yerine getirilmesini bekliyoruz. Dilerim, önümüzdeki günlerde bu Komisyondan çekilen Tarsus Üniversitesi tekrar getirilir ve Millet Meclisinde kabul edilir ve Tarsus hak ettiği üniversitesine kavuşur.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)