| Konu: | Çok kaliteli bir yasama süreci yaşanmadığına ve bakanların sorulara somut cevaplar vermediğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 34 |
| Tarih: | 08.12.2016 |
AHMET YILDIRIM (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, üzülerek ifade edeyim, çok kaliteli bir yasama süreci yaşamıyoruz. Bu, benim bir buçuk yıllık süre içerisinde biri üç aylık geçici bütçe, biri de 2016 ve 2017 merkezî yönetim bütçeleri olmak üzere üçüncü merkezî yönetim bütçe hazırlanış sürecim.
Birincisi, şu fotoğraf bile ne kadar kaliteli bir yasama süreci işlediğimizin, ne kadar kaliteli bir bütçe hazırlama süreci işlediğimizin fotoğrafı.
Bundan daha önemli ve asıl değinmek istediğim konu ise: Bugün 4'üncü gün. İlk gün tümü üzerine konuşmalar yapıldı ve ilgili Başbakan yardımcıları ile bakanlar burada günün sonunda Hükûmet adına söz alıyorlar. İlk günle ilgili söyleyeyim: Düşünün, tümü üzerine konuşan bir genel başkanın döviz bozdurmayla ilgili olarak Cumhurbaşkanının söylediği bir söyleme, eleştiriye binaen Adalet Bakanı çıkıp, dekont olduğunu iddia ettiği bir kağıdı kürsüden gösterdi. Ama bu dekontun gerçek anlamda ne olduğunu şu ana kadar öğrenen yok. Çünkü o dekontu gösterenin en azından parti gruplarına bunu dağıtması gerekirdi. Zaten böyle bir dekontun, kişisel olarak Cumhurbaşkanına ait bir dekontun bir bakanda ne işinin olacağı ise ayrı bir garabet.
Diğer bir husus ise: Sayın Başkan, bakın, burada biz bu bütçeyi hazırlayan değiliz, gerek Komisyonda gerek Genel Kurulda eleştiri ve önerilerimizle güçlendirmeye çalışıyoruz; iktidar buna katılır ya da katılmaz. Ancak, biz sorduğumuz sorulara maalesef ama maalesef bakanlardan somut cevaplar almıyoruz, en son konuşmaları da kendileri yaptığı için öylece bırakıp gidiyorlar. Onun üzerine "Bu sorum yanıtsız kaldı.", "Bu çok önemliydi." deme şansını yakalayamıyoruz. Sadece iki örnek verip bitireceğim Sayın Başkan.
Bakın, birincisi: Dün sıklıkla işkence iddiaları gündeme getirildi Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun bütçesine dair. "Yok." denip geçiliyor. Oysa Bakanın şunu yapması gerekmiyor mu: Şurada İnsan Hakları Komisyonuna yapılan başvurular üzerinden bir araştırmaya girmesi gerekmiyor mu?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AHMET YILDIRIM (Muş) - Toparlıyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Lütfen sözlerinizi tamamlayınız, mikrofonunuzu açıyorum Sayın Yıldırım.
AHMET YILDIRIM (Muş) - Bir diğer örnek: Farklı dil ve lehçelerle ilgili 2002 yılında, mevcut iktidardan önce çıkarılmış bir yasaya binaen, Kürtçe açılmış olan radyo ve televizyonların kapatıldığını ben iddia ettim, Sayın Bakana RTÜK bürokratları 30 tanesinin açık olduğunu iddia etti, ben sadece 5 tanesini saymasını bekledim, "O gün olmaz, daha sonra saysın." dedim, şu güne kadar cevap yok, çünkü yok böyle bir şey.
Bir diğeri, son olarak: Bakın, mültecilerle ilgili olarak, karşılaştıkları uygulamalarla ilgili olarak "Elimizde somut bir bilgi yoktur." deyip geçilemez. Bu iddialar ciddi iddialardır, ülkenin içte ve dışta itibarını zedeleyen. Bizim korumakla yükümlü olduğumuz itibarının biraz daha korunmasına bizden önce Kabine üyelerinin dikkat etmesi gerekiyor diyorum.
Bütün Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.