GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:35
Tarih:09.12.2016

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin GAP'tan sonra en büyük sulama yatırımı olan Konya Ovası Kalkınma İdaresi Başkanlığının bütçesi hakkında Cumhuriyet Halk Partisi adına söz almış bulunmaktayım.

Çok merak ediyorum, Konya'nın 12 tane milletvekili var AKP'den, kaç tanesi burada. "Parmak kaldırın." diyeceğim ama öğretmen değiliz. Peki, Niğde'den kimse var mı, Nevşehir'den, Karaman'dan, Yozgat'tan?

MUSA ÇAM (İzmir) - Karaman'dan Sayın Bakan var.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bakan Mersin Milletvekili, Bakan bizim, Karaman'la falan ilgisi yok.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Devamla) - Çünkü 8 tane ili kapsıyor. Nerede o milletvekilleri? Onlarla ilgili konuşma yapıyoruz burada, burada kimse yok. Kaç kişisiniz? 316. Kaç kişisiniz şu anda? 20 kişi yoksunuz. Önemli bir sulama yatırımından bahsediyoruz, neredesiniz? Neyse...

Az önce sevgili İstanbul Milletvekili arkadaşım Aykut Erdoğdu TEKEL'in nasıl peşkeş çekildiğini anlatmıştı. Bir konu eklemek istiyorum onunla ilgili. TEKEL üç kuruşa satılırken, üç kuruşa peşkeş çekilirken stoklarında tam 100 milyon dolarlık da üzüm vardı. Bunu da söylemeden geçemeyeceğim.

Şimdi, bu sulama projesi çok önemli. Neden? Tarım için su çok önemli, bölgenin çehresini değiştirmek istiyoruz. Evet, Türkiye için su çok önemli. Burada, Akdeniz'e dökülen suların Konya Ovası'nda birleştirilmesi söz konusu ve Mavi Tünel'le, boşa akan 700 milyon metreküp suyun Konya Ovası'na akması söz konusu. Gerçi, daha akan bir şey yok. Paralar nereye gidiyor? Paraların nereye gittiğini hepimiz biliyoruz, dünya kadar faize gidiyor.

Güzel bir proje, tabii ki destekliyoruz çünkü sulu tarım çok önemli. Bakın, çiftçimiz ne yapıyor? Suyu çıkartabilmek için tam 36 bin tane kaçak kuyu açıyor bölgede. Bu resmî rakam ama bize gelen bilgilere göre tam 50-55 bin tane kaçak kuyu var. Demek ki suyu çekmek istiyor vatandaş, bu yatırımı bir an önce bitirmek zorundayız. Bunun dışında, ben araştırdım, eskiden, 15-20 sene önce 15 metreden, 20 metreden su çıkarken artık 200 metreden su çıkıyor. Demek ki bölge için su önemli. Üretici üretmek istiyor ama siz bir türlü suyu götüremiyorsunuz, yatırım yapmıyorsunuz. Lafa gelince "On dört seneden beri çağ atlattık." diyorsunuz ama çiftçimiz, işçimiz, emeklimiz, herkes kırsalı terk ediyor, kırsal boş kalıyor.

Ne yapmak istiyor peki çiftçi? Çiftçinin istediği şey şu: Şeker pancarı tarımı yapmak istiyor. Çünkü, şeker pancarı tarımı, Türkiye için çok önemli, bölge için çok önemli. Bölgedeki "polar şeker oranı" dediğimiz pancardan çıkan şeker miktarı yüksek. E, üretici para kazansın, bırakın. Güzel kurumlarımız var ama siz ne yapıyorsunuz? Kendi çiftçimize kota koyuyorsunuz. İhtiyacımız olan beyaz şekeri bu sene şubat ayında dışarıdan 80 bin ton olarak ithal ettik, sıfır gümrükle ithal ettik hem de.

Özellikle, benim bölgemde cumhuriyetin ilk fabrikalarından biri olan Alpullu Şeker Fabrikası var, kapalı. Nasıl kapalı olabilir, neden üretmiyorsunuz? Çünkü, bir şeker politikanız yok. 2006 yılında bu Hükûmet, şeker pancarında fiyat bile açıklamadı. Şimdi diyeceksiniz ki "Açıkladık." Bakın bakalım hangi yılın fiyatını açıkladınız, daha bunu bile bilmiyorsunuz. 2017'nin fiyatını açıkladınız, 2016'da fiyat yok. Kadim ağabey bunu biraz sonra söyleyecek.

Evet, bir şeker politikanız yok. Şeker politikanızda ne var? Nişasta bazlı şeker var. Daha Hükûmet olmadan, 2002 yılında hemen görüşmelere başladınız ve Türkiye'de şeker kotasını yüzde 10 olarak nişasta bazlı şekere verdiniz. Sonra bunu Bakanlar Kurulu kararıyla yüzde 50 artırarak yüzde 15'e çıkarttınız. Yani, nedir bu? Türkiye'de tüketilen her şekerin yüzde 15'i nişasta bazlı şeker olacak. Ya, bakın, vatandaşımız, çiftçimiz alın terinin karşılığını almak istiyor, şeker pancarı üretmek istiyor.

Dün Tarım Bakanlığının bütçesini konuştuk. Neden biz hayvan ithal ediyoruz? İşte, meralarımız verimsiz. Meralarımızı TOKİ'lere bıraktınız, hadi neyse. Peki, yem nasıl ucuzlar? Bırakın melas yesin hayvanlar, bırakın pancar küspesi yesin, bırakın şeker fabrikaları çalışsın. Bu fabrikaları çalıştıralım, kapatmayalım. Alpullu'yu açalım, Alpullu'yu ciddi anlamda çalıştıralım. Diğer şeker fabrikalarımızı yüksek kapasitelere ulaştıralım. Bu ülke üretsin, ürettiği zaman istihdam yaratsın. İşte, bu projenin amacı bölgeye istihdamsa bu projeyi biz destekliyoruz ama siz de biraz kesenin ağzını bu projeye açın. Artık bırakın yandaşları zengin etmeyi. Hep büyük işletmelere destek veriyorsunuz.

Dün -tabii, zaman yetmedi, sorularımıza da cevap verilmedi- diyorsunuz ki: "Biz hayvancılığa çağ atlatacağız, 500 büyükbaşın üzerindeki işletmelere destek vereceğiz." Küçük işletmeler ne olsun, kapatıp gitsinler mi? Hepsi köyden kente göç mü etsinler? İstanbul'a mı gelsinler? Ankara'ya mı gelsinler? İzmir'e mi gelsinler?

Bakın, bir şey daha söylemek istiyorum: Karaman'da bisküvi fabrikaları var ama buğdayı nereden getiriyorlar? Karaman'da buğday tarımı bile yeterince yapılmıyor, hep başka yerlerden yapılıyor. İşte, hep plansızsınız. Bunu söyleyince de bize kızıyorsunuz.

Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Gaytancıoğlu.