GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Gambiya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:76
Tarih:01.03.2017

CHP GRUBU ADINA KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.

Tokat'ın çok önemli, acil bir sorununu sizinle paylaşarak sözlerime başlayacağım. 8 Ağustos 2013 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla risk alanı ilan edilen Tokat Kalesi ve eteklerindeki -afetle iç içe olan- Erenler, Kabe-i Mescid, Cami-i Kebir ve Semerkant Mahallerinde bulunan afet alanı, proje bedeli 45 milyon lira ayrılıp acilen ihale edilmeyi beklemektedir. 493 konut ve konutta yaşayan 3 bine yakın nüfusun, her gün yağan yağmurda düşen taşlardan can güvenliği tehlikeye girmektedir. Boşaltılacağı için tamir ve tadilat da yapılamamaktır. Bir can kaybı bu paralarla, siz de takdir edersiniz ki ölçülemez. Tokatlı, felaket gelmeden bu acil önlemin alınmasını bekliyor. Uygun yerlerde bulunan hazine arazisine bu konutlar nakledilip bir an önce bu ailelerin ve mahalle sakinlerinin mağduriyeti giderilmelidir.

Yine Tokat'ın her geçen gün göç veren Alipaşa, Cemalettin, Seyitnecmettin, Erenler, Kabe-i Mescid, Cami-i Kebir Mahalleleri, yani Sulusokak ve Kışla perişan durumdadır. Tarihî Sultan Hamamı, Paşa Hamamı bir an önce restore edilip istimlak sorunları çözülerek turizme kazandırılmalı, yöre canlandırılmalıdır. Mustafa Hamamı, Türkiye'de en az bir ya da iki hamamda bulunan özel keçehaneye sahip hamamdır; istimlaki acilen yapılıp turizme kazandırılmalıdır. Bu bölgeyi geliştirmek, eski günlerine döndürmek için Tokat'ta Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Kültür, Turizm İl Müdürlüğü gibi resmî kurumlar Sulusokak'a nakledilmelidir.

Değerli milletvekilleri, bugün Sayın Başbakanımız Tokat'ta. Daha önce Ulaştırma Bakanıyken yaptığı ziyareti şimdi Başbakan olarak yapıyor. O günden bugüne ne sözler verildi, Tokat'ta neler değişti?

Değerli milletvekilleri, Başbakanın ziyareti sebebiyle bugün Tokat'ta okullar tatil edildi. Ama Sayın Başbakan, boşa tatil edilen okullar hiç işe yaramadığı gibi, daha Tokat'ta konuşmasına ancak başlayabildi. Ailelerden çok sayıda şikâyet aldık. Bu çocukların eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi devlet eliyle yapılmış bir skandaldır, buna imza atanlar da tarih önünde hesabını vermelidir. (CHP sıralarından alkışlar)

Ve Ulaştırma Bakanıyken Tokat seyahatinde "Bu havaalanı Tokat'a yakışmıyor. Tokat'a mutlak bir havaalanı uluslararası normda yapılıp kazandırılmalıdır." diyen Başbakanın sözünün üzerinden dört yıl geçti. 2017 yılında programa alındı ancak bugüne kadar sadece yüzde 43'ünün istimlaki gerçekleştirilebildi. 2.100 dönümlük bir alan üzerine yapılacak bu havaalanının 2017 içinde bitmeyeceği aşikârdır.

Karadeniz'i Tokat'tan geçip Sivas ve Kayseri'ye bağlayacak 1.600 rakımlı Kızıleniş ve Çamlıbel'de bulunan tünellerin bir an önce yapılması ve ihale edilmesi gerekmektedir. 4.200 metrelik bu tünel, Çamlıbel tüneli etüdü, projesi yapılmış, sadece ihale edilmeyi beklemektedir.

Yine, D-100 kara yolu üzerinde bulunan, Türkiye-İran transit yolu üzerindeki Reşadiye ilçemizde yapılmayan bir kavşak yüzünden ÇEDAŞ'ta çalışan 2 genç evladımızı kaybettik. Geriye doğru da çok üzücü kazalar bu bölgede yaşandı. Acilen yapılacak bir alt geçit bundan sonraki olası acıları, ölümleri de mutlaka önleyecektir. Reşadiye halkı bunu bekliyor. Bunu da Sayın Başbakana soracaktır.

On beş yıldır yol yapmakla övünen AKP iktidarının, bir ilçesine bölünmüş yolla gidilmeyen Türkiye'de ender vilayetlerden biri de Tokat'tır. Türkiye ortalamasının da üzerinde, iktidar partisine oy vermiştir ama Tokatlı bunu soracaktır. Ve bitmemiş bir Niksar-Tokat yolu. Yine, Karadeniz'i İç Anadolu'ya bağlayan, artık adından bile söz etmediğiniz Ünye-Akkuş-Niksar yolunu on beş yıldır unutturdunuz. Görüyorsunuz ki AKP iktidarının sürekli övündüğü duble yollar Tokat'a uğramamış. Tokatlının oyunu alıp unutmuşsunuz ama Tokat halkı bunların hesabını soracak. Zile-Amasya yolu, Tokat-Almus yolu, Tufantepe Köprüsü, Niksar-Başçiftlik yolu, Çamlıbel-Yeşilyurt-Sulusaray yolu, Tokat-Artova-Yeşilyut yolu, yine Kervansaray-Güzelce-Günçalı-Aydoğdu-Aşağıfırındere yollarının kesiştiği Yatmış köyünde, yöre halkının beklediği, birçok kazaya sebebiyet veren Yatmış kavşağı acilen beklenmektedir.

Sayın Başbakan bugün Tokat Cumhuriyet Meydanı'nda tabii ki konuşacak, bazı şeyler de söyleyecektir. "Ey Tokatlı, sizin sigara fabrikanızı biz kapatmadık." diyecektir, "Turhal Şeker Fabrikasını özelleştirme kapsamına biz almadık mı?" diyecektir.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Kim almış peki?

KADİM DURMAZ (Devamla) - Yine, "Hızlı treni Tokat'tan geçirmedik mi?" diyecektir, "Tokat'ı son on yılın göç şampiyonu biz yapmadık mı?" diyecektir. Şeker fabrikasını gezsin, kapasitesinin Hükûmet eliyle küçültülmeye çalıştırıldığını, işleyen çarkımızı, şeker fabrikasının son hâlini görsün. Şeker fabrikası özelleşirse neler olacak; kaç aile işsiz kalacak, aşsız kalacak görsün; PANKO'ya, ŞEKER-İŞ Sendikasına, ziraat odalarına sorsun. Biz söylüyoruz duymuyorsunuz, hiç değilse oraya kadar gitmişken kendi gözünüzle görün.

100 bin nüfuslu, il olmaya aday Turhal'ı köye dönüştürdünüz. Sayın Başbakan, 78 bin şeker pancarı ekicisi çiftçi ailesini hüsrana uğrattınız, geçen yılın da altında verdiğiniz fiyatı gördü. Bunu siz de teyit edin.

Tokat, DOKAP kapsamına alındı; umutla göçün duracağını, projelerden bütçe ayrılacağını bekliyor. Bu beklentiler SODES'le beslenerek yöre halkı mutlaka hak ettiği değerleri almalıdır diyorum.

Tokat'ta işsizlik oranı 7,6'ya yükselmişken, Tokat'ın, ülkemizin gençleri iş ararken, işsizken Suriyelilere iş sözü vermenin de anlamını ne Tokatlı ne de Türkiyeli anlayamıyor. Öğretmenler atama beklerken, ziraat mühendislerini umutsuzluğa iten köylünün danışmanı tarım danışmanlığını yok etmişken, bu arada üreticiye, köylüye verecek başka bir sözünüz de yok.

Tokat halkı yaşadığı zorlukları biliyor, tutmadığınız sözlerinizi de takip ediyor, bu yüzden geleceğine sahip çıkıyor. Hepimiz gelecekle ilgilenmeliyiz çünkü sadece kendimizden değil çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceğinden söz ediyoruz.

O yüzdendir ki bizler geleceğimize ant içtiğimiz değerlere sahip çıkacağız. Aziz milletimiz millî değerlerine sahip çıkmaya, bu yüzden "hayır" demeye hazır. Buna inancımız tamdır. Hayır diyoruz çünkü çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyoruz. Hayır diyoruz çünkü ülkemizi seviyoruz. Hayır diyoruz çünkü bölünme tehlikesini görüyoruz. Hayır diyoruz çünkü aziz milletin birlik ve beraberliğini önemsiyoruz. Hayır diyoruz çünkü bir yıl önceki fiyatın altında ödediğiniz şeker pancarı fiyatını gördük. Hayır diyoruz çünkü dumanı tütmeyen fabrikalarımızın artık kapanmasını istemiyoruz. Hayır diyoruz çünkü köylerimizin bir bir boşalmasını istemiyoruz. Hayır diyoruz çünkü bu değişiklik sonu bilinmeyen bir yol olduğu için. Hayır diyoruz çünkü en yüksek yetkinin halkın yüzde yüzünü temsil eden Parlamentoda olmasını istiyoruz. (CHP sıralarından "Bravo!" sesleri, alkışlar) Hayır diyoruz çünkü tek adam yönetimine ve rejim değişikliğine karşıyız. Ülkemiz insanları için değil tek bir kişi için yapılan Anayasa değişikliğine hayır diyor, aziz milletimizi ve yüce Parlamentoyu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)