GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ülkenin farklı yerlerinde kadın hareketlerinin kutlamalarına orantısız güçle sert müdahalelerde bulunulduğuna, HDP kadın vekillerinin 8 Martı halkla birlikte kutladıkları için bu hafta Genel Kurulda olmadıklarına, polisin HDP grup salonundaki kadın vekillerin ve emekçilerin kapısındaki "grevdeyiz" afişini fotoğraflaması olayına ve 12 Mart 1971 askerî muhtırasının yıl dönümüne ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:80
Tarih:09.03.2017

AHMET YILDIRIM (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, malumunuz, dün burada 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü bütün partiler ve Genel Kurulda bulunan kadınlar iyi dileklerle kutladılar. Gerek Başkanlık Divanı, Meclis Başkanı Sayın Kahraman gerekse bütün partilerin grup başkan vekilleri birbirlerine yakın ama ifade biçimlerinde farklı olmak suretiyle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutladı. Ancak bu iyi niyet beyanları bu ülkenin halkının iradesinin tecelli ettiği yer olan Mecliste ifade edilirken, farklı dünya tahayyülleri ve sınıf bakış açısına sahip olan kadın hareketlerinin kutlamalarına orantısız güçle ülkenin farklı yerlerinde sert müdahaleler edildi. Bunlardan biri de Ankara'daydı ve kadınların üzerine polis köpekleri saldırtıldı. Bunlar, en basit bir demokratik hak arama sürecine karşı tahammülsüzlüğün göstergeleridir.

Bir diğeri Sayın Başkan, özellikle Başkanlık Divanınızın da dikkatine açıklamaya muhtaç bir konuyu sunmak istiyorum. Bizim kadın vekillerimiz özellikle bu hafta Genel Kurulda değiller çünkü 8 Martı halkımızla birlikte kutluyorlar, 8 Mart günü ise grevdeler. Dün, bütün kadın vekillerimiz kapılarına "Grevdeyiz." afişi yapıştırdılar. Ben de özellikle kadın grup başkan vekilimizin bu konudaki telkini üzerine, grup salonumuzdaki kadın emekçilerin bulunduğu kapılara yapıştırdım. Ancak polislerin bütün milletvekillerinin kapısının fotoğrafını çektiğini, grup salonumuzda bulunan ve kadın emekçilerin bulunduğu odaların bu afişlerini fotoğraflamak suretiyle bir tasarrufa gittiğini bilginize sunuyorum. Bu sizin bilginiz ve talimatınız dâhilinde midir?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Teşekkür ederim.

Meclis Başkanlığının bilgisi dâhilinde midir? Yoksa, artık darbe dönemlerini aratan yeni bir aşamaya mı girdik?

Meclisin imajının zaten giderek toplum nezdinde düştüğü bir süreçte, Meclisin imajına, saygınlığına halel getiren bu süreçle ilgili bir açıklama yapmanız gerektiğini, milletvekili odalarının polisler tarafından hangi akla zarar durumla, hangi saikle fotoğraflandığını öğrenmek istiyoruz. Bu, artık işin vahametinin vardığı noktayı göstermektedir. Bunu kabullenmemiz, içselleştirmemiz, alışmamız mümkün değildir. Düşünün, milletvekillerinin kapılarının üzerindeki afişlerin polisler tarafından fotoğraflanması...

Bir diğeri, önümüzdeki pazar günü Meclis Genel Kurulu açık değil ama 12 Mart 1971 muhtırasının yıl dönümü. Şunu ifade edelim: Bu ülke darbelerden çok çekti ancak darbelere tedbir geliştirebilecek demokratik bir mekanizma, kurumsal bir yapı, hiyerarşik düzen hiçbir zaman oluşturulamadı cumhuriyet tarihi boyunca.

Bir yerde, evet, kötü niyetliler darbeye meylederler ancak bir de darbeye zemin sunan, demokrasiden yoksunluk, özgürlüğün tam tesis edilememesi, ülke içi toplumsal barışın tesis edilememesidir. Ya değilse soruyorum: Örneğin, kötü niyetliler ne kadar darbeyi içinden geçirse bile İsveç'te, Norveç'te darbe imkânı var mıdır?

Bir yerde, kötü niyetliler meyleder ama ona zemin sunan, demokrasiden yoksunluk, özgürlük anlayışının darlığı ve kıtlığı, farklılıklara tahammül, o ülkeyi oluşturan bütün insanların...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

AHMET YILDIRIM (Muş) - ...kendi rengi, dili, dini, meşrebiyle o ülkeye dair aidiyet ve sahiplenme duygusunu güçlü tutmasıyla alakalıdır. Ya değilse? Bütün yurttaşların ülke yönetimine katılımının önü açık olmadığı sürece, kalıcı ve onurlu bir barışı biz tesis edemediğimiz sürece, demokratik teamülleri ve özgürlükçü anlayışı bu ülkeye hâkim kılamadığımız sürece darbeciler her zaman kendisine zemin bulurlar diyorum.

Teşekkür ederim.