GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:87
Tarih:03.05.2017

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Meclisin çalışma takvimiyle ilgili bir grup önerimiz vardır, birazdan burada oylanacaktır ve bizim AK PARTİ Grubu olarak bu önergenin lehinde olduğumuzu buradan belirtmek isterim.

Tabii, kürsüden çeşitli ifadeler kullanıldı, çeşitli şeyler söylendi, "Partili cumhurbaşkanı olmaz." denildi, "Hor gördünüz." denildi, bunlar gibi aslı astarı olmayan ifadeler kullanıldı.

Bakın, Sayın Cumhurbaşkanımız Anayasa değişikliği gerçekleştikten sonra partiye üye oldu. Yani milletimiz kendisine sunulan taslağı kabul etti, hukuki mekanizma işledi, hukuki süreç işledi ve kendisi AK PARTİ'ye üye oldu, 21 Mayısta da kendi olağanüstü büyük kongremiz olacaktır, burada da nihai karar delegemiz tarafından verilecektir.

Şimdi, değerli milletvekilleri, "Sonuç bizim istediğimiz gibi çıkmadı. Biz kesin 'hayır' çıkacak dedik, 'evet' çıktı..."

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Siz "yüzde 65 'evet'" dediniz.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Sayın Özel televizyon ekranlarında "Buradan sesleniyorum herkese, kesin 'evet' çıkacak, hiç şüpheniz olmasın." dedi, evet çıktı, hazmedilemeyen bu değerli milletvekilleri.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Demedim ağabey 'evet' çıkacak...

MEHMET MUŞ (Devamla) - Fakat demokrasi hazmetme rejimidir. Bu taslak milletimize sunulmuştur. Siz her şeyi söylediniz, pakette olup olmayan her şeyi söylediniz, milletimiz sandık başına gitti ve bunu onayladı.

ALİM TUNÇ (Uşak) - Her yalanı!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Çıkaydın televizyonda karşıma, çıkaydın.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Takip etseydin Sayın Özel çıktım mı çıkmadım mı.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Çıkaydın karşıma.

BAŞKAN - Sayın Özel, lütfen.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Sayın Özel, lütfen beni dinle.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Tabii, dinliyorum, pardon, haklısın.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Muş.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Ve netice milletimizin takdiriyle, "evet" oylamasıyla neticelendirilmiştir,

MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Referandum eşit ve adil koşullarda oldu değil mi, OHAL sürecinde!

MEHMET MUŞ (Devamla) - Herkesin buna saygı göstermesi gerekir. Hiç kimsenin çıkıp da "Bu sonucu tanımıyorum." deme hakkı yoktur, bu iş bitmiştir değerli arkadaşlar, millet bunu onaylamıştır.

Şimdi, bakın, Yüksek Seçim Kurulu ne diyor? Diyor ki: "Asıl olan temel bir hakkın korunması olup hakkın kullanılmasına ilişkin belirlenen usul kuralları hakkın güvenli bir şekilde kullanılmasını temin eden araç niteliğindedir. Bireye tanınan hakkın güvenli şekilde kullanıldığının tespit edildiği hâllerde hakkın kullanılmasının korunmasına yönelik bir araç olan usul hükümlerinden birine aykırılığın hakkın özünü ortadan kaldıracak şekilde yorumlanması mümkün değildir." Burada ne ifade edildi? Sandık yönetim kurulunda bütün partilerin temsilcileri var mıydı? Var mıydı değerli milletvekilleri, var mıydı? (AK PARTİ sıralarından "Vardı." sesleri) Vardı, bütün sandık yönetim kurullarında her partinin temsilcisi vardı. Sandık yönetim kurulu üyeleri oyları sayıp sandık sonuç tutanağını hepsi imzaladı mı? İmzaladı. Peki, sandık yönetim kurulunun hatası ve eksiğini seçmene mal etmek doğru bir şey midir? Doğru bir şey değildir. Bakın, burada Yüksek Seçim Kurulunun daha sonra açıkladığı diğer kararları var, aynı şekilde, buna istinaden yaptığı diğer açıklamaları var. Bu karar 11 üyeden oluşan Yüksek Seçim Kurulunca dört siyasi partinin temsilcisinin hazır bulunduğu kesintisiz devam eden toplantıda henüz hiçbir sandık sonucu kurula ulaşmadan alınmıştır yani bütün partilerin siyasi temsilcileri orada var, sandık sonuçları gelmeden bu konu YSK'ya bildiriliyor ve YSK sandık sonuçlarını bilmeden burada bir açıklama yapıyor. CHP'nin de temsilcisi orada yani orada karar veriliyorken daha hiçbir sonuç belli değil değerli milletvekilleri. "Henüz sandık sonuçları belirmeden ve tercihler üzerinde olası etkisi bilinmeden alınan bu karar, eşitlik ve tarafsızlık ilkesine de uygun objektif bir karardır. Bu itibarla, Kurul kararının seçimin neticesine tesir eden bir müdahale olarak değerlendirilmesi mümkün değildir." Yani Yüksek Seçim Kurulunun yaptığı açıklamalar açıktır, yerindedir.

Değerli milletvekilleri, sanki burada Cumhuriyet Halk Partisi bir zafer kazanmış edasıyla hareket etmeye çalışıyor. Değerli arkadaşlar, kuyruğu kıstırdınız, buradan ilham alarak bize bir şeyler söylüyorsunuz. Bakın, o "kuyruk" sözlerini siz kuyruğunuzu kıstırdığınızdan söylüyorsunuz. 16 Nisan akşamı bizim Genel Merkezimizin önünde "istifa" sesleri yankılanmadı, sizin Genel Merkezinizin önünde "istifa" sesleri yankılandı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) "Hayır" diyenler de bizim vatandaşımız, "evet" diyenler de bizim vatandaşımız. Bu taslak millete sunulmuştur, bir kısmı bunu uygun görmüştür bir kısmı karşı çıkmıştır...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - 2 kişiden 1'i.

MEHMET MUŞ (Devamla) - ...ve nihayet "evet" verenler daha fazladır.

Değerli milletvekilleri, demokrasilerde yüzde 50 ve artı neticeyi belirler, bu böyledir. Bu açıdan sonuç meşrudur, sonuç kayıtlara geçmiştir.

Bir diğeri, ne oldu sizin şu pozitif dilinize Sayın Özel?

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Gayet pozitif.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Bir pozitif dil kullanıyordunuz, kaybedince kuyruk işlerine girdiniz.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ne kuyruğu?

MEHMET MUŞ (Devamla) - Bu açıdan sizi o pozitif gündeminize davet ediyorum.

Ve bir şey daha söyleyeyim size: Yine kaybettiniz. Bakın, yine kaybettiniz. Millet size inanmadı, söylediğiniz bütün her şeye rağmen inanmadı. Pakette olmayan şeylere rağmen yine inanmadı size. Yine inanmadı.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - 2 kişiden 1'i oy verdi.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Olabilir, daha fazlası da "evet" verdi, nihayetinde bu bir referandumdur.

MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Kimse kazanıp kaybetmedi ama demokrasi kaybetti.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bakın, yapılan değişiklikle, Kenan Evren'in getirdiği darbe Anayasası milletimiz tarafından değiştirilmiştir, bu önemli bir değişikliktir değerli milletvekilleri.

MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Ruhu duruyor aynen, neyini değiştirdiniz?

MEHMET MUŞ (Devamla) - Meşruluğu millete aittir, meşruluğu referandum sonucunu kabul etmek istemeyen CHP'nin karar vereceği bir şey değildir, CHP sonuçları kabul etmek durumundadır.

MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Mühürsüz seçim.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Bakınız, kendi partisi içindeki tartışmaları gölgelemek için, bakın, partileri içerisindeki kaynamayı, tartışmaları gölgelemek için yasal olarak olmayacak şeylere başvuruyorlar. "AYM'ye gideceğiz." diyorlar, "AİHM'e gideceğiz." diyorlar.

Daha önce de AİHM'e gittiniz ve Anayasa Mahkemesinin Ankara'daki sonuçlarla ilgili bir kararı var, bunu biliyorsunuz. Bu kararı okuyayım size isterseniz: "Anayasa Mahkemesinin böyle bir görevi yoktur." diyor. Bunu bilmenize rağmen, gündemi işgal etmek için "Anayasa Mahkemesine gideriz." gibi açıklamalarla meseleyi farklı noktalara çeken bir Cumhuriyet Halk Partisiyle karşı karşıyayız.

Bakın, AİHM. Ankara seçimleriyle alakalı AİHM'e de gidildi. Aldığınız cevabı biliyorsunuz değil mi?

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Bağımsız mahkemeler...

MEHMET MUŞ (Devamla) - Aldığınız cevabı biliyorsunuz AİHM'den değil mi? Ankara sonuçlarıyla alakalı da gittiniz. Ne dedi AİHM? Ankara Büyükşehir Belediye seçimleriyle ilgili ihlal iddialarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında olan hak ve özgürlüklerin koruma alanı dışında kaldığını belirtmiş size. Bunu bilmenize rağmen sırf gündemi dağıtalım da, biraz meseleyi dağıtalım, başka yerlere çekelim de kendi iç karışıklığımız ortaya çıkmasın diye söylüyorsunuz.

Bakın, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığının 11 Haziran 2015'te vermiş olduğu bir itiraz var. Bu itirazında "Sandık kurulu başkan ve üyelerinin sehven yaptığı hata nedeniyle sandığa yansıyan seçmen iradesinin değiştirilmemesi ve yok sayılmaması gerekmektedir. Birleşik oy pusulası ve zarflarda Yüksek Seçim Kurulunun mühür ve işaretleri dışında işaret ve mühür bulunmamaktadır. Zarflar ve oy pusulalarında Yüksek Seçim Kurulunun filigranı ve İlçe Seçim Kurulu mührü bulunmakta olup bu hâlde sandık kurulunun görevini tam olarak yaptığına inanan seçmenin bu hususu kontrol etme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Bu sebepten dolayı kullanılan oylar kabul edilmelidir." diyor. Kim vermiş bunu? Cumhuriyet Halk Partisi. İşine gelince bunu söyler CHP, işine gelmeyince meseleyi farklı bir yere çekip şaibeli duruma düşürmeye çalışır.

Bakınız, sonucu kabul etmek istemeyen Cumhuriyet Halk Partisinden bir milletvekili "Zorunlu alışverişleri durduralım, ekonomik faaliyetleri en aza indirelim." diyor. "Millete bedel ödetmeye çalışalım." diyor. Yani "Ekonomiyi durduralım, ekonomi faaliyete geçmesin."

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Kim diyor "Millete..."

MEHMET MUŞ (Devamla) - Aytun Çıray.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ne diyor? "Millete bedel ödetme" mi diyor?

MEHMET MUŞ (Devamla) - Ne demektir? Ekonomi zayıflayınca kime bedel ödetir?

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ne demek o ya! Ne demek o ya!

MEHMET MUŞ (Devamla) - Anlamı nedir onun? Anlamı nedir onun? Anlamı budur. (CHP sıralarından gürültüler)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Öyle bir şey yok.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım lütfen.

MEHMET MUŞ (Devamla) - "Zorunlu alışverişlerin dışında ekonomik faaliyetlerimi aza indiriyorum." Ne demek Aytun Çıray?

Neyin mesajını veriyor değerli milletvekilleri? Sonuçları kabul etmek istemedikleri için "Siz mi evet dersiniz!" Millete bedel ödetmedir bu.

Bakın, değerli milletvekilleri, şimdi bugün Muharrem İnce bir açıklama daha yaptı. Okudunuz mu? Demokrasiden dem vuran Cumhuriyet Halk Partisi... Ne diyor Muharrem İnce? "Önemli olan farklı düşüneni, muhalefet edeni kapının önüne koymak değil, seçim akşamları kapının önünü bayram yeri hâline getirebilmektir."

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Ya kongrenin ne zaman yapılacağını televizyondan öğreniyorsunuz, bize demokrasi dersi veriyorsunuz.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Sizin kendi milletvekiliniz, grup başkan vekilliğinizi yapmış birisi söylüyor bunu, biz söylemiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisinin hâli ortadadır.

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Kongrenin 21 Mayısta olacağını televizyondan öğrendiniz. Bırakın bize demokrasi dersi vermeyi.

BAŞKAN - Sayın Yarkadaş, lütfen...

MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Bizim kongrelerimizde adaylar çıkar, sizde çıkabilir mi? Biz ön seçim yapıyoruz, siz yapabilir misiniz? Parti içi demokrasinin d'sini bilmiyorsunuz ya!

MEHMET MUŞ (Devamla) - Sayın Özel, siz de çıkıp grup başkan vekili olarak Kılıçdaroğlu'nu eleştirirseniz, "Sizi de kovarım." diye bir açıklama yapmış ya, o açıklamaya sizi de dâhil eder diye korkuyorum. O yüzden, siz bu tartışmayı havanda su dövmek suretiyle sürdürün ki kendinizi kurtarabilesiniz.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Davutoğlu'nu kim görevden aldı, Davutoğlu'nu, onu söyle! Başbakanı kim görevden aldı?

MEHMET MUŞ (Devamla) Verdiğimiz önergenin lehinde olduğumuzu ifade ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Muş.