| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 93 |
| Tarih: | 17.05.2017 |
KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
475 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 6'ncı maddesinde yapılmasını istediğimiz değişiklik üzerine söz aldım. Bu maddeyle tapu işlemlerinden alınan harç ve vergileri Bakanlar Kurulu kararıyla 1 katına kadar artırmaya ve onda 1'ine kadar indirmeye yetkili kılınan bir değişiklik ortaya konuluyor.
Değerli milletvekilleri, önceden birçok kereler kamu alacaklarının yapılandırılması yapıldı ama bunların sonuçları tam anlamıyla görülmeden yeni bir yapılandırmanın çalışmasını burada yapıyoruz. Bir ekonomide sürekli af geliyorsa, yapılandırmalar sık sık yapılıyorsa bunu bu ekonominin gerçek anlamda işlemediğini ve çalışmadığını ve tıkanmak üzere olduğunu gösteren bir görüntü olarak belirtmek isterim.
Eğer bir ülkede çiftçi kazanamıyorsa, işçi kazanamıyorsa, işsizlik her gün artarak devam ediyorsa, istihdam alanları yaratılamıyorsa, yatırım yapılmıyorsa, ihracat azalıyorsa dolayısıyla burada tamamen tüketime ve borçlanmaya dayalı olarak yürütülen bir ekonominin artık tıkanmak üzere olduğunu söylemek isterim.
Vergi adaletini sağlayamayan, vergiyi zamanında toplayamayan, üretimi unutturup daha çok borçlanmaya teşvik eden ve borç ve kredilerle birçok esnafı, sanayiciyi ve tüketiciyi daha borcun altına sokmak suretiyle Maliyeye borcunu ödeyemeyen hem esnafın hem de sanayicinin hem de üreticinin gerçekten her gün biraz daha zora girdiğini belirtmek isterim.
Vergi borçlarını yeniden yapılandırmak, kredi vermek, tabii, uygun olabilir ancak esas olan, piyasayı çalıştıracak yöntemlerin, uygulamaların, yatırımın ve buna bağlı olarak da istihdamın artırılması suretiyle bir piyasa döngüsünün yaratılarak kazanan, çalışan, işleyen bir piyasa ekonomisinin ortaya konulması gerekir. Eğer bu yapılamıyorsa, tamamen tüketime dayalı, borçlanmaya dayalı, ithalata dayalı bir ekonomik modelin üzerinde ısrar ediliyorsa, üretim odaklı, rekabet odaklı bir çalışma yürütülmüyorsa, teşvik edilmiyorsa, destek olunmuyorsa o piyasanın çalışması mümkün değildir.
Nihayet, sonucunda geldiğimiz noktada esnaf kazanamıyor, sanayici kazanamıyor, vergisini ödeyemiyor; borcunu ödeyemeyen bir esnaf, bir sanayici, bir ihracatçıyla karşı karşıya kalıyoruz ve böylece devlete borcunu ödeyemeyen bu kişilerin, bu kesimlerin de borçlarını ertelemek ve yeniden yapılandırmak durumunda kalıyoruz.
Değerli arkadaşlarım, ihracatın ve ithalatın sarsılmış olduğu ve hedeflerin tutturulamamış olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Yatırım ortamı yaratamayan, hukuk güvenliğini sağlayamayan, adaleti sağlayamayan, Türkiye'yi olağanüstü hâl yöntemiyle yürütmeye, yönetmeye çalışan bir iktidarın sonucunda insanların yatırım yapması, iş yapması, piyasada rahatlıkla gidip para harcaması ve geleceğine güvenle bakması kesinlikle mümkün değil. Öncelikle piyasa güvenliğinin, hukuk güvenliğinin, adalet güvenliğinin sağlanması lazım ki içte yeni yatırımlar olsun, işleyiş olsun, harcama olsun, esnaf alışveriş yapabilsin, insanlar parasını harcayabilsin ve insanlar borcunu ödeyebilsin bir noktaya getirmek gerekir ki bunun için öncelikle Türkiye'nin normalleşmesi gerekir. Türkiye'yi normal bir sürecin içine sokmadığımız sürece böyle sıkıntılı bir dönemi, ülkeyi, piyasayı yaşattığımız sürece bu piyasanın gerçekten bu yapılandırmayla da kendisini kurtarması mümkün gözükmüyor.
Hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Arslan.