| Konu: | Yeni açıklanan Kabinenin hayırlı olmasını dilediğine, OHAL İnceleme Komisyonuna müracaat edemeyen askerî öğrencilerin durumuna ve bu konuda Hükûmeti hassas davranmaya davet ettiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 114 |
| Tarih: | 19.07.2017 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben de öncelikle yeni açıklanan bu Kabinenin ülkemiz için hayırlı ve uğurlu olmasını istiyorum. İnşallah, güzel hizmetler yaparlar diye temenni ediyorum.
Sayın Başkan, son günlerde özellikle sürekli mesajlar alıyoruz, bu mesajlar da bu OHAL Komisyonu kurulduktan sonra OHAL Komisyonuna müracaat edemeyen askerî öğrencilerle ilgili. Tabii, bu konuda aslında ciddi sıkıntılar var. Bu hain darbe girişiminden sonra FETÖ'yle mücadele kapsamında biliyorsunuz dış kaynaktan subay, astsubay alımlarında veya işte meslek yüksekokulu, teknik okul okuyan öğrenciler filan, hepsi hak kaybına uğradı, hepsinin okullarıyla ilişkileri kesildi. Burada, tabii yapılan işteki belki bir sakatlık bunların hepsine FETÖ'cü muamelesi yapılmasıydı yani herhangi bir diyelim, güvenlik soruşturmasına tabi tutulabilirlerdi, yeniden haklarında inceleme yapılabilirdi. Bunların içerisinde elbette FETÖ'cü olanlar veya FETÖ'nün değişik şekillerde tavassutuyla girenler olmuş olabilir. Onların ayıklanması gerekirken, üniformaya sevdalı, subay olma, astsubay olma aşkıyla yanan, hakikaten bunların içerisinde çok vatanperver gençlerimiz de vardı; o çocuklarımızın da hepsinin aslında hakları elinden alınarak hayalleri yıkıldı, gelecekleri karartıldı. Şimdi, bu, başlı başına bir sorun. Yaklaşık 20 bin kişi var bu şekilde, 20 bin tane gencimiz var. En önemli varlığımız gençlerimiz, geleceğe bakış açısından. İşte sürekli anlatıyoruz, "demokratik fırsat penceresi" diyoruz, "teknoloji" diyoruz, "ilerleme" diyoruz, "Gençler bizim en büyük avantajımız." diyoruz ancak bunları çok iyi kullanamıyoruz. Burada elbette FETÖ'ye bulaşmış olanlar varsa onların ayıklanması lazım ancak bütün bu okullarda okuyanlara -bunların nihayetinde birçoğu da işte üniversite sınavıyla girmiş, değişik elemelerden geçerek gelmiş çocuklar, dolayısıyla bir kısım objektif sınavlarla buraya gelmiş çocuklar- bunların hepsine FETÖ'cü muamelesi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Usta.
ERHAN USTA (Samsun) - ...yapılmasının yanlış olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Maalesef burada kolay yol seçildi, hepsini attık, haklarını ellerinden aldık. Ha, ne oldu? Şimdi bu çocuklar özel harekât polisi olmak istiyor çünkü bunların fiziki güçleri yerinde, gayet iyi; işte, polis olmak istiyorlar. Şimdi oralara girmelerine de müsaade edilmiyor. Yani, kanunda öngörülmeyen bir cezayı kimseye veremezsiniz. Bu çocukların bir suçu varsa hapse atın, hapse tıkın, cezası neyse verelim ancak böyle bir ceza verilmeden ellerinden haklarını alıyorsunuz, ondan sonra polis olmasına da işte, başka mesleklere girmesine de engel oluyorsunuz. Şimdi bir kısmına okullarda okuma imkânı verildi, onlara da o, işte, KHK damgası vuruluyor. Olmaz, yıllarca peşinden gelecek bir şeyi yapmaya hakkımız yok. Bu çocukların hepsine vatan haini muamelesi yapılmaması lazım.
Şimdi, bu çocuklar komisyonlara müracaat edemiyor Sayın Başkan. Peki, mesela bütün bakanların açıklamaları var, videolarını gönderiyorlar bize, Sayın Canikli mesela, bu işlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı diyor ki: "OHAL Komisyonu kurulduğunda onlara müracaat edebilirsiniz."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Çok affedersiniz, bitireyim.
BAŞKAN - Buyurun.
ERHAN USTA (Samsun) - "Onlara müracaat edebilirsiniz." deniliyor. BİMER'e yazıyorlar durumlarını, BİMER "Gelecek hafta Komisyon kuruluyor, oraya müracaat edebilirsiniz." diyor fakat müracaat edemiyorlar. Niye? Çünkü komisyonlara müracaatta şöyle bir sıkıntı var, mesela Kara Kuvvetlerinde. Kara Kuvvetleri... Bu okullar kapatılıyor ama öğrencilerin her biri tek tek, isim olarak KHK'larda yer almadığı için ve isimleri ve T.C.'leri de buraya bildirilmediği için bu çocuklar müracaat edemiyor. Bu tür, böyle aslında, idari açıdan da sakatlıklar var, bunların düzeltilmesi lazım. Yani, 21'inci yüzyılda bizim ülkemize yakışmıyor bunlar; bunları lütfen düzeltelim ve insanımızı mağdur etmeyelim. Gerçek suçluyu cezalandıralım, sonuna kadar cezalandıralım. Ama, suçu olmayan insanlara idari işlemlerden dolayı, kendimizi sağlama alma güdüsünden dolayı, suçu olmayan gençlerimizin de hayatını karartmayalım. Ben, bu konuda Hükûmeti hassas davranmaya davet ediyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkür ederim.