GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:114
Tarih:19.07.2017

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 490 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 16'ncı maddesindeki önergemiz üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Bugün yeni atanan Bakanlar Kurulunun öncelikle ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum.

Bakanlar Kuruluna birçok yeni bakan atandı ama bizim bölgemizle ilgili, özellikle daha önceki Tarım Bakanlarından Çukurova'daki yatırımlarla ilgili ciddi derecede sıkıntı çektik. İnşallah bu dönem Tarım Bakanının ilk ziyaretini tarımın merkezi olan Çukurova'ya yapmasını ve tarımın sorunlarını yerinde görmesini temenni ediyorum.

Tabii, Maliye Bakanımız da buradayken, vatandaşlarımızdan çok sayıda şikâyetler alıyoruz. 2017 yılı Merkezi Bütçe Kanunu'na göre açıktan naklen atamalarda kontenjan ve kadro verilmemiş. Özellikle, üniversite hastanelerinde, eşleri doğuya, güneydoğuya tayini çıkan, orada görev yapan, mecburi göreve giden subay, astsubay ve polislerimizin eşlerinin tayinleri yapılamamakta ve aileler ikiye bölünmektedir. Bununla ilgili, Maliye Bakanımızın mutlaka kadro açmasını ve bunlara ödenek ayırarak bunların tayinlerini yaptırmasını talep ediyoruz. Çok sayıda aileden bu konuda şikâyet alıyoruz.

Tabii, Türkiye'nin gündemi, bugünkü Bakanlar Kurulundan önce, İstanbul'u sel alması. Yedi tepeden oluşan ve önünden boğaz akan bir kenti maalesef, temmuz ayında sular basıyor, seller basıyor ama hiç kimse bununla ilgili bir sorumluluk almıyor. "Doğal afet." diyoruz, "Metrekareye 100 kilogram yağmur yağdı." diyoruz, "Bunu uzmanlar araştırsın." Uzmanların araştıracağı hiçbir şey yok, her şey göz önünde cereyan ediyor. İstanbul'daki belediyelerin birçoğunu en az yirmi beş otuz yıldır aynı siyasi düşünceye mensup belediye başkanları idare ediyor ama maalesef, tedbir alınmadığı için, dereler kapatıldığı için, dereler işgal edildiği için İstanbul'u su basıyor. Tabii, İstanbul'da zararın devletimiz tarafından karşılanacağı söyleniyor şu anda ama geçtiğimiz aylarda Mersin'de de çok büyük bir doğal afet oldu, sel oldu ama maalesef Mersin doğal afet kapsamına alınmadı ve ciddi bir ödenek de ayrılmadı. Çiftçilere çok cüzi, 300-500 lira, 1.000 lira gibi bir yardım yapıldı ama kentteki altyapıdaki ve diğer yollardaki, sokaklardaki zararların hiçbiri karşılanmadı. Hükûmetin, İstanbul'u afet kapsamına alırken Mersin'in yaşadığı sorunları da tekrar gözden geçirmesini ve Mersin'de tespit edilen zararı da karşılamasını talep ediyoruz.

Tabii, Türkiye'nin sorunlarıyla beraber Mersin'in sorunlarına da değinmeden geçemeyeceğim. Mersin'de, Sayın Çevre ve Orman Bakanımız tarafından 2011 yılında temeli atılan ve Mersin'in gerçekten hem sele karşı, doğal afetlere karşı hem de tarımsal sulamaya karşı büyük bir projesi olan Pamukluk Barajı'nın inşaatı defalarca durdu, yeniden başlatıldı ama şu anda yine Pamukluk Barajı'nın inşaatı durmuş durumda, müteahhit iflas etmiş. Sayın Bakanımız buradan geçtiğimiz yıl itibarıyla söz verdi, daha önce de birçok defa söz vermişti, 2013 yılında "Kurdelesini keseceğim, açılışını yapacağım." demişti ama 2016-2017 yılları geldi.

Ben bu kürsüden tekrar sesleniyorum: 2018 yılında da -Sayın Bakanımız bu yıl söz verdi ama- bu barajı açamayacağız bu gidişle. Bu barajla ilgili mutlaka ihalenin iptal edilmesi, yeni bir firmaya verilmesi ve ödenek gönderilmesini talep ediyoruz. Şimdi, bir baraj düşünün, barajın tünel inşaatı bitme aşamasına gelmiş, kanal inşaatları başlamış, sulamayla ilgili borular döşenmiş ama maalesef ortada barajın gövdesi yok. Barajın gövdesi olmadan biten tünel, döşenen borular ne işe yarayacak? Yani Nasrettin Hoca'nın türbesi gibi, tabiri caizse, türbenin etrafı çevrilmiş ama kapısı yok. Hükûmetin bununla ilgili acilen tedbir almasını ve gerçekten Mersin'in yarısını sulayacak olan, çok büyük bir proje olan, Türkiye'nin gövde yüksekliği olarak 3'üncü büyük barajı olan 165 metre yüksekliğindeki Pamukluk Barajı'nın gövde ihalesinin yenilenerek bir an önce bu barajın bitirilmesini talep ediyoruz.

Tabii, Mersin'le ilgili verilen yine birçok vaatler var turizmle ilgili. Kazanlı turizm bölgesi maalesef yerinde sayıyor. Birçok bakanımız, Başbakanımız geldi, bölgede sözler verdi. Mersin'de yapılan Akdeniz Olimpiyatları'nda gelecek sporcuların burada kalacağı söylendi ama henüz Kazanlı turizm bölgesinin, bırakın otellerin yapılmasını, yolu bile yapılıp bitirilemedi. Yine Çeşmeli otoban yolu için sözler verildi, yapılmadı.

Tarsus Üniversitesiyle ilgili hem Sayın Cumhurbaşkanımız hem Sayın Başbakanımız geldi, bölgede sözler verdi ama maalesef, bazı üniversitelerle ilgili görüşmeler Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçti, Bakanlar Kurulundan kararı çıktı ama Tarsus Üniversitesiyle ilgili bu yıl yine öğrencilerimiz tercih yapamayacaklar. Biz devletten para pul istemiyoruz, Tarsus'ta yapılan üniversitenin zaten Tarsus Ticaret Borsası ve belediye, bütün arsasını, binalarını yapmaya talip, mevcutları da o yapmış, sadece kararını alın. Kent, üniversitenin bütün altyapı yatırımlarını ve binalarını yapmaya hazırdır diyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.