GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:4
Tarih:05.10.2017

HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öncelikle Genel Kurulu, ekranları başında bizi izleyen tüm yurttaşlarımızı ve şu an iradeleri gasbedilerek rehin tutulan Eş Genel Başkanlarımız Sayın Selahattin Demirtaş, Sayın Figen Yüksekdağ başta olmak üzere vekil arkadaşlarımızı, belediye başkanlarımızı saygıyla hürmetle selamlamak istiyorum.

Değerli arkadaşlar, bugün 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü. Bugün vesilesiyle öğretmenlerimizin gününü kutlar, yeni başlayan eğitim öğretim yılının başarılarla dolu olmasını dilerim.

Öğretmenlik aydın kimliği olan, özel ihtisas gerektiren bir meslektir. "Bana bir harf öğretenin kırkyıl kölesi olurum." sözü İslam inancının eğitim öğretime verdiği değeri göstermesi açısından önemli bir sözdür lakin bugün AKP'nin geldiğimiz noktada, on beş yıllık süreçteki eğitim politikaları öğretmeni köle durumuna düşürmüştür. Her şeyden önce öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırılmış, öğretmen sanki abeceyi öğreten bir kişiliğe indirgenmiştir. Öğretmen aydın kimliği gereği öğrencisinin içinde bulunduğu, onun gelişimini etkileyen her türlü toplumsal, siyasal, ekonomik sorunları düşünmek, gerekirse itiraz etmek ve çözüm önerileri geliştirmekle mükelleftir ama AKP, düşünen, itiraz eden öğretmen yerine itaat eden öğretmen dayatmasında bulunmaktadır. Bugün Ayşe Öğretmen "Çocuklar ölmesin." dediği için ceza alabilmektedir. AKP aynı zamanda öğretmenliği teknik bir mesleğe indirgemeye çalışmaktadır. Öğretmenler az çalışan, çok tatil yapan bir meslek olarak itibarsızlaştırılmakta, mali ve özlük hakları gasbedilmektedir. Öğretmenlerin atamaları ve atama sırasındaki sınavlardaki sorular aslında her şeyi açığa çıkarmıştır ama özellikle 16 Temmuz 2016'dan bu yana OHAL ve KHK'larla öğretmenler üzerinde âdeta terör estirilmektedir. 33 bin öğretmen görevinden ihraç edilmiştir, Semih ve Nuriye sadece "İşimizi istiyoruz." dediği için bugün açlığa terk edilmektedir. 5.500 civarında akademisyen özellikle "Barış istiyoruz, barış olsun bu ülkede." diyen akademisyenlere bin yılları aşan cezalar dayatılmaktadır.

Değerli milletvekilleri, AKP'nin on beş yıllık iktidarı döneminde hiç kuşkusuz en büyük zararı eğitim alanı görmüştür. AKP'nin neredeyse eğitim politikası iflas etmiştir. Topluma devrim niteliğinde "değişim" adı altında müfredat masalları anlatılmakta oysa baktığımızda yeni müfredat diyoruz -tırnak içinde söylüyoruz "yeni"yi- aslında hiçbir yenilik yok. Hâlihazırda tekçi, cinsiyetçi, merkezci, militarist, şovenist içeriğe sahip olan müfredatın yani 1980 darbesinin eseri olan müfredatın, AKP'nin onun ruhuna el Fatiha okumuş hâlini dayatıyor. Müfredat sadece bir dersin nasıl işleneceğini gösteren bir belge değildir. Müfredat, deyim yerindeyse eğitim öğretim sisteminin anayasasıdır. Gerçi, bakın Türkiye'nin Anayasası'na, müfredatı da tabii ki bundan farklı olmayacaktır. AKP "yeni müfredat" adı altında kendi rejimi yüceltiyor, meşruluğu tartışmalı Anayasa değişikliğini yeniden bizlere ifade etmeye çalışıyor.

Değerli arkadaşlar, yeni müfredatta birçok ders kitabında âdeta kölelik dayatılmakta, cinsiyetçilik dayatılmaktadır. Özellikle "Ailenin reisi erkektir, erkeğe itaat etmek kadının görevidir, örtünmek kadına şeref katmıştır." gibi içeriklerle âdeta ders kitapları zehirlenmiştir. Evrim teorisi ders kitaplarından öğrencilerin kafasını karıştırdığı gerekçesiyle çıkarılıyor, hâlbuki kafa karışıklığı yaratan AKP'nin kendisidir. Bugün, eğitim sistemi bir sınav sistemine indirgenmiştir. Eğitim sistemindeki, sınav sistemindeki değişikliklere baktığımızda da aslında AKP'nin ne yapmak istediği kolayca anlaşılıyor. AKP, kendi dünya görüşü çerçevesinde yeni cihadist bir müfredat dayatıyor.

Değerli arkadaşlar, ne diyor yeni müfredatta?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sayın Başkan, bir dakika...

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Toğrul, bir dakika...

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - "Cihat, Allah yolunda yapılan bir savaştır." diyor. Bunun aynısını IŞİD de söylüyor, El Nusra da söylüyor, Ahrar El-Şam da söylüyor, onlar da "Allah yolunda savaşmak cihattır." diyorlar.

Değerli arkadaşlar, Bakan çıkmış "En demokratik, en bilimsel, en çağdaş müfredattır." diyor. Sayın Bakan, neyin üstünü örtüyorsun, neyi anlatmaya çalışıyorsun? Sizin, bir defa, bu söylediğiniz yeni bir müfredat değil, tam tersi, aslında, AKP'nin şu anda topluma dayattığı zorbalığın öğrencilerimize, öğretmenlerimize dayatılmış bir hâlini yaşıyoruz. Laiklik tamamen yok ediliyor, Atatürk çıkarılıp yerine Tayyip Erdoğan ikame ettiriliyor. Aslında, yeni müfredatta yaşanılan şey budur. Laiklik, Hak getire. Tamamen cinsiyetçi, ırkçı, şovenist bir programla karşı karşıyayız. Dolayısıyla, bizim bu önergemizin tüm parti grupları tarafından desteklenmesi ve... Eğitim bir ülkenin en temel direğidir, buna yönelik ortak bir kararla...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - ...bu konuyu nasıl aşacağımız konusunda bir fikir birliği yapmamız gerekir diyorum, tüm grupları da bunu destekleyeme çağırıyorum.

Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)