GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Şırnak Milletvekili Ferhat Encu'ya tedavi için hastaneye götürülmesi sırasında kelepçe takılmak istenmesine ve Meclis Başkanlığının bu konuyla ilgili tutumuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:14
Tarih:26.10.2017

AHMET YILDIRIM (Muş) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Başkan, maalesef, siyasi bir darbeyle tutuklanan ve yaklaşık bir yıl önce tutuklu olduğu hâlden bugüne kadar Kandıra Cezaevi'nde kalan Şırnak Milletvekilimiz Ferhat Encu'nun ciddi hastalıkları mevcut. Bu hastalıkların tedavisiyle ilgili, hastaneye gidiş için başvuruyor ancak kelepçeli götürülmek gibi bir dayatmada bulunulunca bu dayatmayı reddederek tedaviden imtina ediyor. Bu sorunu, milletvekili açısından onur kırıcı olan bu dayatmayı bir dilekçeyle Meclis Başkanına bildiriyor. Meclis Başkanı ise hepimizin utanacağı, evlere şenlik bir cevap yazıyor. Neymiş: "Millî iradenin temsilcileri olan milletvekilleri tek bayrak, tek vatan, tek devlet, tek millet bilinciyle ülkemizi daha ileri noktalara ulaştırma gayreti içinde olmalı ve olmaya devam etmelidir." Ne alaka? Biri hasta, bir onursuzluk dayatılıyor; Meclis Başkanı ise o onursuzluğun üzerine, açık söylüyorum, çok onursuz bir yazı yazıyor. Bu Parlamentonun bir üyesine kelepçe dayatılacak ve bunu bir dilekçeyle bu Parlamentonun üyesi Meclis Başkanına bildirecek... Kaldı ki arkadaşımız bir kaymakama sözüm ona hakaretten tutuklu. Ne tek vatanı, ne tek milleti, ne tek dili, ne tek ülkesi; ne alakası var bunlarla? Utanıyorum, bu yazıdan, bu cevaptan bu Parlamentonun üyesi olarak utanıyorum. Bu Parlamentonun üyesi olan bir milletvekillinin onurunu korumayan Meclis Başkanı makamı işgal ediyordur. Üyesini korumayan, üyesinin onurunu korumayan, ona dayatılan insanlık dışı uygulamaya göz yuman ve ona hukuki kılıf bulmaya çalışan Meclis Başkanı bu vasfını yitirmiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yıldırım, devam edin.

Buyurun.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Bunca değerlendirmeden sonra, kendisi hâkimmiş gibi, başsavcıymış gibi hükmü giydirdikten sonra "Bu başvurunuzun muhatabı Adalet Bakanıdır." diyor. Kime ne anlatıyorsunuz? Bu Parlamentonun hâlâ üyesi olan bir milletvekili haksızca tutuklu, siyasi bir komployla cezaevinde olacak, ona kelepçe dayatılacak, bunu Başkanına iletecek, Başkanı tek dil, tek millet, tek vatan teraneleriyle bu konuyu geçiştirmeye ve buna yasal kılıf bulmaya çalışacak; bunu şiddetle kınıyorum ve Meclis Başkanı kendi Parlamentosunun üyelerine sahip çıkmayan, ona dayatılan onursuzluğa kılıf bulmaya çalışan bir noktaya kendini itmiştir diyorum.

Teşekkür ederim.