GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:22
Tarih:14.11.2017

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri ve Meclisin emekçileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bu torba yasayla AKP Hükûmeti emekçiye, işçiye yeni vergiler yüklerken rantiyeciye de rant sağlamaya devam ediyor.

Aslında, bugün, Türkiye'nin kanayan yaralarından bir başka alan olan, KHK'yle ihraç edilen kamu emekçilerinden bahsetmek istiyorum. Değerli arkadaşlar, OHAL'den sonra KHK'lerle kamudan bugüne kadar 150 bin civarında kamu personeli ihraç edildi. Son derece subjektif kararlarla ihraç edilen kamu personeliyle ilgili adli veya idari bir soruşturma yapılmaksızın bu insanlar işlerinden edildi. KHK'yle bu insanların hukuka, adalete gitmelerinin de önüne geçildi. İç hukuk yolları olmadığı için bu insanlar AİHM'e başvurmak istediler. AİHM'e yapılan başvurular, AKP Hükûmeti ile AİHM'in yaptığı görüşmeler neticesinde, bir OHAL Komisyonu kurulması marifetiyle, AİHM'den bu OHAL Komisyonuna iade edildi. Peki, değerli arkadaşlar, bugüne kadar bu OHAL Komisyonu ne yaptı? Herhangi bir çalışma yapmış mıdır? Şu ana kadar, bildiğimiz kadarıyla bu OHAL Komisyonuna on binlerce başvuru var ve bu OHAL Komisyonu şu ana kadar bu dosyaları nasıl inceliyor, neye göre inceliyor, bu incelemesinin neticesinde bugüne kadar varmış olduğu bir sonuç var mıdır bilmiyoruz.

Bakın, emekçiler işlerini istiyor Nuriye ve Semih örneğinde olduğu gibi. İşlerini istedikleri için bugün 2 insanımızı neredeyse ölümün eşiğinde bırakmışız. OHAL Komisyonu neden bunu incelemiyor değerli arkadaşlar? Neden bir an önce bu insanlarla ilgili bir karar verme yoluna gitmiyor? Bu insanlar yaşamlarını yitirdikten sonra mı OHAL Komisyonu inceleyecek veya OHAL Komisyonu toplam başvuruların tamamını inceleyip öyle mi bir karar verecek? Gerçekten, bu nasıl bir adaletsizlik ve vicdansızlıktır. Bunu gerçekten, bir kez daha düşünmeli ve bir an önce, bu OHAL Komisyonu, yaptığı incelemeleri, bu insanlarla ilgili verdiği kararı en azından peyderpey açıklamalı ki bu insanlar ya işlerine dönebilsinler ya da AİHM'deki hukuksal mücadelelerine devam etsinler.

Değerli arkadaşlar, bir başka önemli meselemiz daha var. Bugün, özellikle, Sağlık Bakanlığında çalışan -başka bakanlıklarda da söz konusu- birçok insan KPSS puanıyla atanıyor, tayin yeri belli oluyor, kurumu belli oluyor ama uzun bir süre bekletiliyor. Neden? İşte, "Hakkınızda güvenlik soruşturması yürütülüyor." Güvenlik soruşturması aylarca bekletildikten sonra bu insanların çoğunun eline bir kâğıt parçası yazılıyor ve "657'ye göre siz devlet memuru olamazsınız." deniliyor. Bunun yüzlerce örneği şu anda bize başvurular şeklinde geliyor değerli arkadaşlar. Peki, bu atamalar neden yapılmıyor? Güvenlik soruşturması ya da 657'ye uygunluğu neye göre belirleniyor? Bunlar tamamen subjektif kararlar, tamamen görüntüde, var olan olağanüstü hâl durumundan yararlanılarak yapılan iş ve işlemler. Bir defa, bu insanların kazanmış oldukları hakları hiçbir şekilde gasbedilmemelidir, bu insanlar derhâl görevlerine başlatılmalıdır. Değerli arkadaşlar, bu insanlar yıllarca emek vermişler, okumuşlar ve atamaları yapılmış ama sizin iki dudağınızın arasındaki bir kararla bu insanları görevlerine başlatmıyorsunuz; Millî Eğitimde böyle, Sağlık Bakanlığında böyle.

Gerçekten, OHAL'den sonraki KHK'lerle ihraç edilenlerin, Türkiye'nin vicdanı olan aydınların bir an önce görevlerine başlatılmaları gerekiyor. Bakın, binlerce, 5 binin üzerinde akademisyenimizi, aydınımızı üniversitelerinden kopardık. Dediğim gibi, kararlar son derece subjektif, hiçbir objektif kritere dayanmıyor ve sadece, sizlerin KHK'yle yazdığınız bir isim listesinden oluşuyor bunlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Onun için, bir an önce OHAL Komisyonu bu işlemlerini bitirmeli ve bu insanlar bir an önce görevlerine başlatılmalıdır diyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)