| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 15.11.2017 |
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 502 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 60'ncı maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım.
Sözlerime başlamadan önce, bugün Ağrı Eleşkirt'te PKK'lı hainlerle girdiği silahlı çatışmada şehit olan hemşehrim Mersin Mezitli Doğlu köyünden Uzman Çavuş İsmail Doğan'a Allah'tan rahmet diliyorum. Bütün Mersin'in ve Türkiye'nin başı sağ olsun.
Büyükşehir belediye sınırları içerisinde kalan hazineye ait yapılı taşınmazların satışı konusunda getirilen madde üzerinde konuşmak istiyorum. Tabii, maddeyle beraber yapılı taşınmazların ve hazineye ait yapısız taşınmazların satışına genel manada olumlu bakıyoruz. Yalnız, üzerinde özellikle kültür varlığı bulunan, tarihî eser niteliği bulunan taşınmazların belediyeye devrinin de, satışının da sakıncalı olduğunu, bunun mutlaka bir daha gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yoksa, özellikle belediye sınırı içerisinde kalıp daha önceden bu haktan faydalanamayan birçok insan mağdur durumdadır. Bunun önünün açılması olumludur.
Tabii, hazine arazileriyle ilgili problem çoktur, sadece satışla ilgili değil, kiralamayla ilgili, özel ağaçlandırmayla ilgili birçok sorun bulunmaktadır. 2/B alanlarında, yine belediye sınırları içerisinde, 2 tane komşu parsel düşünün, 2'sinin sahipleri farklı insanlar. İmar planıyla beraber bu bölge turizm alanı ilan ediliyor. 2/B olarak kullanan şahsın birisi hak sahibi oluyor, diğer vatandaşa devlet beş kuruş para ödemeden yerini gasbediyor, el koyuyor. Burada bir hak kaybı vardır. Özellikle 2/B satışlarında, turizm alanları içerisinde, imar planı içerisinde kalan bu tip yerlerdeki hak sahiplerinin hakkının korunması, devletin, nasıl diğer 2/B sahiplerine arsa veriyorsa, bu insanlara da bedelini ödemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Tabii, hazine arazileriyle ilgili yaşadığımız en büyük diğer sorun, özellikle şehir merkezlerindeki imara açılan bölgelerdeki hazine arazilerini Maliye Bakanlığı TOKİ'ye iki satır yazıyla hemen devrediyor. Bir ülkenin sadece konut yaparak, apartman yaparak büyümesi mümkün değil. Bugün, sadece Ankara İncek'te binlerce konut fazlası var, Eskişehir Yolu'nda binlerce konut fazlası var. TOKİ'nin görevi, müteahhitlerin yapamadığını yapmaktır, vatandaşın yapamadığını yapmaktır, kentsel dönüşüm yapmaktır ama bugün TOKİ, şehir içerisindeki rantı çok yüksek olan arsaları Maliyeden, Millî Emlakten devralarak buralara Emlak Konut ya da müteahhit iş birliğiyle milyon dolarlık konutlar yapmaktadır. Eskişehir Yolu'nda, İncek'te bu konutları hepinizin görmesi mümkündür. TOKİ'nin öncelikle kentsel dönüşüm yapması ve Maliyenin de TOKİ'ye bu tip yerleri devretmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Ayrıca, bir diğer önemli konu: Yine TOKİ, şehir merkezlerindeki statların birçoğunu devraldı, başta benim seçim bölgem olan Mersin olmak üzere karşılığında şehir dışlarına, şehir merkezinin dışına yeni statlar yaptı Mersin'deki stat, hemen sahilde, şehrin en güzel yerinde ve insanların yürüme mesafesindeydi. Bu stadın yerini devraldı, şehrin dışına, insanların araçla ulaşamayacağı, otoparkı olmayan, yürüme mesafesinde gidemeyeceği bir stadyum yaptı ve bugün maça giden insan sayısı en az yarı yarıya azaldı. Şehir merkezindeki yere de "Alışveriş merkezi ve konut yapacağız." diyorlar. Şehir merkezindeki yerin ya yeniden stadyum yapılması ya da buranın bir meydan, park olarak düzenlenmesi gerekmektedir.
Ayrıca, kamu yatırımlarındaki hazine arazileriyle ilgili yaşadığımız bir diğer önemli sorun, yer seçimi konusunda kurumlarla olan uyuşmazlıktır. Yine seçim bölgem olan Mersin Tarsus'ta on yılı aşkındır bir hastane serüveni yaşanıyor. Hastane yapılabilecek iki tane alan belirleniyor. Alanın bir tanesi bataklık, alanın bir tanesi de dolgu alanı, otoyolun dolgularının atıldığı alan. Bakanlık bir karar veriyor, "Bataklığa yapalım." Kamuoyunda tepki oluyor, değiştiriyor, gidiyor, "Dolgu alanına yapalım." Ona da uzmanlar karar vermiyorlar. Her seçim billboard asılıyor: "Tarsus'a şehir hastanesi yapıyoruz." "İhaleyi yaptık." deniyor. İki yıl geçti 2015 seçimlerinden bu tarafa, ortada hastane de yok, ihale de yok, hâlâ hastanenin nereye yapılacağı da belli değil. Özellikle 100-110 milyon TL para harcanacak bir hastane için her iki yerin de biz uygun olmadığını düşünüyoruz ama devlet yatırım yaparken "Arazi bedava olsun." diyor. Bedava uygun yer yoksa, 110 milyon liraya hastane yapılacaksa, bir 5-10 milyon liraya da koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti hastane yapacak bir yeri satın alıp doğru yere hastane yatırımını yapmalıdır.
Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Şimşek.