GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:27
Tarih:22.11.2017

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 502 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 113'üncü maddesinde verdiğimiz önerge üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, genel aydınlatma giderleri, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'na eklenen geçici madde kapsamında 31/12/2017 tarihine kadar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten ve ilgili belediyeler ile il özel idarelerinin genel bütçe vergi gelirleri payından karşılanmaktadır. 6446 sayılı Kanun'a eklenmesi öngörülen ek maddeyle söz konusu uygulamanın devamı sağlanmaktadır. Maddeyle, halkın ücretsiz kullanımına açık ve kamuya ait park, bahçe, tarihî ve ören yerleri ile trafik lambaları genel aydınlatma tanımından çıkarılmakta ve buraların aydınlatma giderlerinin artık genel bütçeden değil, belediyeler ile ilgili kuruluşlar tarafından ödenmesi, sınır aydınlatmalarının İçişleri Bakanlığı tarafından ödenmesi ve ibadethanelerin genel aydınlatmasının da Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından karşılanması düzenlenmiştir. TEDAŞ genel aydınlatma kapsamında elektrik enerjisini TETAŞ'tan tedarik ederek ilgili abonelere fatura edecek ve söz konusu bedellerin bir kısmı Bakanlık bütçesine konulacak ödenekten ve maddede belirtilen oranlarla ilgili belediye ve il özel idarelerinin genel bütçe vergi gelirleri payından karşılanacaktır.

Burada belki büyükşehir belediyeleri bu ücretleri ödeyebilecektir. Yalnız, ilçe belediyelerinin sokak aydınlatma paralarını ödeyebilmesi çok mümkün görülmemektedir. Şu anda genel bütçeden bu sokak aydınlatma giderlerinin ödendiği bilinmektedir.

Ben buradan soruyorum yetkililere, Hükûmete soruyorum: Acaba bu sokak aydınlatmalarında kullanılan elektriği nasıl tespit ediyorsunuz? Direklerde ya da sokak başlarında konulan saatler mi var? Yoksa kaçak elektriğin bir kısmı da buralara yüklenerek genel bütçeden mi ödenmektedir? Bu mutlaka tekrar gözden geçirilmeli ya da ilçe belediyelerine güneş enerjisi santralleri kurulmasıyla ilgili prosedür farklı bir şekilde değerlendirilerek ilçe belediyelerinin sokak aydınlatmalarını kendi imkânlarıyla yapabilmesi sağlanmalıdır.

Yoksa -geçtiğimiz yıl birçok kez dile getirdiğimiz konu- güneş enerjisi santralleri kuruldu, lisanssız olarak 1 megavatlık santrallere izin verildi ve Türkiye bir enerji çöplüğüne dönüştü. Birer megavatlık santraller birkaç kilometre aralıklarla kuruldu ve çok sayıda yüksek gerilim hatları, bağlantı hatları ve çevre kirliliği birçok bölgede; Türkiye'nin her yerinde, yol boyu gittiğimiz zaman şu anda güneş enerjisi santralleri görmekteyiz. Bu yanlıştan dönüldü şu anda, toplu olarak güneş enerjisi santrallerine izin veriliyor ama geçmişte yapılan hatanın maalesef tedavisi mümkün değil.

Elektrikle ilgili vatandaşlarımızın en büyük sorunu elektrik kesintileri. Bugün Türkiye'nin her yerinde, 81 ilin tamamında sık sık elektrik kesintileri yaşanmaktadır. Özelleştirme yapılmış, firmalar gerekli yatırımı yapmamış. Vatandaşın elektriğini, suyunu karşılamak devletin görevidir. Müteahhit bina yapıyor, elektrik abonesi olacak, Enerjisa diyor ki: "Trafonu koyarsan abone olabilirsin." Müteahhit trafo koyacak, trafo koyacak bir yer yok. İmar planında bitişikte bir yeşil alan ya da trafo alanı konulmamışsa müteahhit trafoyu koyacak yer bulamıyor. Devletin görevi, vatandaşın elektriğini vatandaşın ayağına götürmektir. Maalesef sistem düzgün işlemiyor ve vatandaş sürekli mağdur oluyor. Onun için, daha köklü bir planlama yapmamız lazım.

Yani ben seçim bölgem olan Mersin'de kafamı kaldırdığım zaman, etrafıma bir baktığım zaman 10 tane yüksek gerilim hattı geçiyor. Bazen öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki aynı arazinin içerisinden 2 tane enerji hattı geçiyor. Hem vatandaşın arazisini kat irtifakıyla, irtifak hakkıyla ya da kamulaştırmayla kullanılamaz hâle getiriyorsunuz hem de çevre kirliliği ve görüntü kirliliğine sebebiyet veriyorsunuz. Bunlarla ilgili daha doğru düzgün planlamaların yapılması lazım, Türkiye'nin doğru düzgün bir enerji politikasının olması lazım.

Eğer 2017 yılında biz vatandaşın evindeki lambayı yakamıyorsak, hafta sonları, her hafta sekiz on saat -pazar günleri, cumartesi günleri- elektrik kesintisi yapıyorsak bizim enerji politikamızın doğru olduğunu söylememiz mümkün değil. Bu kadar baraj yaptık, bu kadar termik santral yaptık, bu kadar doğal gazdan dönüşüm yaptık diyoruz, Güney Afrika'dan kömür getirip termik santralde elektrik enerjisi üretiyoruz ama maalesef hâlâ Türkiye'nin enerji ihtiyacını karşılayamıyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Şimşek.