GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:62
Tarih:21.02.2018

MUHARREM VARLI (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; grubumuz adına 2'nci madde üzerinde vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz aldım, bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Millî Eğitim Bakanlığı bürokratları ve Millî Eğitim Komisyonunda görüşülen, bugün de Genel Kurulda görüştüğümüz yardımcı doçentler yasası olarak tanımlanan bir kanun tasarısını görüşüyoruz. İnşallah, milletimize ve eğitim sistemimize hayırlı bir sonuç getirmesini diliyorum.

Tabii, burada eğitimin sadece üniversite kısmının, akademisyenlerle ilgili sıkıntıların ötesinde yaşadığı birçok sıkıntılar var. Fırat Çakıroğlu kardeşimiz biliyorsunuz bundan iki yıl önce şehit edildi. Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum ve kendisini saygıyla anıyorum, ülkücü bir şehit kardeşimizdir. Bu üniversitelerde bir tarafta okumak için gayret gösteren öğrenciler, bir tarafta da onları engellemeye çalışan bölücü terör örgütlerinin mensupları ne yazık ki bulunmaktadır. İşte, üniversitelerin en büyük problemlerinden bir tanesi de budur. Eğitim sistemimizi insanların hizmetine sunabilmek, öğrencilerin eğitimini daha da kolaylaştırmak ve daha fazla bilgi alabilmelerini sağlamak açısından güvenliklerini de sağlamak önemlidir. Bu açıdan, yaşanan bu tip problemler geçmiş yıllarda birçok insanın canını yakmıştır. Bunlardan birisi de genç ve ülkücü dava arkadaşımız Fırat Çakıroğlu kardeşimizdir. Allah'tan tekrar rahmet diliyorum, kendisini saygıyla yâd ediyorum.

Yine, üniversitelerin sayısının çoğaltılması elbette ki doğru bir şey. Yapılan güzel şeye kötü demek doğru değil ancak üniversitelerin sayısının artırılması, öğrenci sayısının artırılması, karşılığında bunların da iş bulamamasıyla alakalı problemler yaşanıyor. Üniversite sayısını ve öğrenci sayısını artırırken bir taraftan da istihdam sayısını artırmamız ve bu mezun olan öğrencilerin de bir an önce istihdam edilmesini temin etmemiz lazım. Bunun da en önemli görevlerimizden bir tanesi olması lazım. Hem Millî Eğitim Bakanlığının hem de Hükûmetin bu manada yeterli tedbirleri alıp mezun olan öğrencilerimizi bir an önce işe yerleştirmesi lazım. İşte, bunlarla alakalı atanamayan, bekleyen bir sürü öğretmen var. Ailesi yıllarca eğitimine maddi imkânlarla katkılar sağlamış, birçoğu belki de gariban, okumaya harçlık bulamazken eğitimini tamamlamış öğretmen olmuş ama bugün öğretmenliğe atanamayan ve hâlâ sırada bekleyen birçok kardeşimiz var. İnşallah, Sayın Bakan ve Millî Eğitim Bakanlığı bu konuda bir an önce tedbir oluşturur ve bu kardeşlerimiz öğretmen olarak görev yapmaya devam ederler ve her birisi almış olduğu maaşıyla kendi ailesine katkı sağlar, inşallah hayırlı yuvalar kurarlar dileğiyle buradan bu problemi de hatırlatmak istedim.

Yine, üniversite sayısının artmasıyla birlikte, öğrenci sayısının çoğalmasıyla birlikte ne yazık ki yurt problemleri de oluşmakta. Son dönemlerde çok önemli yatırımlar yapılmış olmasına rağmen, birçok yeni yurt yapılmış olmasına rağmen ne yazık ki yeterli gelmiyor. Sayın Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü bu konuda -Allah var- gerçekten gayretli çalışıyor, kendisi yakinen de bildiğimiz bir arkadaşımız ama yeterli gelmiyor, yurt sayısını artırmamız lazım. Öğrencilerimizi cemaatlerin eline düşürmemek, kafası bozuk insanların eline düşürmemek, devletin kendi imkânlarıyla sağladığı o yurtlarda öğrenimlerini tamamlamalarını sağlamak da devletin ve Hükûmetin en önemli görevlerinden bir tanesi. İşte geçmiş yıllarda "cemaat" diye faaliyet gösterip en son 15 Temmuzda hain darbe girişimini gerçekleştiren FETÖ terör örgütü de ne yazık ki bu yurtların azlığından, yetersizliğinden faydalanarak kendisine birçok yandaş edinmiştir. Bunu da unutmadan, şu anda da yine ülkemiz üzerinde hedefi olan, emelleri olan ve devletimizin kılcal damarlarına sızmaya çalışan başka cemaatleri de göz önünde bulundurarak bir an önce yurt sayılarını tamamlayıp isteyen her öğrencimizin o yurtlarda kalabilmesini temin etmemiz gerekir. Bunun da Hükûmetin önemli bir görevi olduğunu düşünüyorum.

Yine, atamaların ehil kadrodan yapılması gerektiğini, "benim sendikam iyi, senin sendikan kötü" mantığıyla atamalar yapılırsa bunların doğru olmayacağını, orayı hak eden...

Sayın Başkan, tamamlayabilir miyim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen bir dakikada.

MUHARREM VARLI (Devamla) - ...gerçekten bilgisiyle, birikimiyle hak eden insanların müdür/müdür yardımcısı yapılmasının çok doğru olacağını söylemek istiyorum. Dinimizde de zaten hak yememek en makul şeylerden bir tanesidir. Peygamber Efendimiz'in buyurduğu gibi "İşçi ve emekçinin alnının teri kurumadan hakkını verin." demesi herhâlde bize iyi bir örnek teşkil edecektir. Kim hak ediyorsa hakkını vermemiz gerekir, "senin adamın, benim adamım" mantığı doğru olmayacaktır. Ülkemizin, iyi yetişmiş, gerçekten işini iyi yapan ve işini yaparken de zevkle topluma kendisini kabul ettiren yöneticilere ihtiyacı vardır. Bu manada da yapılacak işlerin doğru yapılmasını arzu ediyoruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)