| Konu: | Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 21.02.2018 |
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; üniversiteler özgür düşünce, fikir üretme, tartışma yeri. Çok evrensel bir kurumdan bahsediyoruz. Ama biz neyi tartışıyoruz? Bu kurumları nasıl iyileştirebiliriz, nasıl daha özgür düşünceyi tartıştırabiliriz, bunu konuşmuyoruz, biz "yardımcı doçent" unvanını kaldıralım onun yerine "doktor öğretim üyesi" unvanını getirelim... Peki, birçok meslek yüksekokulu var. Bu meslek yüksekokullarında doktorasını yapan ve kadrosu öğretim görevlisi olanlar var. Öğretim görevlisi olarak girmiş, yüksek lisans yapmış, doktora yapmış, onlar da doktor. Bunlara bu unvanı veriyor muyuz? Hayır. Sadece üniversitelerde yardımcı doçent olup da yıllardır bekleyenlere doktor öğretim üyesi unvanı veriyoruz. Niye böyle bir şeye gidiyoruz? Çünkü tek adam size "Bunu değiştirin." dedi. Nasıl "TEOG'u kaldırın." dediyse bunu da size "Değiştirin, böyle bir unvan olmaz." dedi, hoşuna gitmedi. Bunlar yanlış. Demek ki özgür düşünce olsaydı bir tartışma olurdu. Üniversiteler kendi aralarında karar alırlardı. Nasıl bir unvan verilmesi lazım? Evrensel olması lazım. Buna göre zaten kendiliğinden bu maddede de bahsedilen Üniversitelerarası Kurul toplanırdı bunu ciddi bir şekilde tartışır, bu unvanı zaten verirdi.
Şimdi, bu ülkede bir 15 Temmuz yaşandı. Bir sürü öğretim üyesi FETÖ'den açığa alındı. Peki bunların yaptırdığı doktoralar, yüksek lisansları araştıran bir kurum var mı? Bunların verdiği unvanlarla hâlâ görev yapan kişilerin durumları ne olacak? Veya görev yapmıyorlar, bu unvanı kullanıyorlar; bunları da dikkate almak lazım.
81 ile üniversite açtınız ama bu kadar üniversiteyi açmak çözüm mü? Bu üniversiteleri donatabildiniz mi, yeterli teknolojik düzeye eriştirebildiniz mi? Yani, kütüphaneleri var mı, rahatlıkla elektronik kitapları tarayabiliyorlar mı, birçok üniversitenin veya yabancı üniversitenin yayınlarına erişebiliyorlar mı, fiziki mekânları yeterli mi? Yani bu üniversiteleri açmak çözüm mü, yoksa bunları donatmamız mı gerekli? Yani size sorum şu: Sayı mı, yoksa kalite mi?
Ve "Üniversiteler özgür olmalı." dedik. Yani her düşünceye karşı tartışma ortamını yaratan yerler olması lazım. Bu ülkede tek adam rejimi geldi, o kadar üniversiteleri susturdunuz ki, hukuk fakültesindeki hocalar bile bu anayasa değişikliğine karşı çıkamadılar, görüş bile belirtemediler. Demek ki özgür düşünce yok.
Ekonomi son derece önemli. Bakın, Türkiye'de ekonomi büyümüyor. Türkiye, tarihinin en yüksek cari açığını veriyor. Eğer ekonomik büyüme olmazsa... Ki, bizim ülkemizde görünen bir büyüme var ama bu sanal büyüme, gerçekte bu büyüme gerçekleşmiyor. Niye? Birçok üniversiteden mezun olan gençler moral bozukluğu içerisinde. Eğitim fakültesi açıyorsunuz, öğretmenler işsiz. Çalışan öğretmenler sözlü sınava giriyorlar, ancak bu şekilde öğretmen olabiliyorlar. Fikirlerini bile beyan edemiyorlar, konuşamıyorlar. Niye? "Aman ters bir şey söylersem atamam yapılmaz." Öğretmeni sözleşmeli yaptırıyorsunuz, ücretli yaptırıyorsunuz. Bunlar yanlış. Bir sürü ziraat fakültesi açıyoruz, ziraat mühendisleri işsiz. Bir sürü işletme fakültesi açıyoruz, Türkiye'de yeni işletmeler kurulmuyor, ekonomi büyümüyor. O işletmeleri kim yönetecek? Oradan çıkan işletme mezunları yönetecek. Oranın hesabını kim yapacak? Hesabını kitabını endüstri mühendisleri yapacak, iktisatçılar yapacak. Onun makine ihtiyacını kim karşılayacak? Makine mühendisleri, makine teknikerleri çizim yapacaklar. Ama ekonomiyi büyütemediğimiz için biz ne yapıyoruz? Üniversite açıyoruz, bol bol üniversiteli işsizlerimiz var, üniversiteli işsizlerimiz çoğalıyor. Siz hâlâ burada "Unvan ne olsun?" tartışmasına giriyorsunuz ama bir akademisyen olarak söylüyorum: Üniversitelerin gerçek sorunlarına çözüm üretmiyorsunuz. Bir defa, özgür düşünce üniversitelerde olmalı, bir öğretim üyesi size ters gelecek de olsa fikrini rahatlıkla söyleyebilmeli, bundan dolayı hiçbir şekilde mağdur olmamalı.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.