GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:68
Tarih:08.03.2018

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 533 sayılı Yasa'nın 16'ncı maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum.

Sözlerime başlarken ben şunu ifade etmek istiyorum: 2015'ten bu yana -2015, 2016, 2017- Sayın Bakan, Türkiye'de kişi başı millî gelir düşüyor dolar bazında. Nasıl büyüyoruz, biz anlamıyoruz. Kimler büyüyor, nasıl büyüyor, bir türlü anlayamıyoruz.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Yüzde 1 büyüyor, yüzde 1.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Devamla) - Evet, Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Sizlerin de çok iyi bildiği gibi, günümüz dünyasında kadın-erkek eşitsizliğinin en somut yaşandığı alanlardan biri siyasi hayattır. Bugün siyasi partiler kadın kotaları belirleyerek bu eksiği kapatmaya çalışıyorlar ancak bu tavrın demokratik olduğunu söylemek oldukça zor. Zira kota uygulamasıyla kadın korunmaya muhtaç bir insan grubu olarak görülmekte ve gizli bir ayrımcılığa tabi tutulmaktadır. Bu durum katılımcı ve çoğulcu demokrasi için önemli bir problemdir ve mutlaka çözülmelidir.

Son yıllarda ülkemizde kadınların karşılaştığı zorluklar giderek artmaktadır. Kadınlarımıza yönelik insanlığa sığmayan saldırıların, şiddet uygulamalarının, taciz ve tecavüz vakalarının endişe verici bir şekilde arttığı ne yazık ki hazin bir vakadır. 21'inci yüzyılda ülkemizde 8 yaşındaki bir çocuk öz amcası tarafından tacize uğradığında "O gün tayt giydiğim için mi amcam bana bunu yaptı?" diyorsa vicdanlarımızı sorgulamalıyız.

Okullarda çocukluktan başlayarak cinsiyet eşitsizliği öğretilmelidir ki çocuklarımız cinsel tacize uğradıklarında kendilerini suçlu görmek yerine, bunu yapanların suçlu olduklarını bilmeli ve baskı hissetmeden haklarını haykırabilmelidir.

Kadınlar Günü'nde çıkıp göstermelik açıklamalar yapıp sonrasında her kim olursa olsun "O kadın, kız mıdır, kadın mıdır?" diyen, "Giydiği şort ortama uygun değildi, bu nedenle sinirlenip tekme attım." diyen, hamile kadına "Böyle karınla sokakta gezilmez." diyen zihniyetlere gereken cezalar verilmeden kadın hakları savunulamaz. Söylemler ve eylemler birbirini tutmadığı sürece, yapılan açıklamalar kadınları tatmin edici olmayacaktır.

Sokak ortasında arkası arkasına katledilen, töre ve geleneklerin gerisine gizlenen katiller tarafından gencecik yaşta hunharca kıyılan kadınların, genç kızların dramları devam eden bir ülkeyiz. Günümüzde OHAL'de bile kadınlar ezilmektedir. Eşinin yaptığı işlerden kadınlar sorumlu tutulabilmekte, işinden atılmakta, soruşturmaya tabi tutulmaktadır. Bu bile Hükûmetin, kadınlara bir birey olarak değil, erkeğin emrindeki birey olarak baktığını göstermektedir. Bu anlayışın bu konuda göz boyamadan öte bir şeyler yapması da mümkün değildir.

Değerli milletvekilleri, 8/3/2012 tarih ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, bir koruma kanunu varken sayın Hükûmet yetkililerine şu soruları sormak istiyorum: Türkiye'deki kadınların ne kadarı eşlerinden şiddet görmektedir? Kadınlar son dönemlerde elde ettikleri yasal hakları ne derece bilmektedir? Hükûmet olarak ne gibi bilinçlendirme çalışmaları yapılmaktadır? Bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kaç kadın cinayete kurban gitmiştir ve kaç kadın tacize maruz kalmıştır? Çıkan yasalar kadına yönelik şiddeti azaltmış mıdır? Verilen evden uzaklaştırma cezaları ne kadar etkili olmuştur? Evden uzaklaştırma cezası alan kişi, mahkeme tarafından rehabilitasyona yönlendirilmekte midir?

Değerli milletvekilleri, kadınlar hayatının her aşamasında cinsiyet ayrımına uğramaktadır. Kadınların yüzde 14,1'inin etnik, dinî, mezhebi; yüzde 13,8'inin siyasi görüşü nedeniyle ayrımcılığa uğradıkları yapılan araştırmalarla ortaya konmaktadır.

Öte yandan, kadınların yüzde 23,2'si işe alımda, yüzde 12,6'sı ise ücret ve kazançlarda ayrımcılığa uğruyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Kuyucuoğlu.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Devamla) - Terfi ve atamalarda ayrımcılık yaşadığını düşünen kadınların oranı ise yüzde 11,4'tür.

Hamasi nutuklarla kadınlara destek mesajları yerine, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri olarak gerekli kanuni altyapıları oluşturmak bizlerin asli görevidir.

Bu duygu ve düşüncelerle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü tekrar kutluyor, tüm kadınlarımıza en iyi dileklerimi sunuyorum.

Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)