| Konu: | 21 Mart Nevruz Bayramı'nı kutladığına, 23'üncü Dönem Ankara Milletvekili Ahmet Deniz Bölükbaşı'na Allah'tan rahmet dilediğine ve 21 Mart Âşık Veysel'in ölümünün 45'inci yıl dönümüne ilişkin konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 75 |
| Tarih: | 21.03.2018 |
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, ülkemizin, bölgemizin ve dünyanın pek çok yerinde kardeşlik için, tam anlamıyla millî birlik ve beraberlik için kaybedecek bir gün değil, bir ana bile tahammülümüzün olmadığı bu güzel bahar gününün, Nevruz'un milletimizin, bölgemizin ve dünyanın geleceğine hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Nevruz ateşinin Anadolu'dan bölgemize, bölgemizden tüm cihana yayılarak insanlığı sarması ve kucaklaması hepimizin ortak temennisidir. Bu güzel toprakların havasını teneffüs eden, ideallerini ve ortak geleceğini paylaşan herkesin bayramı olan Nevruz, bunu bozmak isteyen gafillere de verilebilecek en anlamlı cevap olacaktır. Ayrılığın değil kavuşmanın, kavganın değil barışın ve sevginin bayramı olan Nevruz birlik ve beraberliğimizi perçinleyecek, güzel günleri getirecektir. Bu vesileyle, Türkiye'mizin, milletimizin ve gönül coğrafyamızın Nevruz Bayramı'nı en içten dileklerimizle kutluyor, barış, huzur ve mutluluklar getirmesini temenni ediyorum.
Sayın milletvekilleri, dün acı bir haber aldık. Milliyetçi Hareket Partisi 23'üncü Dönem Ankara Milletvekili Sayın Ahmet Deniz Bölükbaşı'nın vefat haberiydi. Yarın saat 11.00'de Mecliste cenaze töreni olacak haberini aldık. Bu vesileyle, kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi camiasına ve tüm sevenlerine de başsağlığı diliyoruz.
Yine bugün, Down Sendromu Farkındalık Günü. Az önce buradaydı kardeşlerimiz. Down sendromu bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Dünya farklılıklarla güzeldir. "Gerçek dostlar kromozom saymaz." derler. Aslında Down sendromu bir eksiklik değil, artı 1 fazlalıktır, bunu bilmemiz gerekiyor. Down sendromlu çocukların insani değerleri son derece yüksektir. Pozitiftirler, yalan, riya nedir bilmezler, yürekleri sevgi doludur ve sevgileri karşılıksızdır. Yine, buradan, öyle zannediyorum ki tüm siyasi parti gruplarımızın da mutabakatıyla, yarın, inşallah, bu konuyla ilgili ortak bir Meclis araştırması önergesi verilecektir. Bu konudaki duyarlılıkları, hassasiyetlerinden dolayı da tüm siyasi parti gruplarımıza da ayrıca teşekkür ediyorum.
Yine, değerli milletvekilleri, halk müziğimizin efsane ismi, gönül gözüyle gören büyük usta Aşık Veysel'in ölüm yıl dönümü. Vefatının üzerinden kırk beş yıl geçmesine rağmen biz onu unutmadık. İnsana olduğu kadar toprağa da büyük bir sevgiyle bağlı olduğunu "Gözlerim görseydi, toprağı tanıyamazdım, sizin gibi basar geçerdim." sözleriyle...
Burada ben özellikle Aşık Veysel'in bir iki dizesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Bize çok şeyler öğretmiştir, gönül gözüyle görmüştür:
"Beni hor görme kardeşim
Sen altınsın ben tunç muyum
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben sac mıyım
Topraktandır cümle beden
Nefsi öldür ölmeden
Böyle emretmiş yaradan
Sen kalemsin ben uç muyum
Tabiata Veysel âşık
Topraktan olduk kardaşık
Aynı yolcuyuz yoldaşık
Sen yolcusun ben bac mıyım."
Sevgili milletvekilleri, değerli milletvekilleri; gerçekten bizim önemli simalarımız, önemli isimlerimiz var; onları günü geldiğinde de anmadan geçemiyoruz. Bize çok önemli nasihatleri de oluyor, bir yaşanmışlıkları var. Bu vesileyle de bu ölüm yıl dönümünde Âşık Veysel'i de bir kez daha rahmet ve şükranla yâd ediyorum.
Şimdi, sisteme giren sayın milletvekillerine... Bugün tabii, önemli bir gün; Down sendromu var, Âşık Veysel var, nevruz var. Dilerseniz, bugün 20 kişiye söz verelim. (AK PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)