GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:10
Tarih:25.07.2018

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Az önce, FETÖ bağlantısı iddiasıyla yargılanan Amerikalı Rahip Brunson'un tutukluluğunun sona erdiğini ve ev hapsine çıkarıldığını öğrendik. Gördüğünüz gibi ülkemizde tutukluluk dışında da adli kontrol tedbirleri mümkün. Madem öyle, İstanbul'da yüz binlerce yurttaşımızın oyunu olarak bu Meclise yeniden seçilen kendi yurttaşımız Enis Berberoğlu hakkında üst mahkemelerin 2 kez bozma kararı olmasına rağmen neden dört yüz yedi gündür hapiste? Bu konuda Yargıtaya, Anayasa Mahkemesine ve iradesi yok sayılan yüce Meclisimize bu hukuk ayıbının derhâl ortadan kaldırılması ve Enis Berberoğlu'nun ve tabii ki diğer tutuklu milletvekilimizin bu çatı altında görevine devam etmesinin sağlanması çağrısında bulunuyorum.

Değerli arkadaşlarım, milyonlarca gencimizin beklentisi hâline gelen bedelli askerliğin son bir kez çıkarılmasına karşı değiliz ancak sürekli bedelli askerlik beklentisi oluşturularak bu adaletsiz, hakkaniyetsiz, eşitlik ilkesine aykırı ve vicdanları zedeleyen uygulamanın devamının sağlanmasını doğru bulmuyoruz çünkü Türk milletinin çok önemli değer atfettiği askerlik kurumu yıpratılmaktadır. Gençlerimiz arasında "parası olmadığı için zorunlu askerlik yapan" ve "parasını ödeyerek yapmayan" diye vicdanları sızlatan bir ayrımı hep birlikte yaratmaktayız. İhtiyacımız olan hem karşı karşıya kaldığımız tehditlere karşı ülkemizin caydırıcılığını koruyacak, sağlayacak bir profesyonel ordudur hem de gençlerimiz arasında ayrımcılığa, eşitsizliğe yol açmayan, insan hakları sözleşmeleriyle uyumlu bir askerî ya da sivil kamusal zorunlu hizmet uygulamasıdır. Bunu hep birlikte sağlamalıyız.

Değerli arkadaşlarım, ekonomideki kötü yönetiminizin yarattığı krizi bedelli paralarıyla kapatma niyetindeyseniz bunu düzeltemezsiniz. Zaten Sayıştay raporları ortada. Daha önce bu ülkenin evlatlarının güç bela toplayarak ödediği bedelli askerlik paraları kamuya lüks araç alımına harcanmış. Bu kez de benzer bir vurdumduymazlık içinde, savurganlık içinde olmamanız için sizleri baştan uyarmak isteriz.

Ekonomimizin düze çıkması için bedelli askerlik paralarından önce güven gerekir, hukuk güvenliği gerekir, yatırım güvenliği gerekir. Demokrasi sadece sandıktan çıkmak değildir; gerçek anlamda özgürlükleri, çoğulculuğu, hukukun üstünlüğünü, adaleti hayatın her alanında hâkim kılmaktır. Bakın, Amerikalı bir rahibin tutukluluğu sadece ev hapsine döndü ve piyasalar olumlu etkilendi. Gördünüz, bu kürsüden defalarca söyledik, yine söylüyoruz, Türkiye'de yargılanan herkes tutuklu yargılanmak zorunda değildir. Yapılması gereken, Enis Berberoğlu'nu, Osman Kavala'yı, Ahmet Altan'ı, Eren Erdem'i, ODTÜ'lü öğrencileri, gazetecileri, siyasetçileri, akademisyenleri, düşündüğü için cezaevinde olan aydınlarımızı özgürlüklerine kavuşturmak olmalıdır.

Değerli arkadaşlarım, bu paket içinde birçok adaletsizlik, ayrımcılık taşıyan maddeler var. Bakın, hekim ve diş hekimlerinin emeklilik aylıklarında iyileştirme yapıyoruz, bunun yanı sıra fiilî hizmet zammı veriyoruz. Haklarıdır, çok doğru bir şey yapıyoruz ancak bir şeyi unutuyoruz, sağlığın bir ekip işi olduğunu unutuyoruz. Sağlık hizmetleri bir bütündür; bu ekipte doktorlar, hemşireler, laboratuvar, röntgen ve anestezi teknikerleri, hasta bakıcı ve kayıt elemanları da var. Tabii, bir de eczacılar var ama bu pakette aynı koşullar altında çalışan sağlık ve sosyal hizmet emekçileri arasında çok büyük bir ayrımcılık yapmaktasınız. Bu ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını talep ediyoruz.

Konunun bir de veteriner hekimler boyutu var. Köy ve ahır şartlarında, zorlu koşullarda iki yüzden fazla tehlikeli hastalık riski altında çalışan veteriner hekimlerimiz var. Mesleğin özlük hakları açısından eşit haklara sahip olmaları gerekir ama bakıyoruz, onlar da bu paketin dışında bırakılmış. Veteriner hekimlerin mutlaka kapsam içine alınması gerekir.

Değerli arkadaşlarım, Türkiye'nin bu zorlu çalışma koşulları altında sadece hekimler yıpranmıyor, yirmi yıldan fazla mensubu olduğum gazetecilik mesleğinde de mesai mefhumu yoktur, haftada altmış yetmiş saat çalışmak zorunda kalan basın emekçilerine de 2008 yılında ellerinden alınan yıpranma payı hakkının aynı şekilde iade edilmesini talep ediyoruz. (AK PARTİ sıralarından "O verildi." sesi) Tam olarak verilmedi, kısıtlanarak verildi.

Değerli arkadaşlarım, bu pakette, harp okullarının 2'nci, 3'üncü, 4'üncü sınıflarına üniversitelerden öğrenci alınmasının önünü açan bir düzenleme var. Bu düzenleme de çok sıkıntı yaratacaktır çünkü hızlandırılmış subaylık Türk Silahlı Kuvvetlerine yarar değil zarar getirecektir. Özellikle, son sınıfta harp okuluna gelen bir üniversitelinin kısa süre sonra kıtaya çıkacak ve subay olarak görevine başlayacak olmasının askerlik mesleğinin kendine özgü doğası içinde çok derin sorunlar yaratacağı düşüncesindeyiz. Bu düşüncelerimizin dikkate alınması umuduyla hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)