| Konu: | Türkiye Kalkınma Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 6 |
| Tarih: | 10.10.2018 |
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Malatya) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, çok kıymetli vekillerim; ben çiftçilerin yoğun olduğu bir bölge ve ilden geliyorum, dolayısıyla çiftçilerimizin sorununu yakından biliyorum. Bugün birçok arkadaşımız bu konuda fikirlerini beyan ettiler ama Malatya'nın da kendine has sorunları var tabii ki, bu sorunların başında da kayısı ve tütün geliyor. Üreticilerin en büyük sorunu girdi maliyetinin yüksek olması. Bu girdi maliyetinin yüksek olmasından dolayı da çiftçilerin dile getirdiği en büyük sorun "Eğer bu maliyetler azalmazsa biz çiftçilik yapmayacağız bundan sonra." "Peki, ne yapabiliriz?" diyorum çiftçi arkadaşlara "Devlet bize ucuz mazot versin, gübre versin; biz para yerine bunları alalım." diyorlar. Tarım kredi kooperatiflerinin yapmış olduğu yardımlar belli, bu yardımlar sürekli ertelemeyle geçiyor ve beş yıl üst üste yardımları ertelenen çiftçi faiz altında boğulmuş durumda. "Bu boğulmanın bir çözümü var mı?" diye soruyorum çiftçi arkadaşlarımıza "Var." diyorlar. "Nedir?" Beş yılda ulaşmış olan bu borçların faizlerinin silinerek yeniden yapılandırılmasını talep ediyorlar yani bir dahaki sefere ertelenmesini istemiyor üreticiler.
Tabii, tarımla alakalı kurumlar var; Et ve Süt Kurumu, tarım kredi kooperatifleri. Bunlardan şikâyetçiler. Bu şikâyetlerinde işin ehli, iş sahibi, işi bilen insanlar olmadığını vurguluyorlar. Bizler de diyoruz ki "Mecliste bunu gündeme getirip işi ehline vereceğiz."
En büyük sorun stokçular. Üretici ürettiği malı 1 liradan verir, bu da rafta 5 liraya satılırsa, tabii bunda da çok büyük sıkıntı çektiklerini dile getiriyorlar. Stokçularla mücadelenin de örgütlenmeden, birlikten ve bir olmadan geldiğini ifade ediyorlar. En büyük şeylerden bir tanesi de Malatya'daki Kayısı Birliğinin, geçmişte bazı hataları olmasına rağmen, yeniden yapılanmamış olması. "Biz Kayısı Birliğinin yeniden kurulmasını ve Malatya'da beş yıldır yapılmayan Kayısı Fuarının uluslararası boyutta yapılmasını talep ediyoruz." diyorlar.
Üreticinin örgütlenmesi için kurumların desteğine ihtiyacı var. Tabii, bu kurumlar da yukarıda ismini zikrettiğim tarımla alakalı kurumlar. Eğer bu kurumlar gerekli desteği vermezlerse, yerine bu işi yapabilecek işinin ehli, işin sahibi insanların atanması gerek.
Dün, aslında söz almak istedim ama fırsat bulamadım bir Malatyalı olarak. Geçmişe vefa duymak, bugüne ve yarınlara da saygı duymak demektir. Bunu burada söylememdeki amaç, ekonomik krizin ülke gündemini meşgul ettiği bugünlerde, Türk milletinin ölümsüz başbuğu, Türk devletinin kurucu başbuğu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün silah arkadaşı, birlikte Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduğu, Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci Cumhurbaşkanı, eski Başbakanlardan, kırk yıl Malatya Milletvekilliği yapmış Mustafa İsmet İnönü hakkında yapılan haksız eleştirilere üzülmemek elde değil. (CHP sıralarından alkışlar) Konunun siyasi olarak tartışılmasını muhataplarına bırakarak bu konuya bir Malatyalı olarak üzüldüğümü belirtmek isterim çünkü bir Müslüman için Yüce Peygamberimiz'in "Ölülerinizin güzel hâllerini yâd ediniz, kötü hâllerini söylemekten çekininiz." sözü bu konuda en güzel yol göstericidir. Unutmayalım, geçmişe vefa duymak, bugüne ve yarınlara da saygı duymak demektir ki ünlü bir sözü var, tarihe geçmiştir: "Bir memlekette namuslular namussuzlar kadar cesur olmadıkça o memlekette kurtuluş yoktur." diyerek Türk siyasetine damga vurmuştur. (MHP, CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) 1946 yılında çok partili parlamenter sisteme geçişin önünü açarak Türkiye'de demokrasinin yerleşmesi için önemli bir siyasi adım atmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Başkan, beş dakika verin.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bence on dakika verin Başkanım.
BAŞKAN - Yani Sayın Fendoğlu hak ediyor.
Buyurun.
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Devamla) - Türk siyasi hayatında Malatya İsmet İnönü'yle, İsmet İnönü Malatya'yla özdeşleşmiştir; yine Turgut Özal'la özdeşleşmiştir, kayısıyla özdeşleşmiştir. Bunlar...
METİN NURULLAH SAZAK (Eskişehir) - Hamido'yla özdeşleşmiştir.
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Devamla) - Tabii, Hamit Fendoğlu'nun da yeğeniyim -Şehit Hamit Fendoğlu'nun- onu da söylemek zorundayım. (MHP, CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
Kısacası, o, Malatyalıların İsmet Paşasıdır, Turgut Özal'ıdır, kayısısıdır. Onun hatırasına sahip çıkmak, hele hele yüce Mecliste, her Malatyalının görevidir.
Saygılar sunarım. (MHP, CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)