GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Demokratik siyasetin önündeki engellere ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:7
Tarih:16.10.2018

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; geçen hafta partimize ve yakın ilişkili olduğumuz demokratik kitle örgütlerine yönelik, çok sayıda üye ve yöneticimizin gözaltına alınması ve bir kısmının tutuklanmasıyla sonuçlanan bir operasyon gerçekleştirildi. Tutuklananlar arasında partimizin Diyarbakır ve Batman İl Eş Başkanları Sevgili Şerif Camcı ve Sevgili Nizamettin Toğuş da var. İçişleri Bakanlığı, cumhuriyet savcılığı ve Emniyet birimleri operasyonlara "terör örgütüne yönelik operasyonlar" dese de bu operasyonların siyasi amaçlar taşıdığına hiç kuşku yok çünkü hedef alınan kişilerin neredeyse tamamı siyasi kimlikleriyle tanınanlar. Kaldı ki Sayın Erdoğan'ın yerel yönetim seçimlerine ilişkin sözlerinin hemen sonrasında bu operasyonların yapılması başka bir biçimde açıklanamaz.

Bizler bu operasyonlara "siyasi soykırım operasyonları" diyoruz çünkü operasyonun hedefinde siyasiler var ve bu operasyonlar yürüttüğümüz siyasetin yok edilmesi amacını taşıyor. Operasyonun başlama biçimi de çok tanıdık, âdeta FETÖ gitmiş, ruhu kalmış; kimliği belirsiz ihbarcı bir vatandaş ve gizli tanık. Nasıl ama? İhbarcıyı bir dinleyin, evlere şenlik. "Amirim, bunlar Avrupa'ya gidiyor, Erbil'e gidiyor, bir şeyler oluyor." falan falan... Gizli tanık ise on numara, mübarek, her şeyi biliyor, herkesi tanıyor, her konuda bilgisi de var, fikri de var; yersen. Yarın öbür gün düzen ve ihtiyaçlar değişir de tıpkı Rahip Brunson olayında olduğu gibi "Amirim, hâkimim; siz beni yanlış anladınız." derse hiç şaşırmayın.

Peki, siyaset yapan arkadaşlarımızın eylemleri neler? Cenaze törenine katılmak, basın açıklamasına katılmak, protesto etkinliklerine katılmak, "tweet" atmak vesaire vesaire. Mutlaka anımsayanlar olacaktır, milletvekilliği düşürülen Grup Başkan Vekilimiz Sevgili Ahmet Yıldırım da anlatmıştı, partimizin Bursa il yöneticileri hakkında hazırlanan ve polis notunun sehven unutulduğu şişirilmiş iddianamenin 317'nci sayfasında aynen şunlar yazılıydı: "Bir kadın örgütü olan KJA'nın Bursa sayfasında kahvaltıdan foto paylaşımı var. Bir kahvaltı yapacaklar, kahvaltının davetiyesi 10 TL'dir. Biz bu 10 TL'yle örgüte yardım ediyorlar diyeceğiz. Ceylan ve Mediha -bu kişiler bizim Yıldırım ve Yenişehir ilçe yöneticilerimizdi- kendi Face'lerinde paylaştı, ortak bir tespit yapacağız, ikisini de ekleyeceğiz. Davetiye satışıyla ilgili görüşmeleri var, önemli. Bir de bunu terör finansmanı falan, üfleriz, Gazi Ağabey'in dediği gibi." Üfleme üzerine kurulu polis fezlekeleri ve iddianameler. Bakalım, geçen haftaki operasyonların fezlekelerinde, eğer dönüşürse iddianamelerinde neler olacak? "Bunlar siyaset yapıyor." diyemeyeceklerine göre elbette üfleyecekler.

Bakınız, bizim yürüttüğümüz siyaset tarzını beğenmeyebilirsiniz, bizi sevmeyebilirsiniz, hatta bizden nefret edebilirsiniz; tıpkı bizim yaptığımız gibi kapı kapı dolaşıp lütfen siyaset yapın. Siyasetinizin halklarımıza kan, gözyaşı, yoksulluk, işsizlik, dünyadan yalıtılmışlık dışında bir şey getirmediğini anlattığımız gibi, siz de bizim siyasetimizin yanlışlarını anlatın. Siyaset yapana siyasetle karşılık verilir, polis operasyonları, tutuklamalar ve davalarla değil. Bizler yalnız aynı gök kubbe altında değil, aynı ülkede, aynı topraklarda, aynı Meclis çatısı altında siyaset yapan insanlarız, aynı yemekhanede birbirimizin yüzüne bakarak yemek yiyoruz. Yasal, meşru siyaset kurumlarına zarar vermek, yasal, meşru siyaset yapanları tutuklayıp hapse atmak kimseye yarar sağlamaz. Bu, hiç de haklı bir geleceğe hizmet etmez. Siyasi partiler ve kurumlar aracılığıyla siyaset yapılabileceğine olan inanç zedelenirse sizce insanlar sorunlarını nasıl çözeceklerini düşünürler? Varlığı ve kimliği inkâr edilmiş, varlığı ve kimliği tanınmış ama dili yok sayılmış, milyonlarca insanın konuştuğu diline "bilinmeyen bir dil" denilen insanlar sorunlarını meşru ve yasal siyasetle çözemeyeceklerini düşünürse sizce ne yapar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Tiryaki.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Son sözlerimi söyleyeceğim kısaltarak Sevgili Başkan.

BAŞKAN - Bir dakika daha süre verdim.

Buyurun.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) - Teşekkür ederim.

Lütfen, ülkemizi bu kısır döngüden kurtaralım yoksa onlarca yıl aynı yerde sayacak, fakirleşecek, yalnızlaşacak, mutsuzlaşacak ve en önemlisi gencecik evlatlarımızı toprağa gömmeye devam edeceğiz, binlerce çocuğu yetim, kadını dul, yüreği evlat acısıyla dolu anne ve babaya, gelecek nesillere miras bırakacağız. Emin olun, bu sorunları başka biçimde çözebiliriz. Bunun için, lütfen ve önce siyasetin önünü tıkamayın, siyaset yapmak isteyenleri gözaltına alarak, tutuklayarak, hapse atarak gelecek umudunu söndürmeyin ve artık bu güç zehirlenmesinden kurtulun.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Tiryaki.