GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 19 Ekim Bosna-Hersek Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç'in 15'inci ölüm yıl dönümüne, 16 Ekim Dünya Gıda Günü'nde AK PARTİ hükûmetleri olarak gıdanın her aşamasında icraatlar, reformlar gerçekleştirdiklerine, her türlü teşvikle çiftçileri kaliteli ürün üretme imkânına kavuşturma gayreti içinde olduklarına, tarımsal üretimde ve ihracatında artış meydana geldiğine, sertifika çalışmalarını sürdüreceklerine, anayasal ve yasal reformlar yapmaya gayret ettiklerine, Cemal Kaşıkçı olayının sonuna kadar takipçisi olacaklarına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:7
Tarih:16.10.2018

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Bu hafta Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç'in ölümünün, vefatının 16'ncı yıl dönümünü idrak ediyoruz. Bilge Kral baskıya, zulme, asimilasyona karşı örnek bir mücadeleyle ve liderliğiyle dünyadaki tüm mazlumlara ilham kaynağı olmuştur, bir milleti yeniden kendi ayakları üzerine kaldırmıştır. O, Bosna halkının yaşadığı zulme, her türlü güçlük ve zorluğa rağmen "Geleceğimizi geçmişimizde aramayacağız, kin ve nefret, intikam peşinde koşmayacağız." diyebilecek kadar kendinden, inancından, milletinden ve halkından emin bir liderdi. Bir düşünce ve dava adamı olarak Hakk'a inanan, halka dayanan, millî siyaset anlayışıyla Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç'i vefatının 16'ncı yıl dönümünde rahmet, şükran ve minnetle yâd ediyor, bu vesileyle Bosnalı kardeşlerimizi muhabbet ve saygıyla selamlıyorum.

Tabii, diğer taraftan bu hafta yine Dünya Gıda Günü'nü yaşıyoruz. Tabii, özellikle on altı yıldan beri AK PARTİ hükûmetleri olarak, gıdanın ilk aşaması olan çiftçilerimizin tarlada ürettikleri ürünlerde mamul ürün olarak, endüstriyel ürün olarak ta son tüketiciye gidene kadar tüm aşamalarda sertifikasyon ile kalite artırma noktasında icraatlar ve reformlar gerçekleştirdik. Ve netice itibarıyla, bir istatistiğe baktığımızda on altı yıl boyunca 2002'de 8.700 civarında olan çiftçilerimizin traktör sahipliği, bugün hamdolsun 87 bin-90 bin rakamlarına ulaşmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin Sayın Özkan.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Yine, yerli tohum üretimi gerçekleştirmeye ve çiftçilerimizi her türlü destek ve teşvikle kaliteli ürünler üretme imkânına kavuşturmaya gayret ettik. Yine, aynı şekilde on altı yıl boyunca tarımsal üretim ihracatına baktığımız zaman çiftçilerimizin tarımsal üretiminde yaklaşık 3 kat civarında artış ve ihracatımızda buna bağlı artış meydana gelmiştir. Bu noktada, yaptığımız gıda konusundaki helal sertifikasyon ve organik gıda sertifikasyonu gibi sertifika çalışmalarını, kaliteli ürün noktasındaki çalışmalarımızı sürdüreceğimizi ifade ederim.

Diğer taraftan, tabii, özellikle 142-150 yıllık anayasacılık tarihimize baktığımız zaman sürekli hani Montesquieu'nun ifade ettiği "..."(x) kuvvetler ayrılığı noktasında...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Özkan.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Kuvvetler ayrılığı noktasında, yasama, yürütme ve yargı erklerinin bağımsız ve kendi işlerini en güzel şekilde yapabilmeleri için anayasal ve yasal reformlar yapmaya gayret ettik. Bu reformları her zaman örnek aldığımız Avrupa Birliği uygulamalarını ve müktesebatını dikkate alarak gerçekleştirdik. Müzakere sürecinde gerçekleştirdiğimiz bu reformlar sayesinde, hamdolsun, bugün yargının verdiği kararlarda haksız yere vatandaşlarımıza itham gerçekleştirmek noktasındaki sayı ciddi anlamda azalmıştır. Yani bir davada ciddi deliller yoksa savcılarımızın dava açmaması için bir dizi reform gerçekleştirdik. Yine, yargımızın sadece bağımsız değil, aynı zamanda tarafsız bir şekilde görevlerini yapabilmeleri için gelişmiş demokrasilerdeki ve hukuk sistemlerindeki yargısal reformlarımızı...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Özkan.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - ...anayasal ve hukuk düzenimizin içerisine hamdolsun kazandırdık. Bu noktada eğer bakacağımız bir makam varsa Trump'ın ağzına bakmak yerine, bence bu ülkenin millî ve yerli siyasetinin, seçilmiş Cumhurbaşkanımızın ne dediğine bakmanın doğru olacağını düşünüyorum.

Evet, hem bir taraftan ABD'yle menfaat çatışması yaşayacağız... Bölgemizi, barışımızı tehdit eden bazı girişimlerde bulunduğu bugün aşikâr. Yani stratejik ortak olarak gördüğümüz ancak buna aykırı davranan Trump her türlü ikamıza rağmen eğer PYD'ye, PKK'ya, YPG'ye 5 bin tır silah gönderiyorsa, herhâlde bu ülkeye düşmanlık içerisinde olan bir devlet başkanının ağzına bakmak yerine bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanının ne dediğine bakmanın doğru olacağının altını çizmek gerektiğini ifade ediyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Onun ağzına biz değil, siz bakıyorsunuz.

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Özkan ama son bir dakika.

Buyurun.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Son söz olarak... Tabii, ülkemizde yaşanan Kaşıkçı olayı hem ülkemizi üzmüş hem de dünyanın bize bakışında bazılarının Türkiye'ye bir şey söylemek için fırsat devşirmeye gayret ettiklerini görüyoruz.

Her şeyden önce, hukuk devleti ve uluslararası hukukun kuralları var. Acaba bu olay başka bir ülkede gerçekleşmiş olsaydı ne olurdu? Dünyanın hiçbir ülkesi diplomatik bir misyon temsilciliğinin bulunduğu yere her zaman istediği gibi giremez. Ancak insan haklarının ve hukuk devleti olmanın bir gereğini yerine getirerek görüşmelerimiz neticesinde dün akşam itibarıyla Suudi Arabistan Konsolosluğuna girilmiş, orada delil araştırması yoluna gidilmiştir.

Biz bu olayın sonuna kadar takipçisi olacağımızı ifade ediyor ve bu husustan Türkiye'ye karşı söz söyleme gayretlerine girenlere fırsat vermeyeceğimizi de ifade etmek istiyoruz.