GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 5 Kasım eski Başbakan Bülent Ecevit'i ölümünün 12'nci yıl dönümünde saygıyla andığına, 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası'na, Down sendromlu çocuklar için ortaya konulan siyasetüstü yaklaşımın lösemili çocuklar için de hayata geçirilmesi gerektiğine, Cumartesi Annelerinin "Nazım Gülmez'in akıbetinin açığa çıkarılarak sorumluluğu olanların cezalandırılmasını istiyoruz." sözlerine ve Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:14
Tarih:06.11.2018

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlar, konuşmama ülkemizin "Karaoğlan"ı, partimizin Değerli Genel Başkanı Bülent Ecevit'i ölümünün 12'nci yılında saygı ve sevgiyle anarak başlamak istiyorum. Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen için yürüttüğü siyasi mücadeleyi bizler devam ettirmek için mücadele ediyoruz. Mücadelemizin, aydınlık yarınları koruma hedefimizin temel önceliği de çocuklarımızdır, onların sağlığı, mutluluğu ve eğitimidir.

Bugün aramızda Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı, LÖSEV'den çocuklarımız ve annelerimiz var. Güzel, aydınlık yüzleriyle bizleri locadan izliyorlar, onları sevgiyle selamlıyorum. Lösemili Çocuklar Haftası dolayısıyla bize gerçekleştirdikleri bu ziyaretin amacı seslerini duyurmak. Çocuklarımızın sloganı "Maskeme Değil, Gözlerime Bak" gözlerine bakmamızı, büyümek, okula gitmek, hayallerine kavuşmak için yürüttükleri mücadeleye destek olmamızı bekliyorlar; bunu el birliğiyle başarabiliriz.

Sayın Başkanım, az önce sizden izin istedik, anlayış gösterdiğiniz maske için de çok teşekkür ederim. Bu, partilerüstü bir davranış olmuş ve milletimiz bunu anlayışla ve takdirle karşılamıştır. Bu yüzden de size saygılar sunuyorum.

Sevgili arkadaşlar, önümüzde aklımızla, imkânlarımızla yenebileceğimiz bir hastalık var, çözüm için ortak bir irade gerekiyor. Down sendromlu çocuklarımız, yurttaşlarımız için bugün ortaya koyduğumuz siyasetüstü yaklaşımı lösemili çocuklarımız için de hayata geçirelim. Lösemili hastaların sorunlarını ve çözüm yollarını ortaya koyacak bir araştırma komisyonunu da el birliğiyle oluşturalım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin Sayın Engin Özkoç.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Konuşmamı Cumartesi Annelerine verdiğimiz sözü yerine getirerek tamamlamak istiyorum.

Biliyorsunuz, Genel Başkanımız susturulmak istenen Cumartesi Annelerinin sözünü her hafta Genel Kurula taşıyacağımıza söz vermişti. Bu çerçevede, 61 yaşında, 9 çocuk babası Nazım Gülmez 14 Ekim 1994 tarihinde Dersim'in Hozat ilçesindeki Taşıtlı köyünde komando tugayına bağlı askerler tarafından, arazide kendilerine kılavuzluk etmesi söylenerek evinden götürülmüştür. Nazım Gülmez'le birlikte götürülen 3 kişi bir süre sonra serbest bırakılmış ancak Nazım Gülmez'den bir daha haber alınamamıştır. Elazığ Askerî Savcılığı ve Malatya DGM Savcılığı arasında gidip gelen dosyada savcıların olayın aydınlanması için gereken çabayı ve özeni göstermemesi nedeniyle herhangi bir ilerleme sağlanmamıştır. Soruşturmanın etkin bir biçimde yürütülmesi soruşturma organlarının temel görevidir. Nazım Gülmez'in akıbetinin açığa çıkarılarak sorumluluğu olan tüm görevlilerin adil bir yargılama faaliyeti sonucunda cezalandırılmalarını istiyoruz diyor, Cumartesi Annelerini ve bu konuda yargıyı göreve davet eden herkesi biz de ülkemizde yaşayan her yurttaş için, hepimiz için, hep birlikte hak, hukuk, adalet diyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Değerli Başkanım, az önce Muğla milletvekilimiz, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçen grup toplantısında "Tekirdağ" sözü yerine "Muğla" diyerek orada okulların yapılmasıyla ilgili anlatımını burada "Orada böyle bir şey olmamıştır." ifadeleriyle, "Toplum yanlış bilgilendiriliyor." algısıyla burada dile getirmiştir. Kendisi eğer yakından takip etmiş olsaydı bugün Genel Başkanımız Genel Kurulda bu sözünün Tekirdağ'la ilgili olduğunu ifade ettiler. Biz de teşekkür ediyoruz bu duyarlılığı ve takibi için. Aynı duyarlılıkla, 15 Temmuzda şehit düşen şehitlerimiz ve gazilerimiz için toplanan paranın nereye gittiği hususunda özen göstermelerini ve bunu sormalarını, araştırmalarını talep ediyoruz. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a da sormalarını talep ediyoruz ki "Bu fakir burada olduğu müddetçe bu papaz buradan gidemez." demişti. O papaz Amerika'da, Sayın Recep Tayyip Erdoğan nerededir, sormalarını istiyoruz.

Teşekkür ediyoruz.